KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
22 Aralık 2024 Pazar
°C
Abdurrahman Korkut
a.korkut.12@hotmail.com

Devlet ve kck'nın bayram hediyesi

16 TEMMUZ 2015 PERŞEMBE 15:49
3
3478
0
AA aa

Bir müddet önce, “Kürt sorunu yoktur, müzakere masası kaldırılmıştır” denilerek “Çözüm Süreci” askıya alınmıştı…

Şimdi de; “Gerillanın hedefinde baraj, yol, şantiye çalışanları ve müteahhitler olacak. Türk Devleti tarafından tutuklanan her mensubumuza karşı da bir misillemede bulunulacaktır” diye bir dizi karar alınıp “Ateşkes” sona erdirildi…

Alınan kararların uygulanmaya konduğunu da üzülerek ve endişe ile izliyoruz…

Devlet tarafından, İmralı'ya heyet gönderilmesine izin verilmedi, KCK'nın gençlik yapılanmasına dair bazı tutuklamalar oldu, Kobani'den yaralı gelen bazı aranan örgüt üyeleri cezaevine gönderildi…

KCK tarafından da barajlara saldırıldı, iş makineleri ateşe verildi, tırlar yakıldı, askerle çatışmaya girildi. Ve ölüm haberlerini de almaya başladık…

Böylece bir taraf çözüm sürecini, bir taraf ateşkesi durdurmuş oldu…

Bu da, askerde yakınları olanlar ve biz yöre insanları için, acı bir bayram hediyesi oldu..?

Çözüm sürecinin ne kadar hayati ve hassas olduğunu, silahların susmasının ne kadar değerli olduğunu, işte bu günleri bir daha görmemek için savunuyorduk…

Adeta yalvarıyorduk..!

Çünkü kendimizi, yakınlarının cesetlerine sarılıp feryad eden, ana-baba-bacı-gelin ve evlatların, acı çeken, zarar gören, gözyaşı döken gariplerin yerine koyuyorduk...

Şimdi yine başında yemenisi, yanakları kızarmış, ağlamaktan gözleri şişmiş gencecik gelinlerin tabutlara sarılmalarını mı göreceğiz. Yine “oğluuuum, yavruuuum, kuzuuuum” diye ağlayan anneleri mi izleyeceğiz… Yine kendinden geçip, olduğu yerde sayıklayan babaların o kahredici görüntülerine mi bakacağız haberlerde…

Hâlbuki, Akil Adamların bölgeye gelişiyle nasıl da umutlanmıştık…
Türk kökenli vekillerimizin doğuda kucaklanarak karşılanışını, yöre halkı ile halay çekişlerini, beraber attıkları kahkahaları izliyorduk sevinçle...

Batıda çoğunluk, bu heyecana ortak oluyor, destek geliyor, uzatılan ellere cesaret veriliyor ve tüm ülkede bir barış havası esiyordu…
Barzani Diyarbakır'a gelmiş, Şivan Perver ve İbrahim Tatlıses el ele türküler söylemiş, şenlikler düzenlenmişti… Dağda çocukları olan annelerin içini heyecan, gözlerini nem doldurmuştu...

İnsanların gözlerinin içi gülüyor, emeği geçenlere içten dualar ediliyordu…

Hayali bile güzeldi tam ve kalıcı bir barışın, eşit, onurlu ve sağlam bir kardeşliğin…

O güzel günlerin devamını getiremedi liderler, vekiller, siyasiler, önderlikler, konseyler… Bu millete, bu halka çok gördüler o tatlı heyecanları, mutluluk türkülerini, halayları, yarınlara olan güzel umutları…

Böylece, bu halka bayram hediyesi olarak, bitmiş bir Çözüm Süreci ve bitmiş bir Ateşkesi hediye ettiler…

Yine başka bayramlara, yine yarınlara kaldı hayallerimiz…

Çevremiz ateş çemberi içinde iken, bebeklerin bile diri diri yakıldığı vahşet sahneleri artarken, mübarek Ramazan Bayramı arefesinde, huzur ve bereket içindeki Türkiye'de de ateş olsun, Türkiye de de ölümler olsun, Türkiye'de de bombalar patlasın, Türkiye'de de feryatlar yükselsin diye çaba sarf eden, derin üst aklın bir zaferine daha şahit olmak üzereyiz…

Kimlerin bu gelişmelere karşı ellerini ovuşturduğuna, kimlerin bıyık altından güldüğüne, hangi kesimlerin bu acılardan rant devşirmeye çalıştığına ve tabii ki, nur yüzlü sırtlanların önce kumpaslar kurup, sonra nasıl da durumdan vazife çıkarttıklarına şahit olacağız artık…

HDP'nin ise bu gelişmelere karşı tutumunun ne olacağını az çok tahmin ediyoruz... Farklı bir söylem ve eylem olmayacaktır yine…

İstemedikleri bir gelişme için canlı kalkan olabilirler, ancak şantiyelere, işçilere, karakollara baskın için yola çıkanlara karşı yol kapatmaz, kalkan olmazlar, olamazlar… Birçok şey için açlık grevine girerler ama, “silahlar bırakılıncaya kadar aç kalacağız” demezler, diyemezler… Tabi devleti yönetenler de, hala fedakârlığın laf ile olmayacağını, küçük kıvılcımların büyük yangınlara gebe olduğunu umursamamaktadırlar. “Biz yaparız siz de itaat edeceksiniz” der gibi…

Bu ağız iyi bir ağız değil..!

Böylece Devlet ve KCK el ele verip, egolarından vazgeçmeyip millete böyle bir bayram hediyesini uygun gördüler…

Bu topraklarda yaşayan milyonların kaderi böyle işte; bir ileri üç geri..

Bölge halkı olarak, üzüldüğümüz, kahrolduğumuz, bedel ödeyeceğimiz bir döneme daha girmek üzereyken, birileri de koltukların, kırmızı plakaların hayali içinde bayrama girecekler…
Kimi sıcak evinde keyif ederken, kimi de mezarlarda “şehidim” deyip, hıçkırığa boğulup, burun çekecek…

İyi mi böyle...? Öyle ise, Hadi iyi bayramlar...?

Mevla Görelim Neyler, Neylerse Güzel Eyler…

Saygılarımla…
 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın