KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
22 Aralık 2024 Pazar
°C
Abdurrahman Korkut
a.korkut.12@hotmail.com

Bingöl'ün güzel yönleri

07 AĞUSTOS 2015 CUMA 16:22
0
3579
0
AA aa

Güneşin en güzel doğduğu yer olan Bingöl'ümüz, il merkezi olarak Türkiye'nin en küçük şehirlerinden bir tanesidir. Doğu ve güneydoğu illeri arasında da en huzurlu olan şehirdir. Bu nedenle Bingöl'ümüzün kıymetini bilmemiz gerek…

Ankara, İstanbul ya da Diyarbakır gibi büyük illere gidenler, Bingöl'e döndüklerinde “oh be dünya varmış” derler. Yazın Diyarbakır'da sıcağın, kışın Erzurum'da soğuğun kahrı çekilmez iken, Bingöl'de hem yaz, hem kış, daha rahat geçer…

Diğer şehirlerin ne havası ne suyu asla Bingöl kadar temiz değildir. Suyumuz hem soğuktur, hem de çok güzel bir tadı vardır. Diğer illerde su içtiğimizde, suyumuzun farkını, hemen anlarız...

Büyük şehirlerde ulaşım, trafik, maddiyat ve zahmet açısından birçok olumsuzluk yaşanır. Ancak Bingöl'de bu durum tam tersidir. Uzak bir yere bile gitmeniz gerektiğinde fazla bir sıkıntı yaşamazsınız. En fazla 20 dakika içinde adrestesiniz. Taksiye binmek istediğinizde ise beş dakikada adreste olursunuz. Ayrıca taksi ücreti de 5-10 TL arasında olup Türkiye'nin en ucuzudur...

Ilıcalar Kaplıcaları, Yüzen Adamız, meşhur Soğuk Çeşme Kavurma ve bahçeleri, alabalık tesislerimiz, piknik alanlarımız, Çır Şelalemiz, Ceviz, Çan, Çotela Festivallerimiz, balık tutmak için dere ve nehirlerimiz gezip eğlenmek için şimdilik yetiyor. Doğal göllerde yüzen gençlerimizi gördüğümüzde de, çocukluğumuzun o tatlı günlerine götürür anılar bizi… Kış aylarında da kayak tesisimiz gereken hizmeti karşılamaktadır…

Havanın açık olduğu günlerde birkaç arkadaş, Dört Yoldan Postane Kavşağına, oradan geri dönüp Hacı Hıdır Camisine, oradan tekrar Saat Kulesine kadar, kaldırımdan bir uçtan bir uca sohbet eşliğinde yürürler. Bu yürüyüşler esnasında hep birilerine selam verilir. Çünkü hemen hemen herkes birbirini tanır…

Özellikle çarşıda bulunan sohbet kahvelerimiz, üzeri siyah lastik ile kaplı küçük kürsülerimizde saatlerce oturup, yudumladığımız demli çaylarımız ile yapılan sohbetlerimiz, birçoğumuzun en büyük hobisi olmaktadır. Sınır yoktur bu sohbetlerde. Ya siyaset, ya spor, ya yerel sorunlar, yâda dini konular… Her şey konuşulur...

Birçok köşe kahvelerinde yaşlılarımız dama oynar. En çokta neyi severim bilir misiniz; hani dışarıdan müdahale ederler ya dama oynayanlara, “onu oynama şunu oyna, ya bi dursana kardeşim, bi karışmayın yav” diye tepkiler olsa da, hiçbir şey değişmez, herkes müdahil olur. Bu bir spor sayılır memleketimizde. Bingöl'de dama bilmeyen neredeyse yoktur…

Düğünlerimiz, taziyelerimiz hep kalabalık olur. Bu günlerde kimse kimseyi ihmal etmez. Düğünde toplanan altın ve paralar ile damat borçlarını ödeyebilir, hatta bir iş kurmak için sermayesi olur. Bu ne kadar önemlidir gariban için, öyle değil mi?

Bingöl'de her görüş, gurup, tarikat ve cemaatten insanlar vardır. En radikalinden en pasifine kimse kimseye müdahale etmez, saygısızlık yapmaz. İşid sempatizanından El-Nusra'sına, Hizbullah gurubundan Selefi'sine, Süleymancısından Fethullahçısına, Menzilcilerinden Nurcularına, Tebliğ Ve Davet Gurubundan Cübbeli Ahmet Cemaatine, İnsan Hakları Derneğinden Ülkü Ocaklarına, Nizamı Âlemcilerden Alperenlerine kadar, her oluşum vardır Bingöl'de. Ve kimse kimsenin varlığından rahatsız olmaz, herkes herkesle iç içe ve saygılı yaşar. Bu dünyaya örnek olacak bir farklılıktır…

Saat kulesi önünde her görüşten gurup ve oluşum rahatlıkla açıklama yapabilir, basın bildirisi düzenler, yürüyüş yapar, imza kampanyası başlatır, protesto hakkını kullanabilir. Bu konularda pek kavga çıkmamış, kimse kimseyi engellemeye kalkmamıştır. Sünni ile alevi arasında da hiçbir sıkıntı yoktur Bingöl'de. Seviyeli bir kardeşlik hukuku hâkimdir...

Tek-tük şiddet olayı olsa da, diğer illerine nazaran çok azdır. Halkımız şiddet olaylarına ve guruplarına son derece karşıdır. Hele bir de çözüm süreci başarı ile neticelenseydi, o zaman “yeme de yanında yat” tarzında bir Bingöl'den söz ediyor olacaktık…

Park sorunumuz olsa da, trafik derdimiz yok sayılır. Çarşıdan Düzağaç'a gitmek istediğinizde tüm ışıklar kırmızı bile yansa sadece iki-üç dakikacık gecikme yaşarsınız. Trafik durmaz, hep akıcıdır. Bir hastanız olduğunda çok kısa sürede hastaneye yetiştiğinizde bunun kıymetini çok daha iyi anlıyorsunuz…

Büyük mağazalarımızın olmayışı, giyim ve elektronik çeşitlerimizin az oluşu, temizlik sorunlarının devam etmesi, siyasilerimiz ve bürokratlarımızın bir katma değerinin olmayışı, Çapakçur Köprüsünün yapılmaması, doğal gazın hala gelmemesi, 12 Bingöl Spor'un ihmal edilmesi, STK'larımızın son derece pasif oluşu, park sorunları gibi say-say bitmeyecek eksiklerimiz devam ediyor ama bu gün Bingöl'ümüzün bazı artı yönlerini öne çıkarmak istedim. Diğer yazılarımızda sorunlara değiniyoruz, yine değineceğiz inşallah…

Ülkemizin dört bir yanında savaş, kargaşa ve açlık sürerken, biz huzur ve bereket içindeyiz. Son günlerde başlayan şiddet ortamının en kısa sürede durması için, elimizden dua etmekten başka bir şey gelmemektedir. Bu acılara sebep olanlar yüce Allah huzurunda hesabını verecektir. Neticede gencecik evlatların kanı toprağa karışmakta ve bu tarifi edilemeyen bir acıdır…

Çocuklarımıza daha güzel bir memleket bırakmak ve Bingöl'ümüzün kıymetini bilmek ümidi ile…

Mevla Görelim Neyler, Neylerse Güzel Eyler…

Saygılarımla…
 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın