KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
21 Aralık 2024 Cumartesi
°C
Abdurrahman Korkut
a.korkut.12@hotmail.com

15 temmuz işgal ve darbe vahşeti

11 AĞUSTOS 2016 PERŞEMBE 13:35
0
2877
0
AA aa

Türkiye 15 Temmuz'da, tek kelime ile vatana/millete ihanet olan, FETÖ destekli, işgale davet olan kanlı bir darbe girişimi yaşadı…

Bu vahşet, sadece Gülen gurubunun değil, adını ‘Paralel İhanet Çetesi' olarak belirttiğim kesimlerin, dolaylı ya da perde arkasından desteklediği bir vahşettir…

Bu vahşet ve işgal hareketinin bir numarası ABD ve Avrupa Birliği'dir. Haşhaşi Gülenist'lerin direksiyonda olduğu bu işgal ve kalleşliğin uygulayıcıları ise ‘Paralel İhanet Çetesi'dir…

Yazılarımda, Gülenist Mankurtlar için, ‘yüze dost, kalbe hain olan nur yüzlü sırtlanlar' vurgusunu kullanırdım... ‘Paralel İhanet Çetesi' ifadesini ise, sadece Gülenistler için değil, içinde Kemalistlerin Sözcü-Gözcü zihniyetinin, Türk solunun Nişantaşı tayfasının, Gezicilerin ateist bloğunun, HDP'nin Kandilci vekillerinin, PKK'nın şahin kanadının ve Üst Aklın içerdeki maşalarının da olduğu, vatan ve huzur düşmanlarını kast ederek kullanırdım…

Zaman, itiraflar ve gelişmeler bu tezimizde bizi haklı çıkarmış durumda…

Birkaç günlük darbe boşluğunda, PKK birçok yere bombalar döşedi ve patlatmaya başladı. Her gün şehit haberleri geliyor. HDP'den ise bu ölümlere tek bir ses yükselmiyor…

Gezicilerin ateist bloğu, sosyal medya yolu ile, darbeye karşı kefen giyen Erdoğan'a küfürler etmeye devam ediyor…

Kemalistlerin Sözcü-Gözcü zihniyeti,  tanklara bedenlerini, helikopter mermilerine başlarını, f-16 bombalarına ailelerini siper eden, o eli öpülesi kahramanlar ile alay edip, aşağılayıp, onca şehit ve gazinin hatırasını hiçe sayarak, 15 Temmuz katliamı için ‘tiyatro' diyor…

Türk Solunun Nişantaşı tayfası, yalan haber olduğu bin kez ispatlanan ‘asker kafası kesildi, asker linç edildi' iftiralarını ağızlarına sakız yapıp, algı oluşturmaya devam ediyor…

Üst aklın içerdeki maşaları pusuya yatmış, yeni kaosların, yeni suikast planlarının, yeni kargaşaların derdindeler…

Kemalist Ergenekoncular ise, televizyon ekranlarında, -fırsattan istifade- mütedeyyin kesimlere, dindarlara, nurculara, menzilcilere, dini cemaatlere, tarikatlara ve tasavvufi guruplara alçakça saldırıyorlar. Başörtülü ana-bacılarımızı tel örgülerin arkasına atan, hastanelere almayan, yemin törenlerinden dışlayan, kışlada namaza/oruca izin vermeyen, imam hatip mezunları için katsayı zulmüne imza atıp askeri okulları yasaklayan, seçilmiş hükümete karşı post modern darbeler yapan, bildiriler düzenleyen, saçma-sapan yaş kararları ile sırf eşi kapalı diye, sırf eşi namaz kılıyor diye ordudan atan kendileri değilmiş gibi, FETÖ'nün haşhaşileri ile aynı balolarda içki içip dans edenler onlar değilmiş gibi, şimdi başımıza melek kesilmeye, akıl vermeye başladılar… Bunlar da büyük bir fitneye davetiye çıkarıyorlar…

Saydığım bu kesimler, bilerek ya da bilmeyerek, Paralel İhanet Çetesine hizmet etmektedirler…

Bir tuğgeneralin, hava saldırılarının hemen öncesinde, Kandil'e haber uçurduğuna yönelik itirafları, firari olan bazı general ve rütbeli subayların Kandil'e sığınmaları, vatana ihanetin ne kadar acı bir boyutta olduğunu ispatlıyor…

Yirmi yaşındaki gariban erleri, kar-kış demeden çile çeken polisleri, saçı-başı ağarmış korucuları, canlı bombalar ile sivilleri öldürüp, eşlerini dul, çocuklarını yetim, ana-babalarını ise kahır içinde bırakanlar ile işbirliği yapan bu Paralel İhanet Çetesi için Haşhaşi demek az kalıyor…

Vay garip, kadersiz, yanağı sıcak gözyaşlarına alıştırılan vefalı Türkiye halkım vay..!

İçim parçalanıyor, böyle bir kahpelik-kalleşlik-vahşeti yazarken. Ne yazsam az, ne yazsam kâfi gelmiyor…

Peki, ne yapmak lazım…?

Dışarıda müzakereci, kavga dilinden uzak bir tutum sergileyip, içerde ise FETÖ'de olduğu gibi, diğer vatan ve huzur düşmanlarına karşı da radikal operasyonlar yapılmalı diye düşünüyorum…

Defalarca yazdığım gibi, radikal olmamız gereken konuları bu sefer daha açık yazıyorum; “Ey uğruna canların feda olduğu Erdoğan; tarihte görülmemiş bu kahpelikleri yapanlara karşı gel idamı geri getir… Kapat şu İncirlik Üssünü, vazgeç bu Avrupa birliğine girme sevdasından… Ayrıl şu Deaş'le mücadele koalisyonundan, bırak şu katil devletlerin liderlerine ‘dostum' demeyi… Gel FETÖ'ye uygulanan OHAL'i tüm Paralel İhanet Çetesi'ne de uygula, gel en büyük fitne olan hain sosyal medyayı da sustur… Hani dersin ya “öleceksek bir defa ölelim ama adam gibi ölelim” diye… Şehitlerin ne uğruna öldüklerini gör lütfen..!”

15 Temmuz işgal ve darbe vahşetinde şahit olduklarımız, bizi kendimize getirmeli, her işte bir hayır olabileceği inancımızı dikkate alıp, güzel kitabımız ve peygamberimizin tavsiyeleri ışığında yeni bir sayfa açabiliriz…

Batı/batıl ile değil, kendi değerlerimiz ve halkımızın doğruları ile içinde idamın da bulunduğu, Osmanlı yönetim ve adalet anlayışının egemen olduğu, yeni bir anayasa ile, Türkiyelilik Ruhunu canlandıracak adımlar atmalı, eşzamanlı olarak üretim, sanayi ve askeri alanlarda toplu bir seferberlik için kolları sıvazlamalıyız…

Birilerinin dediği gibi, “ABD olmadı, hadi Rusya'nın dümenine geçelim” saçmalığı ile de bu gemi hiçbir limana varamaz. Bir zalimden bir diğer zalime kucak açmaktan başka bir şey değil bu düşünce…

ABD'den korkmakla, Avrupa Birliği'ne şirin görünmekle, NATO'ya amelelik yapmakla, elinde Afgan, Türkmen ve Sünni Müslüman kanı olan Ruslara bel bağlamakla, huzur sağlanmaz, hedefe asla varılamaz...

Yüce Allah, Erdoğan ve vefalı kahraman halkımıza kaç defadır yardım ediyor, ibretlik bedeller ile imtihan ediyor… ABD ve batı medeniyeti (?) Türkiye'mize açıktan savaş açmış durumda iken, kafamızı kuma gömmeye, bir şey yokmuş gibi davranmaya devam edemeyiz. Bir yol ayrımının tam vaktidir…

Şehitlerimize Allah'tan rahmet, kolu-bacağı kopmuş, gözleri kör olmuş, vücudunda türlü yaralar oluşmuş gazilerimize acil şifalar diler, sokaklarda elinden geldiğince direnen her türden siyasi görüşteki abi-kardeş-abla ve bacılarımıza da ‘Allah razı olsun' diyorum… Sizlerin hakkını asla ödeyemeyiz…

Müslüman kimliğimiz ve ümmetin bel bağladığı bir liderimiz olduğu için, karşımıza kim bilir daha ne tezgâhlar/tuzaklar ile çıkacaklar… Allah yar ve yardımcımız olsun…

Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler…    Saygılarımla…

 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın