'Ulan ben olacaktım...' deme! Hadi sen ol!İçinde bulunduğumuz ruh halini anlamaya çalışıyorum… Siyasetçiyi beğenmiyoruz, bürokratı beğenmiyoruz, çalışanları beğenmiyoruz, esnafı beğenmiyoruz… Beğenmiyoruz da, beğenmiyoruz! Herkes liyakatsiz, herkes yetersiz, herkes sorunlu, herkes kötü, herkes hatalı! Peki, kimi beğeniriz? Kendimizi mi? Muhtemelen kendimizi beğeniyoruz. Hiç kimseyi beğenmeyen biri muhtemelen en iyi ve yetkin kişinin kendisi olduğunu düşünüyordur. Bir sohbet esnasında yine yaylım ateşi gibi eleştiri savuran birine sordum, memleketin siyasilerinden girip bürokratından çıktı… Sosyal medyada da dağıttığı yargının haddi hesabı yok! İnsan hiç mi memnun olmaz? Yapılan hiçbir iş mi fayda sağlamaz! Öyle hararetli anlatıyor ki, yüz hatlarına yansıyan gerilim savaşın ortasında kalmış askeri andırıyordu. Anlattıklarını sabırla dinlerken, o an Güldür Güldür Programının Bilal'i, Onur Buldu'nun bir skeçteki “Ulan ben olacaktım var ya…!” sözlerini sarf ettiği sahne belirdi hafızamda. Ve sordum; Madem kimseyi beğenmiyorsun, her işe bir kulp takıyorsun, niye siyasete girmiyorsun? Madem bu kadar iyi siyaset yapabiliyorsun, neden insanlarımıza daha fazla yarar sağlamak, daha iyi hizmetler sunmak için bir yerlerden aday olup seçilmiyorsun? Gir siyasete, anlat kendini, seçime katıl ve insanlar da bu cevheri görüp seni dilediğin makama getirsin de kurtar bu her işinden şikâyetçi olduğun memleketi! Ya da şimdiye kadar neden okuyup iyi bir bürokrat olmadın? Başarılı hizmetler sunup insanımıza yararlı olmaktan neden kaçındın? Veya neden bu memleketin binlerce insanına istihdam sağlayacak bir iş insanı olmadın? Açsaydın bir fabrika, kurtarsaydın işsiz gençleri! Güzel bir söz var; “Lafa gelince herkes yarış atı, icraata gelince hepsi sütçünün eşeği” diye... Bunları söyleyince kötü oldum..! BİR FAKİRİ DOYURMAYANIN SALVOSU!Gündemi takip edenler bilir; Bingöl'de çekilişle bir ev verildi ve 23 Bin 700 insan bu şanstan yararlanmak için bir günlük mesaide bulundu. Ve nihayetinde kiracı olan, eşi serbest meslek sahibi, 5 çocuk annesi bir ablamıza nasip oldu bu ev. Bu gelişmeleri canlı yayınla izletme şansı sunarken, sonrasında haberi de paylaştık ama yazılan yorumlar cinnet çağırtan türdendi! Ne diyorlar? “Şov yapıyor” “Direkt bir fakire verin, bunca reklama ne gerek var?” “Bir kişiye ev verecekler diye binlerce insanın umutlarıyla oynadılar” “Ben olsam veririm bir fakire, bu şaşaya da gerek duymam” Ve dahası… “Ulan ben olacaktım…” deme! Hadi sen ol! Bırak bir ihtiyaç sahibi aileye ev vermeyi, her gün bir tane fakiri doyursana güzel kardeşim! Bir tane ekmek alırken bir tane de sepete at, ihtiyacı olan biri gelip alsın. Okullar açılırken bir tane çocuğun okul ihtiyaçlarını karşıla meselâ..! 1-1 buçuk milyon lira değerinde ev hediye eden bir özel sektör temsilcisi, bu rakamı gözden atmış, satıp elde edeceği kârı umursamayıp bir aileyi ev sahibi yapmış, bir fakiri dahi doyurmayanlar etmedik laf bırakmıyor! Ne yapsaydı yani? Herkese bedava ev mi verseydi? Özel sektör bu! Tabi ki reklamını yapacak, tabi ki projesini tanıtacak, tabi ki şaşalı organizasyonlar düzenleyecek. Bingöl depreminden buyana binlerce bina yapıldı, siteler kuruldu. Bir tane bırak normal evi, kapıcı dairesini bile bir ihtiyaç sahibine bedava veren çıkmadı! Bedava ev verenin hayrı kendi hanesine, yararı ihtiyaç sahibinedir. Mesele, olaylara bakış açımızdaki sorunlar. Adamın yaptığını beğenmeyen kardeşim, bunu reklam olarak görüyorsun ya… Sen ev de verme, her gün bir fakiri doyur ama kimse de bunu bilmesin. Evi çıkana sevinmek, veren ele de, alan ele de duacı olmak daha iyi olmaz mı? ‘Bana yoksa başkasına da olmasın' mantığından, bencilliğinden ve cehaletinden kurtulalım. Biraz başkaları için de sevinmeyi becerelim artık. En güzel ve makbul dua, bir başkasına edilendir. Yüce Mevla, Müslüman kardeşlerimden darda olana hayır kapısını açsın, sağlığını kaybedene şifa versin, savaşta olana zafer ihsan eylesin, iş isteyene iş, aş isteyene aş nasip eylesin. Amin..! YORUM YAZIN
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 08 Kasım 2024 Algılar ve olgular!14 Eylül 2024 Bingöl'e uzay üssü ve gözlemevi yapılsın!04 Eylül 2024 Bingöl için 'ben varım' diyecek babayiğitler aranıyor!01 Ağustos 2024 İhmal edilen neslin şehri yıkımı nasıl durdurulacak?
|