Işık ceplere mi yansıdı?Hemen herkesin dilinde bir rakam var. Kimisine göre milyon, kimisine göre milyar, yerel deyimle trilyar… Fakat hiç kimsenin bu işin ne kadara yapıldığına dair bir bilgisi yok? Peki neden? Bir gerçeğin neden saklanma gereği duyulur ki? Karayolları 8. Bölge Müdürlüğü neden sessiz kalır? Bingöl-Sancak yolu KDV dahil yaklaşık 250 milyon liraya yapılacak. Bu işin birilerine ödül olduğu kanısını kimse değiştiremiyor… Hele ki birilerinin oradan pay aldığı algısı gibi… Bu konuda “Burada abartı yok, gerçekten hakkaniyet ölçüsünde bakıldığında bu iş bu paraya anca yapılır” diyecek kaç tane yürekli bürokrat var? Yetkili veya ilgili herkes, bu konuda “ispatınız nedir?” sorusuna verilen “öyle diyorlar” cevabını çürütecek bir tabloyu çizemiyor, bilgi sunamıyor. Tıpkı, Çapakçur Köprüsü'nün ışıklandırılması meselesinde olduğu gibi… Bingöl Online Gazetesi'ndeki 16 Ocak 2018 tarihli haberde, şu ifadeyi hatırlatalım; Karayolları 8. Bölge Müdürü Ahmet Gülşen; "Çapakçur Köprüsü'nde, İstanbul Boğaz Köprüsündeki aydınlatmanın muadili olan bir aydınlatma olacak. Dünyaca ünlü bir firmamız tarafından projelendirmesi yapıldı. Görsel bir yatırımdır. Bu yıl içerisinde de Çapakçur Köprümüz görsel bir güzelliğe kavuşacaktır” Demem o ki, dünyaca ünlü bir firma tarafından projelendirilen iş böyleyse, yazıklar olsun! Şayet kalkıp da “Bundan ötesi olmaz” diyecekseniz, dünyaca ünlü bir firmaya yaptırdığınızı söylemeyin bari. “Ben daha güzel yapardım” diyen bir elektrikçinin maliyet hesabı ilginçti; “Abi bildiğin led döşemişler, etrafını da bant dönmüşler. Bu iş taş patlasın 50 Bin liraya yapılır” Lakin benim bildiğim rakam 1,5 milyon Lira. Yazı İşleri Müdürümüze sordum “Ben rakamı yanlış mı biliyorum? İşin ne kadara yapıldığı bilgisi var mı sizde?” Aldığım yanıt; “İlgili kuruma sordum ama bilgi verilmedi” Şimdi bilgi vermeyen bir kurumun tavrında ne anlaşılmalı sizce? Ben şunu anlıyorum; “Bu iş afaki bir rakama birilerini memnun edecek şekilde yapıldı. Karıştırmayın siz de. Atı alan Üsküdar'ı geçmiş. Halk da bir süre konuşur, sonra susar” Belki de haklılar… Kimse sorgulamaz, kimse sormaz… “Başınızdan fazla…” deseler, verecek cevabımız yok! Efelenip bağırsak da karşılığı yok! Neden? Bu sorunların karşısında duracak bir iradenin varlığına dair inanç yok! Kimi kime şikâyet edeceğiz? Bizimkisi “Hz. İbrahim'i yakan ateşe su taşıyan karınca misali…” Kaymak sevenlere bal taşıyan oldukça, köprüye renkli ışık bahanesiyle birilerinin cebi daha çok aydınlatılır… Vesselam….
YORUM YAZIN
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 08 Kasım 2024 Algılar ve olgular!14 Eylül 2024 Bingöl'e uzay üssü ve gözlemevi yapılsın!04 Eylül 2024 Bingöl için 'ben varım' diyecek babayiğitler aranıyor!01 Ağustos 2024 İhmal edilen neslin şehri yıkımı nasıl durdurulacak?
|