Daralan hayatımız ve ihtiyacımızÖnceki gün akşam ziyarete gelen değerli bir esnaf ağabeyimizin söyledikleri oldukça ilginç ve bir o kadar da önemliydi aslında. Kabuğunu kırma çabasındaki Bingöl'ün çarpık bir yapılaşma örneğiyle karşı karşıya olduğunu söylerken, özellikle bir süredir tartışılan ‘yeni bir çarşı merkezi' önerisinden yola çıkarak gelişi güzel parsellendiğini ve yatırımcıdan uzak olduğuna inandığı Organize Sanayi Bölgesi'nin daha farklı değerlendirilebileceğini anlatıyordu. “Organize Sanayi Bölgesi'nde üretimle ilgili ciddi bir atılım sağlandığı inancında değilim. Olan olmuş ama aynı bölgede mobilyacılar çarşısı oluşturulabilirdi. Yan yana en az 3-4 katlı showroomlar yapılarak mobilyaya ait ne varsa orada bulundurulabilirdi. Bu iş alanlarını işletmeciler inşa edebilir ama tip proje uygulanması sağlanarak iyi bir düzen ve görünüm oluşturulabilirdi. Tek yapılması gereken arsa tahsis etmek. Beyaz eşya satıcıları, halıcılar, hazır mutfak-banyo ve benzeri… Şehrin göbeğinde büyük binaların altlarını işgal eden ve çoğunlukla bodrumlarda muhafaza edilen ürünleri su baskınları ve benzeri olumsuzluklar nedeniyle zarar gören esnaflar şehrin yakınında oluşturulacak yepyeni bir alanda kendi dünyalarını inşa edebilir ve ihtiyaç için adres belirlenebilirdi. Bu sayede çarşı merkezindeki mevcut büyük işyerleri daha farklı alanlara dönüştürülebilir” * * * * * Bu anlatılanlar belki klasik görülebilir ama bunu şehrin gelişmesi ve yeni iş alanlarının oluşturulması adına oldukça önemli buldum. Çünkü birçok mobilya satıcısı esnaf ürününü sergileyecek alan bulmakta zorlanıyor, depolardan çıkartmak isterken zarar verdiği ürününü ya zararına satmak zorunda kalıyor, ya da çöpe atmak durumunda kalıyor. Ankara Siteler bu anlamda önemli bir örnektir ve Bingöl'de de böyle bir semt oluşturmak hayal ötesi de değildir asla. Yeter ki istenilsin! Bir benzeri durumda toptancılar sitesi ve sebze hali için de geçerli. Çarşı merkezine yakın bölgelerde bina altlarına konuşlanmak zorunda kalan toptancılar ile ihtiyaca cevap veremediğine inandığım toptancılar sitesi dahil tüm toptancıların şehrin yakınındaki bir merkezde aynı alanda toplanması, kent merkezine rahat bir nefes aldıracaktır. Bu durum, trafiği de, toptancı esnafını da oldukça rahatlatacaktır. Sebze Hali de kabuğuna sığmayan yapısı ile yeni bir mekâna kavuşma arzusunu hissettiren alanlardandır. Mersin'deki toptancılar kadar büyük bir sirkülasyona sahip değiller ama sevkiyatça olarak getirdikleri kamyon dolusu sebze meyveyle şehrin ihtiyaçların karşılıyorlar. Daha büyük ve daha fazla sayıda işyerleri, soğuk hava depoları ve benzeri ihtiyaçların bulunduğu yeni bir alan oluşturularak sebze halinin de farklı bir alan nakledilmesi gelecek açısından fayda sağlayabilir. Örneğin; Kültür Mahallesi'nde neredeyse yeni bir şehir inşa edildi ancak ticari alan yok denecek kadar az. Yapılan binaların altında oluşturulan küçük dükkânların genelde market olarak kullanılması ticari alan mantığının ne kadar dar kaldığının da işaretçisi aslında. Sadece market açma olanağı olursa, insanlar yine çarşı merkezinde yoğunlaşacak, en ufak ihtiyaçları için yine çarşıya akın edeceklerdir. Bir kuyumcu, konfeksiyoncu, balcı, cep telefonu satıcısı, ayakkabıcı ve benzeri işyeri neden Kültür Mahallesi'nde olmasın ki? Yeni ticari alanlar oluşturularak “Dörtyol'da açmazsam iş yapamam” düşüncesi kırılmalı ve yeni iş kuracaklar “Nerede olursa olsun işyeri açarsam iş yapabilirim, yeter ki doğru pazarlama yöntemlerini kullanayım” kanaatine kavuşturulmalı. Şehrin ticaretini Dörtyol'a mahkûm ettiğimiz sürece trafik sorunu da, yüksek kira sorunu da bitmeyecektir. Bu nedenle bürokratların, siyasilerin ve özellikle Bingöl Belediyesi'nin bu anlamda yeni bir planlama üzerinde çalışmasını, şehrin geleceğini dar alanlara mahkûm edecek durumdan kurtaracak çalışmalara imza atmalarını tavsiye ediyorum. SON OLARAK; geçtiğimiz haftayı susuz geçiren Bingöl'ün içler acısı haline değinmek istiyorum. Belki de en acısını yaşayanlardan biriyim. Ailemiz için en değerli olan Babamızı kaybetmiştik. Ve ne yazık ki, cenazesini yıkayacak su bulamamış, bunun üzerine Bingöl Devlet Hastanesi'nde cenaze işlemlerini tamamlayarak defin işlemini gerçekleştirmiştik. Böylesi bir acının üzerine su sorunuyla ilgili söyleyecek elbet çok fazla sözümüz vardır. Ama acı gün dolayısıyla edepten sayarak sitemimi tek cümleyle özetlemek istiyorum: “Rabbim bu memlekete yardım etsin, bu toprakta yaşayanlara sabırlar versin” Selam ve dua ile… NOT: Taziyemize gerek bizzat katılarak, gerekse telefonla ulaşarak taziyelerini bildirip dualarını esirgemeyen tüm dostlara teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum. YORUM YAZIN
|
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ 08 Kasım 2024 Algılar ve olgular!14 Eylül 2024 Bingöl'e uzay üssü ve gözlemevi yapılsın!04 Eylül 2024 Bingöl için 'ben varım' diyecek babayiğitler aranıyor!01 Ağustos 2024 İhmal edilen neslin şehri yıkımı nasıl durdurulacak?
|