KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
22 Aralık 2024 Pazar
°C
Yılmaz Ekinci
yekinci07@hotmail.com

Cehalet ve Cahilin Cehenneminde Yaşamak

05 ŞUBAT 2018 PAZARTESİ 13:34
10
8354
2
AA aa

Şeyh Edebali'den nakledilen çok güzel bir öğüt vardır: “Cahiller arasında kalmış bir alime/ bilgeye acırım” der.

Bana da bir toplumu helaka götürecek  “üç şeyi say” deseler;

- Zulmetmeye meyilli bir toplum,

- Adaletsizliği ilke edinmiş keyfi bir yönetim,

- Cehaleti ile övünen fakat cehaletin farkında olmayan bir insan topluluğunu sayardım.

Terim olarak cahil, genelde eğitim ve öğretim görmemiş, belli bir konuda yeterli bilgiye sahip olmayan kişi anlamında kullanılmaktadır. Aslında cahil insan, fehmetme yetisi düşük,  çağından habersiz,  bir şeyleri bildiğini sanan ve sandığı şeyleri yapan kişidir.

Okuma ve yazmayı bilmeyen kişiye cahil denilmez!

Cahil kişi; çağını ve hakikati fark etmeyen kişidir! Onun için cahil, günümüzde bir şeyi bilmeyen değil, gerçeği çarpıtan, onu gizleyen ve ondan nemalanan anlamında kullanılıyor.

Örneğin, birçok insan tarafından bilinen Amr Bin Hişam (Ebu cehil) okumayı ve yazmayı bilmeyen bir insan değildi.  Hatta Arap toplumunda sözü dinlenen, temsil gücü yüksek, varlıklı, zeki ve bilgi sahibi bir kişi olarak bilinirdi. Fakat çağın getirdiği şeylerin farkında olmadığından dolayı ismi Ebu cehil olarak tarihe geçti.

Dindarlık ile doğmatizmi de birbirinde ayırmak gerekiyor. Doğmatizm sadece dine özgü bir davranış türü değildir. Doğmatizm bir fanatizm biçimidir. Cahiller bildiklerini zannederler ve kesin konuşurlar. Hayata karşı değişmez tutkuları ve mutlak bilgileri olduklarını zannederler

Halbuki bize verilen bilgi sınırlıdır, bilginin geçerliliği zaman ve mekâna göre değişir. Onun için bilgisinden şüphe duyanlar filozoflardır ve bilgisinde/bildiğinde şaşmayanlar ise cahillerdir.  Ünlü filozof Sokrates'in meşhur sözüyle söylersek; “Bildiğim bir şey var, o da bilmediğim her şeydir.”

Din, akıllı insanlara gelmiştir. Aklı olmayan kişinin dini de olmaz.

Bizler, dinin insanlar için gönderildiğini ve insanları mutlu etmek için geldiğini unutuyoruz; Sanki insanlar din için gönderilmiştir diye düşünüyoruz. Din bir araçtır, amaç değildir. O bizi sırat-ı müstakim yoluna yönelten yüce bir metottur.

Halbuki din, insanı korku ve kaygılardan kurtarmak ve mutlu etmek için gelmiştir.

Sahici olmayan bir siyasetin, ideolojinin ve sahte dinin girdiği yerde hakikat, feraset, basiret, vicdan ve ahlak çıkıp gidiyor. Geriye cehalet, kin, kavga, husumet ve gözyaşı kalıyor.

Sahici hayatların olmadığı yerde çirkinlik peyda olur. Çirkinliğin olduğu yerde ise güzellik kaybolur.

Günümüzde cahil bilmeyen değil “bilmeye” karşı olan, menfaatini her şeyden önce önceleyen ve çeşitli ortamlara göre kişilik özellikleri gösteren kişidir. Genelde toplumda böyle davrananlara “uyanık” kişi olarak takdim ediliyor. Bu da bizim ne kadar cahil olduğumuzu gösterir. Halbuki kişiliğin en üst seviyesi kendin gibi olmak (nevi şahsına münhasır), en dip göstergesi ise ortama göre (konformist) davranış sergilemektir.

 O halde cahil kişi;

-Hasuttur (Kimselerin bir şeye sahip olmasını istemez),

-Cimridir ( Her şeyin kendisinin olmasını ister),

- Organizedir (Tabiatı gereği kötülük, organize olmak zorundadır aksi takdirde varlık göstermez),

-Yeniliğe kapalıdır (Değişim ve dönüşüme karşıdır, nemalandığı sistemin değişmesini istemez),

-Başkalarının fikirlerine karşı saygısızdır (Hoşgörüsüzdür, farklı seslere tahammül gösteremez),

-Sadece kendisi için yaşar (Özverili değildir, paylaşmayı bilmez)

-Farklı olana tahammül göstermez (Kabadır, insanların yaşam tercihlerine saygı göstermez)

-Gerçekleri çarpıtır (Kafa karıştırıcıdır, yalan ve iftira atmaktan çekinmez) ve hakikatin yeryüzünde tecelli etmemesi için sinsice çalışır.

Sonuçta, cehalettin ve cahilin egemen olduğu bir toplumda adaletsizlik ve felaket kaçınılmaz olur. Hakikat, yavaş yavaş köşesine çekilir, cahiller topluma egemen olur, toplum acı çeker ve belli bir zamandan sonra aydınlık ile karanlığın mücadelesi tekrar devam eder. Bu diyalektiğin vazgeçilmez bir tezahürüdür.

Cahil kişi aslında korkaktır. Korkaklık ona örgütleme ve girişkenliği kazandırmıştır. İyiler ise, Hakk ve hukuka riayet ettikleri için fazla girişken değildirler.  İyi insanlar, kendi dünyalarında yaşamaktan mutluluk duyarlar. Cahil kişiler ise başkalarının hayatlarına müdahil olmaktan çekinmezler ve varlıklarının devamı buna borçlu olduklarının idraki içindedirler.

 İyi insanların görevi, cehalette ve cahil kişilere karşı organize olmaları ve onların topluma hükmetmelerini engellemeleridir. Cahil bir kişinin toplum tarafında temsil makamına getirilmesi kadar tehlikeli bir felaket yoktur.

Ayrıca cehalet/cahil terimleri, sadece İslam öncesi toplumları ifade etmiyor.

Bugün birçok Müslümana göre cehalet, “cahiliye toplumu”na özgü bir davranış türüdür.

Nerede ise olmuş- bitmiş bir dönem olarak telaki edilmektedir.

 Bunun kadar yanlış bir şey yoktur.

 Bu görüş, İslamiyet'i tarihselci bir mantığa mahkûm etmektedir.

İslamiyet'in gelişi ile cahiliye bitmemiştir ve devam etmektedir.

 Bu mantık bizi yanıltır ve İslamiyet'i bir dönemle sınırlandırmaya kadar götürür.

Halbuki İslam'ın çağrısı evrenseldir ve çağlar üstüdür.  İslam, iyi ile kötü arasında hangi davranışın doğru veya yanlış olduğunu apaçık ilan etmiş nazari ve ameli bir dünya perspektifidir.

 İslam, bir çağa veya bir döneme gelmiş olmuş-bitmiş bir hareket değildir!

 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Misafir Kullanıcı (@Misafir_22432)
06 Şubat 2018 Salı 08:32
Süper bir makale tebrikler kardeşim
Misafir Kullanıcı (@Misafir_22431)
06 Şubat 2018 Salı 08:30
Süper bir makale tebrikler kardeşim
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın