KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
18 Mart 2025 Salı
°C

Hepimiz barışa muhtacız

Çözüm sürecine ilişkin görüş ve önerilerin bulunduğu deklarasyon metini, İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Merkezi’nde düzenlenen bir basın toplantısı ile kamuoyuna açıklandı. Önemli noktalara temas edilen açıklamada, İslam mirasının etkinliğine vurgu yapıldı.

Hepimiz barışa muhtacız
17 EYLÜL 2013 SALI 07:53
0
1679
0
AA aa

İHH İnsani Yardım Vakfı, 1 yıldır 'Çözüm Süreci'ne yönelik ülkenin farklı bölgelerinde tüm bileşenler ile toplantılar düzenledi.

Yaklaşık bir yıldır 'Çözüm Süreci'ne yönelik ülkenin farklı bölgelerinde tüm bileşenler ile toplantılar düzenleyen İHH İnsani Yardım Vakfı, vakıf genel merkezinde düzenlenen toplantıda, çözüme dair görüş ve önerilerin yer aldığı deklarasyonu basınla paylaştılar.

İHH İnsani Yardım Vakfı Bingöl Temsilcisi Muhittin Gilli'nin de katıldığı toplantıda, Çözüm Süreci'nde izlenmesi istenen önerilerin altı çizilirken, vakıf olarak her türlü olumlu katkıyı sunmaya hazır oldukları da vurgulandı.

Toplum her kesimi ve gelecek için barışa muhtaç olunduğunun kaydedildiği açıklamada, bu toprakların binlerce yıllık İslami mirasının, bugünkü sorunların çözümünde de temel rolü oynayacağı belirtildi.

“SINIRLI ÇAPTA ÇÖZÜM AEAYIŞI TOPLAMDA REDDEDİLİYOR”

Konuyla ilgili yapılan açıklamada: “Son dönemlerde barışa/açılıma, çözüme yönelik başlayan görüşmeler ve süreçte diyalog sürecinin kesintiye uğramaması, daha fazla kan akmaması için, kardeşlik için, adalet için, savaşın sesini susturup barışın sesini yükseltmek için yürütülen gayretler övgüye ve desteğe layıktır. Ancak unutmamak gerekir ki; Kürt meselesinin çok derin ve maalesef kanlı, gözyaşıyla dolu uzun bir tarihi bulunmaktadır. Dolayısıyla çözümü de uzun ve titiz bir onarma sürecini zorunlu kılmaktadır. “Çözüm Süreci” adıyla başlayan yeni dönem, “Kürt sorununa çözüm” etiketi ile sunulamayacak kadar derinlikli değişim ve dönüşümleri gerektirmektedir. Zira bu sadece etnik boyuta indirgenemeyecek karmaşıklıkta, ekonomik, tarihi, kültürel, bölgesel ve siyasî boyutları iç içe geçmiş bir sorun olarak ortada durmaktadır. Bu yönüyle, çözüm ararken konunun yukarıdaki kimi yönlerini ön plana çıkarmak çözümden ziyade, çözümsüzlüğe hizmet edecek ya da en azından istenen sonucu geciktirecektir. Bu açıdan sorunu, sadece “terör”, “ekonomik ihmal”, “Dış güçler”, “Kürt milliyetçiliği”, “Türk milliyetçiliği” vs. gibi kavramlara indirgeyerek sınırlı çapta çözüm arayışları toplum tarafından reddedilmektedir” denildi.

“BDP, HÜKÜMETTEN DAHA HASSAS DAVRANMALI”

Açıklamada şu görüş ve ifadeler yer aldı: “Siyaseten ciddi bir temsil tabanı bulunan PKK/BDP çizgisi tüm Kürt halkını temsil etmediği gibi, öte yandan hükümetin de yekvücut sanki tüm Türk kesimlerini temsil ediyormuş gibi düşünülmesi de yanıltıcıdır. PKK çizgisinin ideolojik talepleri ile Kürt halkının farklı kesimlerinin genel ihtiyaçları önemli oranda farklılık gösterebilmektedir. Kürt halkının büyük oranda oy verdiği BDP siyasi bir aktör olarak hükümetten daha hassas davranmalı ve kışkırtıcı söylem ve eylemlerden kaçınmalıdır. Çözümde tek muhatap kendileri olmadığı için, bölgedeki sivil toplum temsilcileri ve kanaat önderlerinin sesi de duyulmalı ve bu sesler de politikaya yansıtılmalıdır. “Ayrılıkçılık”, “Federasyon”, “Üniter devlet”, “bölücülük” gibi yıllardır dillendirilen klişeleşmiş ifadelerle sorunun rakip tarafları haline gelmek Türkiye'de olmasını özlediğimiz sosyal barışı sağlamaktan uzaktır. Bu nedenle gerek hükümetin yapmaya çalıştığı gerekse soruna taraf diğer kesimlerin ortaya koyacağı yaklaşımları baştan mahkûm etmek yanlış olacaktır. Bu toprakların binlerce yıllık İslami mirası, bugünkü sorunların çözümünde de temel rolü oynayacaktır. Tüm hukuki ve siyasi adımlarla birlikte İslam kardeşliği yeni dönemin temel harcı olacaktır. Bu çerçevede bölgede ideolojik ve manevi dejenerasyonun önüne geçilmesi problemlerin çözümüne olumlu katkı sağlayacaktır. Bizler İslam kavram ve değerlerinin egemen güçler tarafından politik bir araç olarak kullanılmasını değil gerçek anlamda alt yapısı oluşturularak hayata geçirilmesinin çözümü kolaylaştıracağını düşünüyoruz. Zira bölge halkı gibi inanıyoruz ki kavimler ve diller üstünlük ve aşağılanma sebebi değil, birbirimizi tanımak için yaratılmış ayetlerdir. Dünyada Kürt sorununa benzer sorunlar yaşayan ülkelerdeki çözüm yolları birebir uygulanamasa da, bu tecrübelerin incelenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu çerçevede, İHH olarak dünyanın farklı bölgelerindeki çeşitli sorunlarda ve Filipinler/Moro'da yürüttüğümüz arabuluculuk deneyimlerimizin, ülkemizdeki sorunun çözümüne de önemli bir katkı sağlayacağını düşünüyor ve olumlu katkılar sunmaya hazır olduğumuzu ilan ediyoruz.

“Toplumsal barış için dikkate alınmasını öneriyoruz”

1. Her ne yaşanırsa yaşansın, müzakere süreci mutlak surette devam ettirilmeli, masa terk edilmemelidir. Bu bağlamda silahların kullanılmasına fırsat verilmemelidir.

2. Sorun ülkedeki tüm kesimler için travmaya dönüşmüştür. Psikolojik ayrışmayı derinleştiren bu durumun ortadan kaldırılması adına devlet, kısıtlanan, engellenen ve gasp edilen bütün hakları iade etmelidir.

3. Vatandaşlığın tanımının yeniden yapıldığı, yerel yönetimlerin alabildiğine güçlendirildiği geleceğe yönelik iç barışı garanti altına alacak yeni bir sivil anayasa hazırlanmalıdır. Baskı, işkence, hukuk ihlalleri ve faili meçhullerin aydınlatılması konusunda hukuki ve siyasi “helalleşme” süreci başlatılmalıdır.

4.Kalıcı bir çözüm olana kadar en azından geçici çözümler ihmal edilmemelidir. Bu çerçevede bazı bölgelerin Kürtçe isimlerinin geri getirilmesi ve ırkçılığı karşılıklı olarak çağrıştıracak sloganların hiçbir şekilde kullanılmaması gibi güven verici adımlar hızla atılmalıdır. İlk adım olarak okullardaki “andımız” uygulamasına son verilerek başlanmalı ve dağlardaki “Ne Mutlu Türküm Diyene” gibi yazılar silinmelidir.

5. Cumhuriyet tarihi boyunca başlangıçtan bu güne halka yönelik işlenmiş hukuksuz ve zalimane tüm uygulamaların telafisi amacıyla çalışmalar başlamalı lütuf mantığı ile değil zedelenen onurun onarılması amacıyla sistemin etnik temele dayalı kurucu paradigması, hak ve adalet ekseninde yeniden düzenlenmelidir.

6.Mahkemelerde ve yerel yönetimlerde kullanılmaya başlanan Kürtçe dili, bölge halkının beklentilerine uygun olarak farklı alanlarda da görünür kılınmalı, Kürtçenin kamusal kullanımı meşrulaştırılmalıdır.

7. Ana dilde eğitim imkânı mevzuat olarak düzenlenmeli ve uygulamaya konulmalıdır.

8. Şiddete bulaşmamış kişilere koşulsuz af ilan edilmelidir.

9. Her bölge ve ilin koşulları farklı olduğu için çözümlerde de yerel ekonomik, sosyal ve siyasi farklılıklar gözetilmelidir.

10. Köye dönüş ve koruculukla ilgili daha önce atılmış olumlu adımlar geliştirilerek devam ettirilmelidir.

11. İslami temelde bütün etnik gruplar arasında kardeşlik ve iş birliği ruhu güçlendirilmeli, gönüllü ve eşit ortaklı birlik ve beraberliğin bölünme ve parçalanmadan daha yararlı ve hayırlı olduğu fikri anlatılmalı; bu bir eğitim politikası olarak öğretilmelidir. Bu yönde medreselerin durumu iyileştirilerek yasal statüleri güvenceye alınmalı tekke ve zaviyeler kanunu kaldırılmalıdır.

12. Doğu ile Batı bölgeleri arasında başlamış bulunan sivil diyaloglara devam edilmeli, tüm kesimler arasında birbirini anlama, dayanışma ve yardımlaşma kültürü geliştirilmelidir.

13. Süreci çözecek politika adalet ve kardeşlik hukuku üzerine inşa edilmelidir. Sürecin olumlu bir şekilde yürütülmesi için tüm imkân ve olanaklar kullanılmalıdır. Manevi bir ruha sahip olmak ve gençleri bu ruh ile yetiştirmek gerekir. Bu saatten sonra çatışmalarda ölen her insan için herkes kendisini sorumlu hissetmelidir. Bu nedenle tüm siyasilerin politik beklenti ve hesaplardan öte insan hayatını önceleyen bir sorumlukla hareket etmeleri gerekmektedir.

14. İnsana, Allah'ın verdiği tüm hak ve özgürlükler koşulsuz olarak sağlanmalıdır. Sorunların çözümünde katılımcı taraflar kim olursa olsun İslami, dolayısıyla insani, adil ve özgür bir yaklaşım sergilenmelidir.

15. Başkanlık sistemi veya diğer tüm öneriler çözüme katkı sağladığı ve kalıcı barışın sağlayabileceği düşünülen bütün siyasi ve idari alternatif modeller tartışılabilmelidir.

16. Sorunların çözümünde, karşılıklı gerilim yerine pozitif dil kullanımı, sabır ve ödüllendirme mekanizmaları hayata geçirilmelidir. Bu noktada ikna edici bir dil kullanılmalıdır.

17. Kim ki, bu meselenin çözümüne katkıda bulunur ve kanı durdurup bir insanın hayatını kurtarırsa bütün insanlığının takdirini ve Allah'ın sevgisini kazanacağına inandığımız gibi bu süreci baltalamaya yönelik çalışma içerisinde olacak olan herkesin de tarih önünde toplum nezdinde ve Allah katında hesap vereceğine inanıyoruz. İHH olarak da kurulduğumuz günden bugüne Türk ve Kürt ittifakının Ortadoğu'daki bütün oyunları bozacağına inanarak bölgemizde kan ve gözyaşını durduracak her türlü olumlu çabanın içerisinde olmaktan onur duyarız. Hepimiz, kendimiz ve çocuklarımız için barışa muhtacız.” 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
18.03.2025
02:48
Bingöl İHH`dan Ramazan yardımları
Bingöl İHH'dan Ramazan yardımları
'Ramazan Kardeşliğe Çağrı' sloganıyla yürütülen çalışmalar kapsamında yaklaşık bin aileye gıda kartı dağıtımı yapacak.
18.03.2025
02:47
Bingöl`de su sorununu yolu trafiğe kapatarak protesto ettiler
Bingöl'de su sorununu yolu trafiğe kapatarak protesto ettiler
Bingöl'de su sıkıntısı yaşayan bir mahalle, duruma tepki gösterip yolu trafiğe kapatarak ateş yaktı.
18.03.2025
02:46
Van`daki Bingöllüler geleneksel iftarda buluştular
Van'daki Bingöllüler geleneksel iftarda buluştular
Dernek yönetimi ve üyelerinin yanı sıra iş insanları, akademisyenler, kamu personelleri ve üniversite öğrencilerinin katılımıyla gerçekleşen iftar programında birlik ve beraberlik vurgusu yapıldı.
18.03.2025
02:42
Canlı yayında kamyonetin altına girdiler!
Canlı yayında kamyonetin altına girdiler!
İki kişinin yaralandığı trafik kazasının sebebi telefon ve araç kullanımı sırasındaki sosyal medya canlı yayını oldu! Canlı yayına yansıyan kaza anı, olayın şiddetini gözler önüne serdi.
18.03.2025
02:41
Kebude:
Kebude: 'Çanakkale Zaferi bir azmin ve inancın zaferidir'
Çanakkale Zaferi ve 18 Mart Şehitleri Anma Günü münasebetiyle açıklamada bulunan Şehit Gazi Sendikaları Bingöl il Başkanı Cihat Kebude: 'Çanakkale, insanlığın savaşı yendiği yerdir! Milletimizin birliğinin ve bütünlüğünün simgelerinden biri olan Çanakkale Zaferi bir azmin ve inancın zaferidir' dedi.
18.03.2025
02:37
Karlıova`da bahar temizliği
Karlıova'da bahar temizliği
Bingöl'ün Karlıova ilçesinde, baharın yüzünü göstermesi ile birlikte belediye ekipleri sokakları yıkayarak temizledi.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın