Kız çocuklarının diri diri gömüldüğü, kan davası, adalet ve nizamın olmadığı bir sosyal iklimde Peygamberimiz aklın, güzelliğin, iyiliğin ve rahmetin mübarek bir yüzü olduğunu ifade eden Akça, “Davranışlarındaki ölçü, konuşmasındaki sakinlik, üslubundaki irfan Müslümanlara asırlar öncesinden rehber olmuş ve büyük hikmetler bahşetmiştir. Vakarlı, hamiyetli ve insaflı olmanın muhteşem örnekleri onun şahsından temerküz etmiştir. Bilgisizliğin, cehaletin, zorbalığın, barbarlığın, şirkin, putperestliğin, kabile asabiyetinin, zulmün ve haksızlığın doruk yaptığı bir zaman diliminde Peygamber efendimiz yaydığı nurla tüm kötülüklere karşı aşılmaz manevi bir sur inşa etmiştir. Nitekim kız çocuklarının diri diri gömüldüğü, kan davası, adalet ve nizamın olmadığı bir sosyal iklimde Peygamberimiz aklın, güzelliğin, iyiliğin ve rahmetin mübarek bir yüzü olmuştur. Ve yüce kitabımız Kuran'ın muhteşem ve evrensel mesajlarını çok şükür ki hepimize ulaştırmıştır. Daha Peygamberlik mertebesine erişmeden, iyiliğin, doğruluğun ve güvenirliğin doruğu olan Peygamberimiz; yozlaşmanın içinde kıvranan bir toplum yapısının çarpık inanç sistemini kırarak, cazibe ve çekim merkezi haline gelmiştir. Dürüstlüğü ile insanlara örnek olduğu gibi, bu alandaki hikmetli sözleriyle de ümmetini yanlıştan ve sapkınlıktan azami derecede muhafaza etmeye çalışmıştır. Hasımları dahi o'nun doğruluğuna derin bir saygı duymuşlar ve bunu her zaman itiraf etmişlerdir. Nitekim “Doğru olunuz; doğruluğa yöneliniz” sözüyle, asırlar öncesinden insanlığa yüksek bir ahlak dersi vermiştir. İkiyüzlülük, yalancılık, sahtekârlık, talan, kayırmacılık, yetim hakkının gaspı ve hırsızlık gibi kötülükler; o'nun, Yüce Allah'ın himmetinden aldığı güçle etkisiz hale gelmiştir. Peygamberimiz yaşadığı müddetçe, hiçbir zaman şahsi menfaatlerinin peşine takılmamış, inançları istismar edici en ufak bir tavır içinde dahi bulunmamıştır. Verdiği sözde durmayı imandan saymış ve aksi davranışları ise münafıklık alameti olarak reddetmiştir. Peygamberimiz, Cenab-ı Allah'ın önce kulu ve sonrada elçisi olduğunu bir an olsun aklından çıkarmamıştır. Makamlar üstü konumunu asla bir başkasını ya da başkalarını hakir görmek, fayda sağlamak veya kendi ikbali için kullanmamıştır. İçinden geçtiğimiz zaman diliminde bu azametli davranışların fark edilmesine ve benimsenmesine gerçekten de çok ihtiyacımız bulunmaktadır. O bir insandır, ama insanların en hayırlısıdır. O bir kuldur, ama Yüce Allah'ın en sevdiği kuludur. Kutlu dinimiz İslam'ı kimseye zorla dayatmamış, tebliğ ve uyarmakla iktifa etmiştir. O'nda tahammülsüzlük yoktur. Muhataplarını sindirme, ezme, kaba bir öç alma psikolojisine hiçbir zaman rağbet etmemiştir. Üstelik belli şartlar altında din ve vicdan özgürlüğünü asırlar öncesinden insanlığa tanıtmış, öğretmiş ve bunu da uygulamalarına yansıtmıştır. Kutlamakta olduğumuz kutlu doğum haftasının Baştan Bingöllü vatandaşlarıma ve tüm İslam Alemine hayırlara vesile olmasını Yüce Allahtan niyaz eder, saygılar sunarım” ifadelerine yer verdi.