Ne mutlu muhammediyim diyeneKutlu doğum programında konuşan Araştırmacı-Yazar Özkan Yaman, Düşünün 90 yıldır dağa taşa ne mutlu Müslümanım diyene yazılsaydı, ne mutlu Muhammediyim diye yazılsaydı bugün yaşanan acılardan bahsedilir miydi dedi.![]() Peygamber Sevdalıları Bingöl İl Koordinatörlüğü tarafından “Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz. Muhammed” temasıyla geleneksel Kutlu doğum etkinliği düzenlendi. Bingöl Şehir Stadyumu'nda düzenlenen etkinliğe on binlerce vatandaş katıldı. Hafız Veysel Barut'un Kur'an- Kerim tilavetiyle başlayan programın selamlama konuşmasını, Peygamber Sevdalıları Bingöl İl Koordinatörü Cihan Bozaba yaptı. “BÜTÜN KAZANIMLARIMIZI KARDEŞLİK POTASINDA ERİTELİM” “Vahdet ve Kardeşlik Rehberi Hz. Muhammed” teması üzerinde neden durduklarını belirten Bozaba, “Geliniz ey canlar! Ey civanlar! Yeniden kardeş olalım. Kardeşliğimize yepyeni bir format atalım ve kardeşliğin fabrika ayarlarına dönelim. Geliniz nefsimizi ve benliğimizi, gururumuzu ve kibrimizi, mezhebimizi ve meşrebimizi, dilimizi ve rengimizi, kısacası maddi ve manevi bütün kazanımlarımızı şu kardeşlik potasında eritelim. Ortaya çıkacak müthiş iksiri yaralı ve bereli İslam coğrafyasının mazlum ve Mustazaf halklarına derman yapalım. Kardeşlik bülbülü Üsdadımızın buyurduğu gibi, geliniz fenafi'l ihvan olalım. Kardeşlikte yok olalım ki, kardeşlik ile dirilelim” dedi. “PEYGAMBER SEVDASI, İYİLİK VE HAYIR SEFERBERLİĞİDİR” Peygamber Sevdalıları Platformu'nun toplumu ilahi vahye ve sünnet-i seniyyeye uyarlama pratiği olduğunu vurgulayan Bozaba, “Aziz Peygamber Aşıkları! Peygamber Sevdalıları Platformu, iyilik ve hayır seferberliğidir. Peygamber Sevdalıları Platformu ihya ve irşad projesidir. Peygamber Sevdalıları Platformu bir kardeşlik hareketidir. Ve Peygamber Sevdalıları Platformu toplumu ilahi vahye ve sünnet-i seniyyeye uyarlama pratiğidir. Bu eksenli çalışmalarımız onuncu yılını tamamladı. Bu yıl Türkiye çapında gerçekleştirdiğimiz Kutlu doğum siyer sınavına yaklaşık yüz bin peygamber aşığı katıldı. Bu vesileyle on binlerce kişi siyer ile tanışma imkânı buldu. Söz konusu sınava Bingölümüzden de üç bine yakın kardeşimiz iştirak etti ve dereceye giren kardeşlerimizi çeşitli hediyeler ile taltif ettik. Her yıl olduğu gibi bu yıl da dillerin zikir ile meşgul olması için salavat seferberliği başlattık ve hamdolsun mümin dillerden ve mümin yüreklerden milyonlarca salavat hasıl oldu. Köy köy, belde belde meydanlardaki Muhammedi Sevda ise hepinizin malumu. İnşaallah bu yöndeki çalışmalarımız ivme kazanarak devam edecek” diye konuştu. Program, mevlithanlar tarafından Mevlid-i Şerif okunmasıyla devam etti. Halk ise okunan mevlide salâvatlara eşlik etti. Etkinliğin yapıldığı Şehir Stadyumunun türbinleri Kelime-i Tevhid bayraklarıyla çok renkli bir görüntü oluştururken halkın büyük bir coşku yaşadığı gözlendi. Program, konuşmalar ve ilahi sanatçılarının seslendirdiği ezgilerle devam etti. “O'NU ANMAK GÖNÜLLERİ HEYECANLANDIRIYOR” Hz. Muhammed'in isminin anılmasının da gönülleri heyecanlandırdığını belirten Araştırmacı-Yazar Özkan Yaman, “Hamd Âlemlerin Rabbi olan Allah'a salat ve selam Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa'ya aline ve ashabına olsun. Yine Selam kalbi Hz. Muhammedin aşkı ile çarpan Bingöllü Daraheni'li, Solhan'lı, Çapakçur'lu Peygamber Sevdalılarının üzerine olsun. Evet, Hz. Muhammed Mustafa denildiği zaman kalbi aşkla muhabbetle çarpmayan titremeyen Müslüman yoktur. Vallahi O'nun ismini anmak bile gönlümüzü heyecanlandırıyor, bizi vecde getiriyor, coşturuyor. Muhammed Mustafa'nın adını söylemek bile içimizi titretiyorsa, Onun yolunda olmak, Ona bağlı olmak, Onun için toplanmak kim bilir ne lütuflar getirir. Bugün biz, Hz. Muhammed Mustafa dediğimizde nasıl kalbimiz çarpıyorsa aynı şekilde İslam düşmanları da tir titriyor. Biz Muhammed dedikçe Habibullah dedikçe ödleri patlıyor. Ve tarihten bugüne inanın İslam ümmetine yaptıkları zulüm ve işkencelerin de sebebi bu. Biz Hz. Muhammed Mustafa dedikçe çılgına dönüyorlar. Bizi parçalamak için, aramıza fitne fesad salmak için durmadan çabalıyorlar. Biz şeytan ve dostları ne yaparsa yapsın Muhammed Mustafa demeye devam edeceğiz. Ona bağlılığımızı haykırmaya devam edeceğiz. Onun sünnetini yaşama ve yaşatma azim ve kararlılığımıza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. “90 YILDIR DAĞA TAŞA ‘NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE' YAZILSAYDI BUNLAR OLMAZDI” Yaman, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Bu coğrafyanın karakteri budur. Halkımızın bu hassasiyetini görmezden gelirsek hiçbir sorunu çözemeyiz. 90 yıldır ulus milliyetçiliği ile veya Kemalizm ile sorunlar çözüldü mü? Hayır. Düşünün 90 yıldır dağa taşa Ne mutlu Müslümanım diyene yazılsaydı, Ne mutlu Muhammediyim diye yazılsaydı bugün yaşanan acılardan bahsedilir miydi? Çocuklara başka sözler söyletileceğine Varlığım Kuranın varlığına armağan olsun dedirtseydik, bugün ülkenin kaderi böyle mi olurdu? Doksan yıldır Hz. Muhammed'in yolundaki âlimlere önderlere eziyet edilmeseydi, bugün cehalet böyle olur muydu? Korkutanların çabası boşa çıkmıştır. 90 yıl önce Şeyh Said Efendi kıyam ettiğinde de aynı şekilde korkuttular. Bediüzzaman'ın yanında olmayın diye korkuttular. Sonra çocuklarınızı camiye göndermeyin diye korkuttular. Ama Hz. Muhammed Mustafa denildiğinde dahi kalbi heyecandan çarpan sizler hep Allah'ın kitabının yanında oldunuz. Hz. Muhammed'in yanında oldunuz. Gelin asr-ı saadete şöyle bir gidip gelelim. Her şeylerini muhacirle bölüşen Ensarı biliyorsunuz. Huneyn savaşında çok büyük ganimetler elde edilmiş. Düşünün onbinlerce deve, koyun, keçi, altın gümüş..Peygamber Efendimiz(sav), bütün ganimetleri yeni Müslüman olmuş Mekkelilere dağıtıyor. Hatta içlerinde Savfan b. Ümeyye gibi henüz Müslüman olmamışlar bile var. Ensardan bazı gençler kendi aralarında diyorlar ki, kılıçlarımızdan daha hala onların kanı damlıyor. Resulullah ise tüm ganimetleri onlara veriyor. Efendimiz bunu duyunca hemen Ensarı topluyor. Ve onlara diyor ki, “Duydum ki, kalbinizde bana karşı bir kırgınlık olmuş.” Ensar başını önüne eğmiş, çıt yok. Efendimiz(sav) onara diyor ki, “Siz dalalette idiniz, Allah benimle sizi doğru yola iletmedi mi?” Doğrudur ya Resulallah diyorlar. Peki siz birbirinizle sürekli savaş halinde idiniz. Allah benimle sizi barıştırıp kardeş kılmadı mı? Doğrudur ya Resulallah diyorlar.” Özlem Ajans Sanatçılarının ezgi ve ilahilere, halk da tevhit bayraklarıyla eşlik etti. Program, Kalem Der Gençlik Tiyatro Ekibinin ‘Yermük savaşında kardeşlik örneği' konusunu alan tiyatro gösterisi ile devam etti. Tiyatro esnasında katılımcıların duygulandığı gözlendi. İlahi ve ezgilerle coşkuyla devam eden program bölgenin tanınmış âlimlerinden Molla Nizamettin Yaçin hocanın yaptığı dua ile sona erdi.
YORUM YAZIN ![]()
|
|