KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
15 Mart 2025 Cumartesi
°C

Mb elindeki enstrümanları en etkili şekilde kullanacak

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, dövizdeki artış ve Merkez Bankası'nın doğrudan müdahalesine yönelik olarak bazı geçici etkilenmeler olabileceğini söyledi. Merkez Banka'sının küresel kriz ortamında aktifliğine dikkat çeken Yılmaz: “Kendi görev alanıyla ilgili bağımsız bir şekilde elindeki enstrümanları en etkili bir şekilde kullanacaktır. Fakat önemli olan bu tür durumlarda aşırı yorumlara gitmemek gerekir' dedi.

Mb elindeki enstrümanları en etkili şekilde kullanacak
24 OCAK 2014 CUMA 06:07
0
1354
0
AA aa

"Türkiye'de İyi İşler" raporunun tanıtımına katılan Yılmaz, tanıtımda gazetecilerin sorunlarını cevapladı.

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz'ın, "Vergi cezası veya başka türlü cezalarla şirketler üzerinde baskı kuran, ihale yasası onlarca kez değişen bir ülkeye yabancı sermayenin gelmesi mümkün değildir" sözlerinin anımsatılması üzerine Bakan Yılmaz, Türkiye'nin son 10 yılda geçmişte hiçbir dönemde olmadığı kadar doğrudan uluslararası sermayeyi cezbettiğini vurguladı.

2002 öncesine döneme bakıldığında yılda 1 milyar doları uluslararası sermayenin çekilmesinin istisna olduğunu ifade eden Yılmaz, Türkiye'nin geçmişte doğrudan sermayeyi cezbedemeyen bir ülke konumunda olduğunu dile getirdi.

Türkiye'nin doğrudan uluslararası sermaye konusunda 10 yılda sıçrama yaptığını belirten Yılmaz: “Türkiye'ye çok yoğun bir şekilde doğrudan ve uluslararası sermayenin geldiğini gördük. 130 milyar dolar civarında bir doğrudan sermaye girişi oldu. Rakamlar gösteriyor ki geçmişle mukayese edildiğinde Türkiye doğru politikalar izlemiş. Türkiye'ye bu sermaye gelmiş ve yatırım yapmış. Küresel kriz ortamında birçok alan etkilendiği gibi doğrudan sermayenin de dünyada daraldığını biliyoruz. Bu sadece Türkiye'ye özgü bir durum değil. Bütün dünyada aslında baktığınız zaman sermaye fazla ama küresel kriz nedeniyle güven unsuru dünyada azaldığı için doğrudan sermaye yatırımlarında da genel anlamda bütün dünyada bir daralma görüyoruz. Bu tabi Türkiye'yi de etkiliyor. Global rakamların da dünya ölçeğinde düştüğünü görüyoruz" diye konuştu.

"POLİTİKALARIMIZ AÇIK VE NET"

Hükümet olarak politikalarının açık ve net olduğunu kaydeden Yılmaz, güven ve istikrar kavramı üzerine kurdukları politikalar sonucunda çok ciddi başarılar sağladıklarını belirtti.

10 yıl önce 230 milyar dolar olan ekonomik büyüklüğün geçen yıl itibarıyla kesin olmayan rakamlara göre 800 milyar doları aşmış durumda olduğunu söyleyen Yılmaz, bu önemli başarıda da Türkiye'nin yatırım ortamını iyileştirilmesinin etkisi olduğunu kaydetti.

Geleceğe dönük olarak bu reformların devam edeceğini kaydeden Yılmaz, şunları ifade etti:

"Türkiye'deki iş ve yatırım ortamını iyileştirmek bizim değişmez bir gündem maddemiz. Son günlerde konjonktürel tartışmalar olabilir ama Türkiye bunları kısa bir sürede atlatacaktır. Özellikle 30 Mart seçimlerine gidiyoruz. Burada son sözü her zaman olduğu gibi halkımız söyleyecek. Halkımızın Hükümetimize vereceği destek aslında Türkiye'de ki güvene ve istikrara verilmiş destek olacaktır."

"BU KADAR KARAMSAR BİR YAKLAŞIMI HAKLI BULMUYORUM"

Dünya Bankası ile ortaklaşa çalışmaların yapıldığını anımsatan Yılmaz, Dünya Bankası'nın önemine vurgu yaptı. Diğer ülkelere bakıldığında istihdamın birçok ülkede daraldığını, iyi işler oluşturulamadığını belirten Yılmaz, Türkiye'nin son 4 yılda 5 milyon istihdam oluşturmuş bir ülke olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin kadın istihdamını ve kayıtlı istihdamı ciddi bir şekilde artırdığına dikkat çeken Yılmaz: “Bu konularda sağladığımız ilerlemeleri Dünya Bankası dünyaya son derece olumlu bir başarı örneği olarak anlatma yönünde raporlar hazırlarken, bizim kendi ülkemizle ilgili bu kadar karamsar yaklaşım içinde olmamızı ben doğrusu haklı bulmuyorum" dedi.

"HUKUK VE ADALET REFORMLARINI YAPMAMIZ GEREKİYOR"

"İş dünyasının ileriye dönük endişelerini yersiz mi buluyorsunuz?" sorusu üzerine ise Yılmaz, hükümetin politikalarının ortada olduğunu, bundan sonra da Türkiye'nin istikrarlı bir şekilde politikalarına devam edeceğini vurguladı.

"Bunu istikrarlı bir şekilde ve hep birlikte yapmak durumundayız. İş dünyasıyla diğer bütün kesimleriyle birlikte yapmalıyız" diyen Yılmaz, idarede bir takım yanlışlar olması halinde bunu düzeltmek için hukuk olduğunu, siyaset olduğunu dile getirdi.

Yılmaz, şunları kaydetti:

"Siyasette bir takım eksikler olursa demokratik ülkelerde siyaset kurumu halkın önüne çıkar halka hesabını verir. Yargı gibi bir takım alanlar içinde hukuki amaçlarla değil, başka amaçlarla hareket eden gruplar varsa bunları bulmak bunları bu sistemden çıkarmakta hükümetlerin görevi. Buna da bütün toplumun destek olması lazım. Geleceğimize ilişkin belirsizleri azaltmak istiyorsak, öngörülebilirliği arttırmak istiyorsak hukuk ve adalet reformlarını bir an önce yapmamız gerekiyor. Adaletin tam olarak işlemediği bir yerde tam olarak arzu ettiğiniz sonuçları alamazsınız. TÜİK, adalete olan güveni ölçüyor. Maalesef yüzde 50'nin altında memnuniyet olarak bir tek alan var o da adalet. İş hayatının adalet reformunu desteklemesi gerekir. Çünkü belirsizliği azaltmak ve öngörülebilirliği arttırmak herkesten daha çok iş dünyasına lazım diye düşünüyorum."

"BAZI GEÇİCİ ETKİLENMELER OLABİLİR"

Bir gazetecinin "Dolar kurundaki artış nedeniyle Merkez Bankası piyasaya doğrudan müdahale etmek durumunda kaldı. Bunu da geçici görüyor musunuz?" sorusu üzerine ise Yılmaz şu ifadelere yer verdi:

"Bazı geçici etkilenmeler olabilir. Dolar kuru gibi hadiselerde normalde olması gerekenin ötesine geçen hareketlenmeler olabilir. Şu anda dolar kurunda yaşanan gelişmeler iki tane unsurla ilişkilendirilebilir. Bir tanesi küresel ölçekte FED'in aldığı kararlar var. Likitidenin daha az olacağı bir küresel ortama doğru bir geçiş söz konusu. Biz bunu zaten görmüş ve politikalarımızı buna göre ayarlamış durumundayız. Diğer taraftan içerde yaşanan siyasi tartışmaların etkisi olduğunu değerlendirebiliriz. Bunlar geçici etkilenmelerdir. Spekülatif hareketlere karşı olarak da Merkez Bankası'nın aktif politikalar izlemesi her zaman için mümkün. Merkez Bankamız küresel kriz ortamında en aktif Merkez Bankalarından bir tanesi. Kendi görev alanıyla ilgili bağımsız bir şekilde elindeki enstrümanları en etkili bir şekilde kullanacaktır. Fakat önemli olan bu tür durumlarda aşırı yorumlara gitmemek gerekir. Daha sakin bir şekilde dengelerin oturmasını beklemek gerekir. Bunların uzun vadeli etkilerinin ne olacağını ancak önümüzdeki süreçte biraz daha tablo netleştiğinde söyleyebiliriz. Tabi döviz kurundaki etkinin doların yükselmesi, TL'nin bir miktar değer kaybetmesi farklı etkilerde bulunuyor. Makro ekonomik açıdan bakarsanız cari işlemler açığı anlamında aslında olumlu bir etki bekleyebiliriz. İthalatın daha pahalı hale geldiği, ihracatın daha avantajlı hale geldiği bir ortamda bunun makro ekonomik açıdan baktığımız zaman bunun dış ticaretimize olumlu bir yansıması bekleyebilirsiniz." 

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
15.03.2025
07:49
6 Şubat depremleri ABD tarafından elektromanyetik silahla mı gerçekleştirildi?
6 Şubat depremleri ABD tarafından elektromanyetik silahla mı gerçekleştirildi?
ABD'li üç bilim insanı 50 bin kişinin hayatını kaybettiği 6 Şubat depremlerinin, fay hatlarını tetikleyen bir elektromanyetik silah nedeniyle oluştuğu iddiasıyla ABD'yi 'savaş suçu işlemekten' Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne verdi.
15.03.2025
07:34
37 bin yeni sağlık personeli alınacak
37 bin yeni sağlık personeli alınacak
Sağlık Çalışanları ile İftar Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, müjdeyi verdi. Erdoğan 2025 yılında sağlıkta 37 bin hekim dışı personelin istihdam edileceğini açıkladı.
15.03.2025
07:33
Baysal`dan Bakırhan tepkisi!
Baysal'dan Bakırhan tepkisi! 'Açık bir provokasyondur'
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın 'Kürdistanlılar' hitabına tepki gösteren BİŞHAK Başkanı Vahap Baysal: 'Bu ifadeler birlik ve beraberliğine karşı yapılan açık bir provokasyondur' dedi.
15.03.2025
07:31
Anşin:
Anşin: 'Maaşlar yetersiz, amir baskısı en büyük endişe!'
Türk Sağlık-Sen olarak 14 Mart Tıp Bayramı öncesinde sağlık camiasının sosyo-ekonomik durumlarını tespit etmek amacıyla internet üzerinden bir anket çalışması gerçekleştirdiklerini belirten Türk Sağlık-Sen Bingöl Şube Başkanı Sadık Anşin; 'Sağlık çalışanlarının maaşları yetersiz, amir baskısı en büyük endişeleri' dedi. Anşin, anketin detaylarını ise şöyle sıraladı;
15.03.2025
07:28
Bingöl`de bir ayda 20 bin 998 çağrıdan 6 bini vakaya dönüştü
Bingöl'de bir ayda 20 bin 998 çağrıdan 6 bini vakaya dönüştü
Bingöl'de şubat ayında 112 Acil Çağrı Merkezi'ne yapılan 20 bin 998 çağrıdan 6 bin 15'inin vakaya dönüştüğü kaydedildi. Vakaya dönüşmeyen gereksiz çağrı adedi ise 11 bin 209 olarak açıklandı.
15.03.2025
07:27
IPARD projelerinde kadın eli
IPARD projelerinde kadın eli
Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, IPARD III kapsamında 'arıcılık ve arı ürünlerinin üretimi, işlenmesi ve paketlenmesi' tedbirinden kadınların yöneticisi olduğu 9 adet projenin sözleşmeye hak kazandığını söyledi.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın