Mardin'in Dargeçit ilçesinde PKK mensuplarınca düzenlenen ve aynı aileden 2 kişinin hayatını kaybettiği saldırıda ağır yaralanan anne Fatma Kılıç (50) ve kızı Selamet Kılıç'ın (35) Mardin Devlet Hastanesi'ndeki tedavileri sürüyor.
Hastaneye giderek Kılıç ailesini ziyaret eden HÜDA PAR GİK üyesi Mahmut Kılınç ve beraberindekiler, taziye ve başsağlığında bulundu. Kılınç, hastane çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. AK Parti Dargeçit İlçe Başkanı Beşir Kılıç'ın akrabalarının evlerindeyken silahlı saldırıya uğradıklarını hatırlatan HÜDA PAR GİK üyesi Kılınç, saldırıda 2 kişinin katledildiğini, 2 kişinin ise ağır yaralandığını söyleyerek yaralılara geçmiş olsun dileklerini iletmek üzere Mardin Devlet Hastanesi'ne geldiklerini aktardı.
Kılınç, “PKK, 6-8 Ekim olaylarında Diyarbakır'da kurban eti dağıtan partimizin üye ve gönüllülerini bu gerekçeyle vahşice katlederken, Mardin'de, Van'da, Şırnak'ta, Bingöl'de ve daha birçok bölgede sırf dindar oldukları gerekçesiyle mazlum halkımızı hedef almaktan da geri durmamıştır. Örgüt yöneticilerinin yaptıkları çağrılar sonucu gerçekleştirilen bu saldırılar göstermiştir ki bundan sonra da durmayacaktır. Her kesimin dikkate alması gerektiği hususlar olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Kürtlere en büyük zararı PKK'nın verdiğini kaydeden Kılınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Öncelikle örgütün bölgede halka dayattığı bu hendek siyaseti, her şeyden önce halka ve şehirlerimize zarar vermektedir. Şehirlerimiz yakılıp yıkılmakta, halkımızın malı talan edilmekte, can güvenliği de tehlikeye atılmaktadır. Çatışmaların şehir merkezlerine taşınmasının bu halka nelere mal olduğunu artık herkes görmeli ve yerleşim yerlerindeki bu çatışmalar bir an önce durdurulmalı veya yerleşim yerlerinin dışına taşınmalıdır. Devletin kolluk kuvvetlerinin ise hendekleri kapatma ve silahlı örgüt mensuplarını yerleşim yerlerinden çıkarmak için yaptığı operasyonlarda daha dikkatli olması, halkın canına ve malına zarar vermekten kaçınması gerekir. Yaşanan bu çatışmalar bahane edilerek devletin hukuk sınırları dışına taşması kabul edilemez. Devlet, halkın mal ve can güvenliğini risk altına alacak uygulamalarından da vazgeçmelidir.”