Israil'e tepkiler dinmiyorMustazaflar İle Dayanışma Derneği(Mustazaf-Der) Bingöl Şubesi İsrail'in yardım konvoyuna saldırısının ardından vefat eden 9 kişi için Ulucami'de gıyabi cenaze namazı kıldı ve Dörtyol saatkulesi önünde İsrail'i protesto etti.İsrail'in Filistin'e insani yardım götüren gemiye yönelik saldırısına bir tepki de Bingöl'den geldi. Ulu Camii de kılınan gıyabi cenaze namazının ardından yapılan İsrail telin edildi. Mustazaflar İle Dayanışma Derneği(Mustazaf-Der) Bingöl Şubesi dün ikindi namazında İsrail'in yardım konvoyuna saldırısının ardından vefat eden 9 kişi için gıyabi cenaze namazı kılarak kitlesel basın açıklaması yaptı. Mustazaf Der Bingöl Şube Başkanı ve Araştırmacı Yazar Mehmet Şenlik Hoca'nın kıldırdığı gıyabi cenaze namazının ardından Dörtyol saatkulesi önünde toplanan kalabalık sık sık tekbirler getirdi ve İsrail'i protesto etti. Basın açıklamasını Mustazaf Der Bingöl Şubesi Eğitim Komisyonu başkanı eğitimci yazar İbrahim Dağılma okudu. İSRAİL DENEN KANSER VİRÜSÜNÜN BİR AN EVVEL BERTARAF EDİLMESİ GEREKİYOR Önceki gece, sabaha karşı Siyonist terör devleti İsrail'in, bugüne kadar işlediği katliam halkalarına bir yenisini daha eklediğini ifade eden Dağılma, bu katliamlarla adeta bir açık cezaevine çevrilerek aç, perişan ve her türlü haklardan yoksun bırakılan Gazze halkının feryadına koşmak üzere yola çıkan insani yardım konvoyu, İsrail askerlerinin hain saldırısına uğradını belirterek, “Bu terör devleti, tamamen insani ve yardım amaçlı olarak yola çıkan ve yükü tümüyle yardım malzemelerinden oluşan Mavi Marmara Gemisi'ne kurşun sıkmış ve sizlerin boğazınızdan kısıp Filistin'deki Müslüman kardeşlerinize göndermek üzere insani yardım vakfına teslim ettiğiniz yardım malzemelerine el koymuştur. Alçakça yapılan bu saldırı sonucu, gemilerde mahsur kalan Müslümanlardan onlarcası şehit olmuş, onlarcası yaralı ve yüzlercesi de tutsak edilmiştir. Hunharca yapılan bu saldırıyı buradan nefretle kınıyor ve lanetliyoruz. Uluslararası af örgütü ve hukuk mahkemelerinin buna seyirci kalmamasını istiyor ve bu hukuk tanımaz Siyonistlerden hesap sormaya davet ediyoruz. Artık bütün Müslüman halkların ve hükümetlerin, hatta tüm vicdanlı insanların bir araya gelip güçlerini birleştirmeleri ve şu azgın Yahudilere ağır bir ders vermeleri gerekiyor. Zira İsrail denen bu vahşi güruh, gözü dönmüş canavar gibi, bütün insanlığa musallat olan bir baş belası ve yeryüzünde oynanan her fitnenin baş aktörüdür. Artık insanlık toplumundan mutlaka ve mutlaka alınması gereken bu kanser virüsünün, bir an evvel bertaraf edilip insanlığın sıhhate ve huzura kavuşması gerekir. Yoksa İsrail denen bu vahşi güruh, ezberinden okuyarak seri cinayetlerini sürdürür, bizler de gözyaşlarımızı içimize akıtıp seyirci kalmaya devam edeceğiz” dedi. FİLİSTİN'DE YARIM ASRI AŞKIN BİR İSRAİL VAHŞETİ YAŞANMAKTADIR İsrail denen eşkıya devleti, Uluslararası açık sularında yol keserek dünya kamuoyunun gözü önünde açıktan suç işlediğini söyleyen Dağılma, savunmasız insanlara kurşun sıkarak, caniliğini ve barbarlığını bir kez daha tescil etmiş ve suç dosyasını biraz daha kabarttığının altını çizerek, “Bu kurşun sadece Mavi Marmara Gemisine değil, aynı zamanda bütün bir insanlığa, insanlık vicdanına sıkılmıştır. Dünya âlem uydudan bunu seyrederken, insanlık öfkesine boğulmuş, vicdanı yara almıştır. Filistin'de yarım asrı aşkın bir İsrail vahşeti yaşanmaktadır. Müslümanların ilk kıblesi ve ümmetin göz bebeği olan yetim mescidi aksa Siyonistlerin necis ayaklarıyla kirletilmektedir. Ölümler, kıyımlar, ambargolar dünyanın gözü önünde işlenmekte ve koca bir halk tamamen dünyadan izole edilerek açlığa ve ölüme terk edilmektedir. Elektrik, su, gıda, ilaç ve barınma gibi en temel ihtiyaçlardan dahi yoksun bırakılan Gazze, bir ölüm şehrini andırmaktadır. Gazze'ye varan tüm yollar Siyonist teröristler tarafından bir bir tutulmuş ve Gazze bir açık cezaevi halini almıştır” diye ifade etti. GEMİ AMACINA ULAŞTI Dağılma, “Filistinliler, Gazzeli'ler oradan sağır dünyaya, özellikle siz Müslümanlara sesleniyorlar. “Ey Müslümanlar, imdada yetişin! Yardıma koşun! Kardeşliğinizi gösterin” diyorlar. İşte Gazze'den yükselen bu çığlıklar, dünya Müslümanlarını harekete geçirdi. Ümmet bir yürek, bir vücut Filistin'e yardıma koştu. Her yerde bu mazlumiyetin yanında yer alan yeryüzü müstazafları canları pahasına imdada koştular, “ Rotamız Filistin, Yükümüz İnsani Yardım!” deyip denizlere açıldılar ve muratlarına erdiler. Evet, Mavi Marmara'nın kutlu yolcuları, gerçek muratlarına erdiler ve melun İsrail'in gerçek yüzünü bütün dünyaya göstererek büyük bir zafer kazandılar. "Onlardan kimisi Allah'a verdiği sözünü yerine getirdi, kimisi de ahdine vefa ederek sözü üzerinde beklemektedir." Sizi kutluyoruz ey Mavi Marmara'nın kahramanları! Gazanız mübarek olsun! Şahadetiniz kutlu olsun! Mübarek kanınız ümmetin uyanışına, mazlumların dirilişine ve kurtuluşuna vesile olsun!” ifadelerini kullandı. İSRAİL'İ ZOR GÜNLER BEKLİYOR VE ÜMMETİN ÖFKESİ HER GÜN BİR AZ DAHA KABARIYOR “Sizler mübarek kanınızla İsrail'in bugüne kadarki ezberini bozdunuz. Bu yeni bir dildir. Bu dil, işgalcinin hançerinden müzakere masasına damlayan kanı örtmeye çalışanların yüzüne vurulan şiddetli bir şamardır” diyen Dağılma, artık özgür ruhlu insanlar anladı ki, bu insan iradesidir” dedi. Dağılma, “Ve İsrail, Filistin halkından ziyade bütün insanlığın düşmanıdır. İşte bu ezberi sizler bozdunuz. Artık bundan sonra uluslar arası arenada, hukuk mahkemelerinde İsrail'i zor günler bekliyor ve ümmetin öfkesi her gün bir az daha kabarıyor. İsrail, kendi sonunu kendisi hazırlamıştır. Geçmişte Allah(c.c), onları Davut aleyhisselam ve İsa aleyhisselamın diliyle lanetlemişti. Şimdi ise ümmeti Muhammed'in diliyle lanetliyor. Geçmişte cumartesi yasağını çiğnedikleri için Allah, onları domuz ve maymun suretine dönüştürmüştü. Şimdi yine aynı kavim aynı suçu işlediğinden aynı cezaya, hatta daha beterine çarpılacağı muhakkaktır. Bu Allah'ın onlar hakkındaki kesin yazgısı ve zillet damgasıdır. Allah'ın, onları zelil ve rezil edeceği azap günü, pek yakındır” dedi. BİZ GÖREVİMİZİ YAPMADIĞIMIZ İÇİN, ALLAH DA ONLARLA BİZİ İMTİHAN ETMEKTEDİR Allah (c.c), bu azabın müminlerin eliyle gerçekleştirilmesini istetiğini belirten Dağılma, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Ama biz görevimizi yapmadığımız için, Allah da onlarla bizi imtihan etmektedir. Bizler asli görevimizi yapmadığımız için, Allah da onları başımıza musallat etmiş ve onlara bu fırsatı tanımıştır. Eğer bir gün Müslümanlar uyanır, birbirinin elinden tutar ve “Allahuekber, harebel Hayber” derlerse, işte o zaman –Allah'ın izniyle- yeryüzünde İsrail diye bir eşkıya devleti kalmayacak ve müminlerin gönlü feraha kavuşacaktır. Büyük bir İslam âliminin dediği gibi: “Eğer her Müslüman İsrail'e bir kova su dökse İsrail'i sel alır götürür.”Öyleyse ey Müslümanlar daha ne zamana kadar Mescid-i Aksa'nın esaretine seyirci kalacak, Müslüman kardeşinizin sesini duymazlıktan geleceksiniz? Yoksa sıranın bir gün size de gelmesini mi bekliyorsunuz? Yoksa Siyonistlerin büyük İsrail projesi kapsamında, sizin de topraklarınızı içine alacak Arzı mev'ud emellerini bilmiyor musunuz? Ne zaman şu gaflet uykusundan uyanacak ve ne zaman İslam kardeşliğini anlayacaksınız? Kardeşlik için ne yapacağız? Belki oraya fiilen gidemeyiz; ama gecenin bir vaktinde Allah için gece namazına kalkıp avuç dolusu duamızla, gözyaşımızla, yakarışımızla; her tarafta zalimin çirkin yüzünü gündem etmekle ve İsrail mallarını boykot etmekle, teknolojik imkânları kullanarak tepkilerimizi göstermekle belki bir nebze yüreğimize su serpebiliriz.” Bingöl Online Haber Servisi YORUM YAZIN
|
|