Gribin influenza virüsünün yol açtığı üst solunum yolu, burun, boğaz ve bazen akciğerleri tutan, salgınlara yol açan bir infeksiyon hastalığı olduğunu belirten uzmanlar, yüksek ateş, aşırı halsizlik, kuru öksürük, baş ağrısı, şiddetli kas ve eklem ağrılarıyla işten güçten alıkoyacak, yatağa düşürebilecek kadar ağır seyredebildiğini söyledi.
Gribin hasta veya taşıyıcı kişilerin hapşırması ya da öksürmesi ile solunum yoluyla kolaylıkla bulaşabileceğini belirten uzmanlar, "Virüsü kapmış, henüz belirgin yakınmaları olmayan kişiler de hastalığı bulaştırabiliyor. Bu kişiler iş ve sosyal ortamlardan kopmadıkları için virüs kolaylıkla başkalarına bulaşabilir. Grip, dikkat edilmediği takdirde istenmeyen sonuçlara neden olabilir. Gribin devamında gelişen zatürree ölümcül olabilmektedir. Yaşlılar, küçük çocuklar ve kalp hastalığı, akciğer hastalığı, şeker hastalığı, böbrek hastalığı, kan hastalığı gibi herhangi bir uzun süreli ciddi hastalığı olan kişilerde ölümcül istenmeyen etkileri sık görülmektedir" dedi.
Gribe bağlı ölümlerin yüzde 90'ından fazlasının 60 yaş ve üzerindeki kişilerde görüldüğünü belirten uzmanlar, "Bakım evlerinde kalan kişilerin yaklaşık yüzde 60'ı her yıl gribe yakalanır ve hastalanan kişilerde ölüm oranı yüzde 30'dur. Günümüzde bu hastalıktan koruyan veya ağır hastalık riskini azaltan bir aşı bulunmaktadır. Yaşlılar ve uzun süreli hastalığı olan kişilerde gribe karşı aşının koruyuculuk oranı bir miktar azalmakla birlikte, grip nedeniyle gelişebilecek istenmeyen sonuçları ve ölümleri önlemekte etkindir" diye konuştu.
Aşının yaşlılarda hastaneye yatışları yüzde 50-60, ölümleri yüzde 80 oranında azalttığını kaydeden uzmanlar, "Grip aşısının yapılması için en uygun zaman ekim-kasım-aralık aylarıdır. 60 yaşından büyük kişiler, 6-23 aylık sağlıklı çocuklar, hamile kadınlar, şeker hastaları, astım hastaları, kronik kalp ve damar sistemi hastaları, kronik kan hastaları, kanser hastaları, huzurevi ve bakımevinde yaşayanlar tıbbi açıdan mutlaka aşılanmalıdır" dedi.