Geçmişte yanyana gelmeyenler şimdi kolkola

Ramazan Bayramı'nı Bingöl'de geçiren Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, partisinin il teşkilatı tarafından organize edile bayramlaşma törenine katıldı. Çok sayıda partilinin katıldığı programın açılış konuşmasını yapan İl Başkanı Yusuf Coşkun, İslam dünyasın yaşananlardan dolayı bayramın buruk geçtiğini söyledi.

Konuşmasında Erdoğan'a destek isteyen Coşkun: “Sayın Başbakanımız 10 Ağustos'ta inşallah milletimizin teveccühü ile Cenabı Hakkın takdiriyle Türkiye'nin 12. Cumhurbaşkanı olacaktır. Önümüzde kalan süreç içerisinde sizlerden çok büyük gayret bekliyoruz. AK Parti'nin geçmişte tamamladığı 8 seçimde sizlerin alın teriyle büyük çabalarınız ve desteklerinizle AK Parti Bingöl'de hep tarih yazdı” dedi.

Coşkun'dan sonra kürsüye çıkan Bingöl eski Milletvekili Hüsamettin Korkutata ise Ortadoğu'da yaşananlara değinerek: “bu acı İslam yalnızın yalnız değil, bütün dünyanın yüz karası olan bir acıdır. Demokratik dünyanın ses çıkarmaması, aksine ses çıkarması insanlığın yüz karasıdır. Demokratik sözde laik, sözde insan haklarını savunan bu dünyanın küresel beyleri maalesef haklının yanında değil, güçlünün yanında olma anlayışını sürdürüyorlar” dedi. Suriye, Mısır ve Irak'ta yaşananları aktaran Korkutata: “Bölgede tek bir devlet kaldı oda Türkiye. Sesini yükseltebilecek, karşı olabilecek, elini uzatabilecek, yardım edebilecek tek ülke kaldı bunu da yok etmek için elinden geleni yaptılar. 10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye'nin en temel meselelerinden birisidir. Biz kimseyi dışlamıyoruz, herkes bizim kardeşimizdir ama diyoruz ki, bu itlere karşı Avrupa'ya karşı, zalimlere karşı durabilecek, elini kaldırabilecek, yuh çekebilecek, zulme prim vermeyecek Tayyip Erdoğan'ı seçelim” ifadelerini kullandı.

Bingöl eski Milletvekili Feyzi Berdibek ise, Ortadoğu'da Türkiye'nin son kale olduğunu belirterek, Erdoğan'a destek istedi. Berdibek: “Dünya kamuoyu son kaleyi alt etme noktasında çok ciddi anlamda bir çalışma içerisindedir. Bu artık bizlere kalmış bir olaydır. Eğer biz ciddi bir oyla Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı seçersek bu kale ayakta duracaktır” dedi.

Bingöl'ün tarihinde hep Türkiye rekoru kırdığını kaydeden Bingöl eski Milletvekili Mahfuz Güler ise: “Bu kadar zulmün karşısında dünyada tek bir lider direniyor oda Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Bingöl il olduğundan bu yana hep zulmün karşısında mazlumun yanında olmuştur. Ben inanıyorum ki bu seçimde hepimiz üzerine düşeni yapacağız ve yine Türkiye rekoru kıracağız” diye konuştu.

Törende Zazaca bir konuşma yapan Belediye Başkanı Yücel Barakazi'de Filistin'de yaşanan katliama değinerek, Erdoğan'a destek çağrısı yaptı. Erdoğan'ın insanları hizmetkârı olduğunu ifade eden Barakazi: “sadece Türkiye değil, bütün mazlumlara hizmetkârlık yapıyor. Biz Bingöllüler olarak, öyle bir destek verelim ki ne biz mahcup olalım nede Başbakanımız mahcup olsun. Hepimiz taşın altına elimizi koyarak büyük bir destek vereceğiz” dedi.

Çözüm süreciyle birlikte Türkiye'de yeni bir sürecin başladığını ve yaklaşık 2 yıldır insanların ölmediğini ifade eden AK Parti Bingöl Milletvekili Eşref Taş: “Bu güzel bir nimettir. Bu Türkiye'nin önünün açılmasıdır. Ortadoğu'daki akan kanların durmasının başlangıç noktasıdır” dedi.

Erdoğan'a destek verilmesi gerektiğini kaydeden Taş, “10 Ağustos'ta Bingöl'ümüze yakışır bir şekilde oy oranı çıkaralım. Huzur ortamının ve bu milli iradenin devam etmesi için Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'de tekrar lider olması hedefi 12'den vuralım” dedi.

BAKAN YILMAZ'DAN BİRLİK BERABERLİK VURGUSU

Son olarak kürsüye çıkan Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Ortadoğu'da yaşananları ve Cumhurbaşkanlığı seçimini değerlendirdi. İslam ülkelerinde birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Bakan Yılmaz, dünya üzerinde yaşayan bir buçuk Müslüman'ın kendisini sorgulaması gerektiğini söyledi. Zalimlerce yapılan zulümlerin birlik ve beraberlik ile önlenebileceğini vurgulayan Bakan Yılmaz: “Bu anlamda bu 1.5 milyar Müslüman'ın dönüp kendisine bakması lazım. Biz niye bu kadar zayıf duruma düştük diye sorgulaması lazım. Bu anlamda birliğimizi, beraberliğimizi artırmamız lazım. Müslüman dünyasının birliğini, beraberliğini artırması lazım” diye konuştu.

“MÜSLÜMAN'LAR BİRBİRLERİNE GİRİYORLAR”

Müslümanlar mezhep çatışması üzerinden birbirine girdiğini ifade eden Bakan Yılmaz: “Maalesef şunu görüyoruz; Alevi-Suni deniyor, Suni-Şii deniyor, yok Arap, Türk, Kürt, Laz, Çerkez deniyor. Etnik anlamda, mezhep anlamında Müslüman'lar birbirlerine giriyorlar. Bunlara bir son vermemiz lazım” dedi.

Mezhep ve etnik köken gözetmeksizin Müslümanların birlik ve beraberlik sağlaması gerektiğini vurgulayan Bakan Yılmaz, İslam âleminin güçlenmesi gerektiğini belirtti. Bakan Yılmaz: “Diğer taraftan da lafla olmuyor. İslam âlemini güçlendirmemiz lazım, ekonomik olarak güçlenmemiz lazım, sosyal olarak güçlenmemiz lazım, ilimde ileriye gitmemiz lazım, ter dökmemiz lazım, çalışmamız lazım. Bunları yapacağız ki bu duruma İslam âlemi düşmesin. İslam dünyasının geçmişteki izzetini yeniden kazanması lazım” ifadelerini kullandı.

“MÜSLÜMANIN, MÜSLÜMANA KANI HARAMDIR”

Mezhep ve etnik kökenden dolayı kendi içinde çatışan, kavga eden, birbirlerini, öldüren Müslümanların olduğu bir yerde zulümlerin bitmeyeceğini vurgulayan Bakan Yılmaz, zulümlerin bitmesi için Müslümanların uyanarak, provokasyonlara gelmemesi gerektiğini söyledi. Kardeşin, kardeşi öldürmemesi gerektiğini kaydeden Bakan Yılmaz: “Bir Müslüman'ın bir Müslüman'a kanı haramdır. Müslüman Müslüman'ı öldürebilir mi? Öldürmemesi lazım. Ama maalesef bunu görüyoruz. Bu anlayış içimizde tam anlamıyla yeşermediği sürece, maalesef bu zulümlerde devam edecek. Zalimler hem bu dünyada hem ahirette cezalarını görsün diyoruz” diye konuştu.

MUHALEFETE YÜKLENDİ

Çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu üzerinden CHP ve MHP'ye yüklenen Bakan Yılmaz: “Birileri gittiler bir aday buldular. İstişare yaptık çıktı dediler. Allah aşkına soruyorum ben size böyle bir ismin inanıyor musun istişarelerden çıktı. Hangi sivil toplum örgütü, hangi parti biliyordu bu ismi. Bir yandan bir isim geldi. Belli ki dar bir çevreden birileri oturdu, bir proje yaptı. Dediler ki bu Recep Tayyip Erdoğan'ın önünü nasıl keseceğiz? Bu toluma öyle birini getirelim ki bu toplumunda hoşuna gitsin. Muhafazakâr tarafı olsun. Belli çevrelerden gelsin ki, Recep Tayyip Erdoğan'ın önünü keselim. Bir araya gelmesini geçmişte hayal dahi edemediğimiz insanlar, bakın bir araya geldiler. CHP ile MHP kol kola değil mi? Kimin arkasında duruyorlar? Ve sebebi ne? Recep Tayyip Erdoğan'ı cumhurbaşkanı yapmayacağız diyorlar” dedi.

Belli medya gruplarının hiç yer vermediği isimleri parlatmaya çalışarak halkın önüne getirmeye çalıştığını kaydeden Bakan Yılmaz, şunları söyledi: “Fakat halk Recep Tayyip Erdoğan'ı biliyor. Böyle teorik olarak, lafta değil hayati ile yaşamıyla biliyor. Hastaneye gittiği zaman görüyor o hizmetleri. Okula çocuğunu gönderdiği zaman görüyor. Üniversite'nin yanından geçtiği zaman görüyor. Yollara gittiği zaman, köylere gittiği zaman, fakir fukaranın evlerine gittiği zaman görüyor. Recep Tayyip Erdoğan hizmetleriyle ortada. Yaptıklarıyla ortada. 40 yıldan fazla siyaset kurumu içerisinde kendisini ortaya koymuş bir insan. Şimdi diyorlar ki Recep Tayyip Erdoğan'ı gözden düşürelim. Ne yapalım edelim başkalarını getirelim işte. Ama millet buna müsaade etmeyecek İnşallah.”

10 Ağustos tarihinde yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde Başbakan ve Cumhurbaşkanı adayı Recep Tayyip Erdoğan'a destek isteyen Bakan Yılmaz: “Başbakanımıza, cumhurbaşkanı adayımıza öyle bir destek verelim ki bu güçlü yürüyüşü devam etsin. Çözüm süreci güçlü bir şekilde devam etsin. Türkiye ekonomik olarak büyümeye devam etsin. Sosyal politikalarımız güçlensin, Türkiye'nin dünyada gücü, itibarı daha üst noktalara çıksın. İşte bütün bunlar için 10 Ağustos'ta Recep Tayyip Erdoğan diyoruz inşallah” ifadelerini kullandı.

“REHAVETE KAPILMAYIN”

Partililerden seçim çalışmasında rehavete kapılmamalarını isteyen Bakan Yılmaz, konuşmasını şöyle tamamladı: “10 Ağustos'ta biz diyoruz ki birinci turda olsun. Birinci turda olmaz ise, ikinci turda çok da iyi olmaz ama tabi ki yine halkımızın takdiri. Biz istiyoruz ki birinci turda olsun. Güçlü bir destek verelim. Türkiye bir yana biz Bingöl'de yine o Bingöl'e yakışır oy oranı istiyoruz. Güçlü bir destek istiyoruz. Ama bunu oturarak yapamayız. Ben biraz rehavet görüyorum sanki. Herkes zaten başbakan güçlü, zaten güçlü bir şekilde kazacak gibi düşünüp bir kenara çekilip çalışmazsak, komşumuza, mahallemize bu işleri anlatmaz isek olmaz.”