Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen, Emniyet Müdürü Atalay Ürker ve ekibine yönelik yapılan saldırıda Bingöl'ün hedef seçildiğini söyledi. Saldırganların araç değiştirdiğini, olayda kullandıkları araçla vuruldukları aracın aynı olmadığını ileri süren Sözen, saldırının Bingöl'de yapılmasının amacının Bingöl'ü teröre çekmek olduğunu ifade etti.
“BİNGÖL DESTEK VERMEDİĞİ İÇİN BU YAPILDI”
Sözen, Bingöl'de iki emniyet mensubunun şehit olduğu saldırı ile ilgili, “Bu olay Bingöl'de bilinçli yapıldı. Doğu ve Güneydoğu'da HDP'nin çağrısına bölgede riayet etmeyen tek il Bingöl'dü. Bingöl, halkının inanç yapısından ve devlete olan bağlılığından kaynaklı bu tip olaylara riayet etmemiştir. Bu olay, ‘Madem siz kepenkleri kapatmıyorsunuz, biz de Bingöl halkını terörle anılır hale getiririz' denilerek bilinçli bir şekilde yapıldı” dedi.
“OLAYI ÇARPITMA ÇABALARI VAR”
Saldırı sonrası gündemin saptırıldığını söyleyen Sözen; “Vurulan teröristlerin 3'ünün PKK'nın dağ kadrosunda, diğerlerinin şehir yapılanmasında olduğu açıkken burada devleti suçlamaya çalışmak gündem saptırma amaçlıdır. Emniyet müdürümüz, esnafın ve vatandaşın sokak olaylarına destek vermediği için vatandaşlara teşekkür ziyareti yaparken, bu olay yaşandı. Olayı yaptıkları araç ile vuruldukları araç aynı araç değil. Bingöl'de Kültür Mahallesi dediğimiz bir bölgeye kaçmışlar, orada da aracı değiştirdikten sonra, çözüm sürecinin yarattığı rehavetten yararlanarak kimse yolları kontrol etmiyor mantığıyla Genç'e hareket etmişler. 10 dakikalık bir yol ama araç değiştirdikten sonra, yanlarına da değişik kişileri almak suretiyle kaçmışlar. Ailesinin PKK'ya müzahir olduğu belirlenen, devletin ekmeğini yiyen bir kamu görevlisinin silahlı örgüt mensuplarıyla aynı araçta olmasını nasıl izah ediyorlar? Ergenekonvari olaylara benzetme çabalarına inanmıyor halkımız” ifadelerini kullandı.
“ZAZA VE KÜRT HALKINI TEMSİL ETMİYORLAR”
Çözüm süreciyle huzur ve asayiş olaylarının ayrı tutulmasını savunduklarını anlatan Sözen, “Bakanlar Kurulu toplantısında bu konuyla ilgili askerin ve polisin görev alanlarını genişletecek, teröre karşı müdahale edilebilecek şekilde kendilerine korumaları yönünde bir karar çıkması yüksek bir ihtimaldir. Bölgede 4,5 milyon dolar gibi bir zarardan bahsediliyor. Halka ve devlete verilen zararların zarar veren kişilerden tazmin edilmesi gerekir. HDP'ye mensup milletvekillerinin Zaza halkını, Kürt halkını temsil etmediğini düşünüyoruz. Bölgedeki olayların daha da yüksek dozda olacağını, çatışmasızlık ortamının bozulacağını düşünüyorum. Çözüm süreci iki taraflı yürütülmelidir. Askerimizin, polisimizin iyi niyetini suiistimal edenlere karşı zaaf içine girmemek lazım. Burada asıl sorumluluk içinde olması gereken HDP'dir.”