Barış sürecine geri dönülmeliÇözüm sürecinin AK Parti hükümeti tarafından bozulduğunu savunan Baluken, AKPnin bugün yaptığı çözümsüzlük ve savaş ısrarından başka bir şey değildir. Oysaki bu topraklar artık savaş sürecine doymuştur. Biz bu bilinçle bu yanlış politikalardan biran önce vazgeçilmesi 2013 Nevruzundaki barış manifestosuna biran önce geri dönülmesi gerektiğini ifade ediyoruz dedi.![]() Halkların Demokratik Partisi (HDP) Bingöl İl Başkanlığı, HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy ve İstanbul Milletvekili Hüda Kaya'nın katılımıyla valilikçe yasaklanan Nevruz etkinliklerine yönelik basın açıklaması yaptı. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı Genç Caddesi üzerinde Dörtyol Saat Kulesi önüne kadar yürüyüş yapan grup, yasağı protesto etti. Basın açıklamasında ilk olarak konuşan, Kaya, “bütün bir tabiatın bir diriliş sürecine girdiğini görüyoruz Nevruz'da. Karların, fırtınaların ardından bu direnişe erişiyoruz. Tabiatın bu dönüşümü insan hayatına da bir örnektir. Nasıl ki hayatımızı cehenneme çevirmeye çalışanlar, insanları katledenler, her gün yeni göz altılarıyla, yeni tutuklamalarla, gözlerimizi açtığımız böylesine karanlık bir süreçte koyu kış günleri yaşıyoruz olabiliriz ama biz biliyoruz ki kış günlerinin ardından halkların nevruzu gelecek” dedi. ÖZSOY: “ÇÖZÜM SÜRECİNİ RAYINA OTURTTUK” Kaya'nın ardından konuşan HDP Bingöl Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Hişyar Özsoy, gündeme yönelik gelişmelere değinerek, “Kürtlerle kavga edeceğinize, Kürtlerle barışın. Suriye'deki Kürtleri yok etmek yerine onlarla barışın. Türkiye barış sürecini tekrar rayına oturttuk. Böyle bir barıştan böyle bir ittifaktan herkes kazanır” dedi. Ankara'da kimsenin can güvenliğinin olmadığını, halkın korku ve panik içerisinde yaşadığını belirten Özsoy, şunları söyledi; “Daha önce defalarca söyledik, önünü alamazsak Türkiye Suriyeleşecek dedik ama çok fazla anlatamadık bunu. Ankara'da üç saldırı oldu, orada kimsenin can güvenliği yok. Bütün toplum korku ve panik içerisinde. Bunun tek bir çıkış yolu olduğunu düşüyoruz. Yasaklarla, tanklarla, toplarla bir halkın iradesini teslim almak mümkün değildir. Siyasetçiler olarak ısrar ediyoruz, Nevruz zaten yasaklanmaz, yasaklanamaz. Nevruz kutlamaları 40 yıllık mücadelenin sonucudur.” Erdoğan'ın orduyla Kürt sorunu üzerinde anlaştığını savunan Özsoy, “Erdoğan orduyla anlaşıp, Kürt sorununu orduya havale edip orduya dokunulmazlık veriyor. Yasa tasarıları geliyor meclise, bundan sonra burada yapılacak bütün zulümler, olağan üstü hali aratmayacak zulümler karşısında bu işleri yapanlar mahkemede bile yargılanamayacak. İşler kötüye gidiyor, Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından, Kürt halkının özgürlüğü açısından durum pek iç acıcı değildir. Herkes bir savaş söylemi tutturmuş, barış isteyenler, barış kelimesini ağzına alanlar cezaevlerini boyluyor. En son üç akademisyen içeri atıldı. Cumhurbaşkanı her gün yasayı, anayasayı ihlal ediyor. Çıkış yolu bu değildir, Kürtlerle kavga edeceğinize, Kürtlerle barışın. Suriye'deki Kürtleri yok etmek yerine onlarla barışın. Türkiye barış sürecini tekrar rayına oturttuk. Böyle bir barıştan böyle bir ittifaktan herkes kazanır” diye konuştu. BALUKEN: “KARARLI BARIŞ İRADESİNİN SAHİBİ OLDUK” Diyarbakır Milletvekili ve Grup Başkanvekili İdris Baluken ise, Kürt coğrafyasında Nevruz kutlamalarının yasaklandığını belirterek, bir daha kan akmaması adına AK Parti'nin bütün yaklaşımlarına rağmen kararlı bir barış iradesinin sahibi olduklarını söyledi. “Çözüm sürecinde karşımızda oturanlar, ceplerinde bugün devreye koydukları çöktürme planlarını taşımışlar” diyen Baluken, “Çöktürme planları bütün Türkiye'yi taziye çadırına çevirmiş. Bunu yapan zihniyetin kendisi, baskılarla, zorla, savaşla sonuç alacağını sanan tanıdık bir zihniyetin kendisidir” dedi. “KÜRTLERİN KATLİAMDAN GEÇMESİNİ ESAS ALDILAR” Baluken, “Çöktürme planlarını devreye koyanlar, bugün Nevruz birlikteliğiyle bir araya gelmemizi hesaba katmışlar. Bizim barış için sunduğumuz çözüm planına alternatif olarak getirdikleri çöktürme planına göre 10-15 Bin Kürtün katliamdan geçmesini esas aldılar. 10 bine yakın Kürt'ün ağır yaranacak şekilde bu sürecin dışına atılmasını planladır. Yüzbinlerce Kürt'ün topraklarından sürgün edilmesini öngördüler. Bugün o çöktürme planını bütün Kürt illerinde hayata geçirmenin gayreti içerisindeler. Çöktürme planlarını uygulayan AKP Hükümeti ve Erdoğan bilsin ki, sayısız çöktürme planını bu topraklarda alt etmiş, çöktürme planlarını tarihin çöp sepetine atmış kararlı bir halk olarak Nevruz alanlarındayız” diye konuştu. AK Parti'nin acımasız bir savaşın peşinde olduğunu savunan Baluken, şöyle konuştu: “AKP'nin bugün yaptığı çözümsüzlük ve savaş ısrarından başka bir şey değildir. Savaşla sonuç almaya çalışmaktır, oysaki bu topraklar artık savaş sürecine doymuştur. Biz bu bilinçle bu yanlış politikalardan biran önce vazgeçilmesi 2013 Nevruzundaki barış manifestosuna biran önce geri dönülmesi gerektiğini ifade ediyoruz.” “ROJAVA DEVRİMİNİ BÜTÜN DÜNYA TANIMAYA BAŞLADI” Nevruz'un yasaklanmasının bir diğer sebebin Ortadoğu'daki gelişmeler olduğunu ifade eden Baluken, “İki yıla aşkındır devam eden Rojava devrimini bütün dünya tanımaya başladı. Bütün bölge devletler, bütün küresel devletler Rojava devrimi etrafında Kürt devletinin bir statüsünü meşru olduğunu dile getirmeye başladı. Bunu tanımayan birkaç güç kaldı. IŞİD, El Nusra çeteleri Kürt halkının statüsüne karşı çıkıyorlar. Bütün dünyada bu çetelerle birlikte statüye karşı çıkan bir tek Tayyip Erdoğan ve AKP hükümeti kaldı” diye konuştu. Konuşmasında dokunulmazlıkların kaldırılmasına yönelik gelişmelere değinerek, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı eleştiren Baluken, “Bizim sizlerin dokunulmazlıklarınıza ihtiyacımız yok. Senin saldırılarınla bir bedel ödememiz gerekirse, o bedeli ödeme noktasında da tek bir saniye bile tereddüt edecek tek bir arkadaşımız yoktur. Bingöl meydanından sesleniyoruz, eğer kararlı bir iradeye sahipsen 550 milletvekilinin ve cumhurbaşkanının dokunulmazlığını hep beraber kaldıralım. Hep beraber yargılanalım. Bizler yaptığımız her şeyin arkasındayız. Bir canımız, o canımızı da bu halka feda etmeye hazırız ama aynı şey sen yapabilir misin o konuda tereddütteyiz” dedi. Grup, yapılan basın açıklamasının ardından parti binası önüne kadar yürüyerek olaysız bir şekilde dağıldı. YORUM YAZIN ![]()
|
|