Akp, ya yüzde 47'nin üzerine çıkarsa?.."Ben kendilerine hatırlatmalıyım ki, “demokrasilerde yüzde 47'nin üzerinde oy alırlarsa ne olur gibi korku dolu sorular” sorulmaz..." diyen Reha Muhtar sordu: AKP, ya yüzde 47'nin üzerine çıkarsa?..Bay Başbakan ve AKP yönetimi bilmeli ki, benim tehdit, şantaj, aba altından sopa gösterme, sopa altından darbeye davetiye, falandı fişmekandı, yeni gelecek iktidardı, ondan bundan nemalanmaktı, kadrolaşmak ya da etkin gazeteci havalarına yatmaktı gibi mevzuatla işim olmaz... Ben gazeteciyim, yazarım, televizyoncuyum, işime bakarım... Mesleğim bana fazlasıyla hava atacak olanakları veriyor, beni yeterince ağır abi yapıyor, daha fazlasının istemem, isteyende kalsın... İktidar iktidarlığını, muhalefet muhalefetliğini, asker askerliğini, yargı yargıçlığını yapsın... Bize de ekmek yediğimiz bu meslek “eldivensiz, başkalarının fonksiyonuna müdahalesiz çıplak ve temiz” kalsın... *** Bu girizgahın nedeni şimdi söyleyeceklerimdir... Bay Başbakan ve AKP mütevelli heyeti bilmelidir ki; Yandaş olmayan tüm gazeteciler arasında, “AKP ya seçimlerde yüzde 47'nin üzerinde oy alırsa ne olur bu ülkede?..” sorusu gayet açık, gayet net, gayet korku dolu çehreler ve ifadelerle soruluyor bugün... Bay Başbakan veya AKP mütevelli heyeti, “Oh oh çok iyi...” diyerek el ovuşturabilir, “Korkunun ecele faydası yok...” türü atasözlerini hatırlayabilir, “bunu önceden düşünecektiniz...” gibi hesaplaşma tandanslı eğilimlere sapabilir... Sapsın mesele değil... *** Ben kendilerine hatırlatmalıyım ki, “demokrasilerde yüzde 47'nin üzerinde oy alırlarsa ne olur gibi korku dolu sorular” sorulmaz... Demokrasilerde insan çehreleri ve ifadeleri korkunun ve endişenin izini yansıtmaz... Demokrasilerde, bir partinin yüzde 47'den fazla oy alması korkulacak değil, sevinilecek bir durumdur aslında... “Ne iyi” demelidir insanlar normalde; “istikrarlı yönetilebilecek ülke” gerekçesiyle... *** Oysa gazeteler ve gazeteciler, üzerlerindeki baskının “darbe dönemlerinin bile ötesine geçtiğini” söylemekteler ki bu kimse için iyi değil... Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın İnsan Hakları Raporu muhalif gazetecilere yönelik baskıları, otosansürü, başıma ne gelecek endişesini yazmaya başladı ki, bu ne yüzde 47'lik iktidar ne de yüzde 53'lük muhalefet için iyi bir gelişme... Gazeteciler 12 Martlar'ı, 12 Eylüller'i, hatta 60 öncesi Demokrat Partili Ankara Hilton Cezaevi dönemlerini hatırlamaya başladılar dikkat!.. Bazıları açıktan “Böyle baskıyı darbe dönemlerinde yaşamadık” demeye getiriyorlar yine dikkat!.. *** Bay Başbakan ve AKP mütevelli heyeti bilmeli ki, demokrasilerde güçlendikçe olgunlaşır insanlar ve hareketler... Yüzde 36'yken gösterdiğiniz hoşgörü, yüzde 47'de artarak sürmeli ki, siz de rahat edin, karşınızdaki de... Hele yüzde 47'den sonra bir iktidar daha da dikkatli davranmalı ki, “her an otoriter ve totaliter” suçlamasına hedef olmasın... Özelde basına, genelde medyaya daha fazla özgürlük ve hak versin ki, “gülümseyen bir portre” belleklere kazınsın... *** Bay Başbakan her zaman “Bu medyayla iktidara gelmedik” diye haykırıyor meydanlarda... Öyleyse onu iktidara getirmeyen muhalif medyayı rahat ve özgür bıraksın... Nasıl olsa yenisini tek başına getiremiyor medya... Beri taraftan Avrupa Birliği'nde, Amerika'da, Almanya'da konuşulanlar hayra alamet değil... Hele gazeteciler, hapisli günlere, darbeli dönemlere flashback yapmaya başladılarsa, “görünen ve görünmeyen baskılardan” söz ediyorlarsa, acilen gülümsemek gerekir... Korkuyla insanlar yönetilmez... Yüzde 47'yi geçmeyi planlayan bir iktidar sevecen olmalıdır... Dedim ya; Benim aba altından sopa, sopa altından darbe, gelecek iktidardan nemalanma, gidecek iktidarın arkasından teneke çalma gibi dertlerim, ağır abi havası basma, gazetecilik ötesi yönetimlere soyunma gibi heveslerim hiç olmadı ve yine yok... *** Derim ki onun için; Hayra alamet değildir, bu korku dolu gidişat... Basın kendini hür ve özgür hissetmeli... Sayfalar ve satırlar korku dolu psikozlara esir edilmemeli... Değil mi ki bu medyayla gelmemiştir bu iktidar... Borcu ve diyeti yoksa bu medyaya, öfkesi ve intikamı da olmamalı aynı dünyaya... (Vatan) YORUM YAZIN
|
|