KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
14 Ocak 2025 Salı
°C

Zazaca dosyası ses getirdi

Zazaca, son zamanlarda büyük bir gelişme sağlayarak, bir çok ortamda tartışma konusu olmaya devam ediyor. Ulusal ve yerel basındaki bu tartışmalara ve gelişmelere bir yenisi de Bingöl'den eklendi.

Tavz.Net adlı internet sitesinin köşe yazarlarının fikirlerinden oluşan Zazaca Dosyası ses getirdi. Gün boyunca paylaşım sitelerinde tartışma konusu oldu ve büyük yankı uyandırdı.

İşte tartışma konusu olan ve büyük ses getiren Zazaca Dosyası

Zazaca dosyası ses getirdi
24 AĞUSTOS 2010 SALI 00:10
4
5090
0
AA aa
SERVET BEKİ: TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN KÜRTLERE VE DİLLERİ OLAN KÜRTÇEYE BAKIŞ AÇISI İLE KÜRTLERİN ZAZACA'YA VE ZAZA IRKINA BAKIŞI AÇISI ARASINDA FARK YOKTUR

Bir zamanların genel görüşü; Kürtçe dili, birçok dili bağrında barındırıyor olmasıydı, Zazaca, kurmanca, Soranice ve Goranice… Bu yanlış görüşle zazalar yıllarca Zazaca'nın Kürt dilinin bir lehçesi olduğunu düşündüler, Bir dil olduğu yıllarca inkâr edilen Zazaca dili, Değil Kürtçe'nin, Kurmancanın lehçesi olduğu iddialarıyla, kurmancaya yamanmaya çalışılmışsa da, Zazaca'nın bir dil olduğu ve 4-5 milyon insan tarafından şu anda konuşulduğu gerçeği nihayet kabul edilebilmiştir.

Fırat ve Dicle'nin su havzasında yaşayan zazalar ile kurmançlar arasında alenen belirgin farklı özellikler bulunmakta olup, Din olarak mukaddes İslam dinini seçip, Alevi ve sünnidirler. Büyük çoğunluğu fıkhen İmam-ı Şafii mezhebi olan Şafii Mezhebini benimsemişlerdir. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Kürtlere ve dilleri olan Kürtçeye bakış açısı ile Kürtlerin Zazaca'ya ve Zaza ırkına bakışı açısı arasında fark yoktur. Zazaca, Kürt ve Kurmancanın gölgesinde kalarak gelişimi önlenmiş, Rüştünü ispatlamakta geç kalmış ender dillerden biridir…
Türkler tarafından inkâr edilen Kürtçe gibi, Kürtler tarafından inkâr edilip asimile edilen zazalar,  şu anda toparlanma aşamasındadırlar. Bugün Kürtler, hak taleplerinde Türkiye Hükümetine karşı ne kadar haklıysalar, Zazaların hak talebinde Türkiye Devletine karşı ve Kurmançlara karşı o kadar haklıdırlar. Peki, Zazalar Kurmançlarla ne zaman karşı karşıya gelir dersiniz? Hiç şüphesiz Türklerin Kürtlere olan sorunu ne kadar önemliyse, Zazaların Türklerle ve Kürtlerle olan sorunu çözülmediği takdirde karşı karşıya gelmeleri kaçınılmaz olur. Dün Türkler Kürtlerin varlığını kabul etmeyip, Kürtler bizimle aynı ırktan olup bizim kardeşimizdir diyorlardı, Bugün Kürtler zazalar için aynı şeyi söylüyorlar. Zazaların bir Irk olmadığını Kürtçenin bir Lehçe olduğunu savunup inkâra gidiyorlardı.

Son yıllarda Özellikle Avrupa'da yapılan çalışmalarla Zaza dili bir Kürt lehçesi değil, Başlı başına bir ırka ait zengin dil olduğu bilimsel olarak ispatlanmış, Hızla toparlanma sürecine girmiştir. Bugün Kürt Realitesinin devletin resmi ağızlarıyla tanınmasıyla, Yol almaya başlayan Kurmancanın yanında, Zazaca da atağa kalkmış olup, birçok alanda neşvu nema bulmaya çalışmaktadır.

Peki, zazaca nasıl gelişir? Zazaca Özellikle Bingöl, Elazığ (Palu), Malatya, Tunceli, Diyarbakır gibi illerde ağırlıklı olarak yaşamlarını sürmelerine rağmen, Zazaların büyük bir bölümü Zazaca'yı konuşmakta büyük zorluklar çekmektedir. Zazalar Zazaca'nın gelişimi için evinden başlayarak katkı sunmaları gerekmektedir. Zazaca'nın gelişmesi her platformda konuşulmasıyla gelişir diye düşünüyorum. Evde, sokakta, okulda, dairede, dükkânda her yerde konuşulması gerekmektir. Babamızın bize öğrettiği zazacayı eksiksiz, katıksız evlatlarımıza aktarmayı başarabilmeliyiz. Bunun için kurslar düzenleyip, Seminerler, paneller, sempozyumlar, Bilgi şölenleri, Festivaller düzenlenmeli, Sivil İnisiyatif bu konuda desteklenmeli, Hatta teşvik edilmelidir. Halka halka, kademe kademe gelişmeli ve çember her gün biraz daha genişletilmelidir.
Zazaca Enstitülerinin kurularak hızla çoğalması için gerekli girişimlerin yapılması, İyi bir teşkilatlanma ve iyi bir eğitimle zazacasın gelişeceğini ve hak ettiği konuma da geleceğine inanıyorum. Her şeyden önce zaza ırkının varlığı ve mevcudiyetine olan inanç ve izan netleşmelidir. Bugün zaza kardeşimizin bir bölümü kendini Türk, Büyük bir bölümü de Kürt olarak görmektedir. Böyleli yazılar genellikle en fazla tepki konulan yazılardır. Burnumuzun dibinde hep var olan, ancak dillendirilmesi sıkıntılı olan gerçeklerdir ki, Kürtçe de aynı sıkıntılarla Türklerden o oranda tepkiler görmüştü.

Bugün Zazalar doğruları oynuyor ve bunu avazı çıktığı kadar da bağırarak dillendiriyor. Haliyle Zazalar, birlikte kader birliği yaptığı Kürt kardeşlerinden tepki görmektedirler. Zaza dilinin geleceğini görmenin en önemli aşaması da burada şekillenmektir. Eğer biz Zazaca'nın bir dil değil de, bir lehçe olduğu oyununa kanarsak asimile olarak eriyip biteriz şüphesiz ki, Bu anlamda zazacanın geleceğinden bahsetmenin de anlamı yok zaten… Yok, eğer hakikaten Zazacanın bir lehçe değil, kendi başına bir dil olduğuna ve Zazalar bir Irk'tır bilinciyle hareket edersek,
Ayrıntılar teferruattır bence. Her meşru yol zazacanın gelişimine hizmet edecektir. Bingöl Üniversitesi Zazaca dili için bir şanstır, Zazalar şehrinde, Zazaların yönetimindeki Üniversitede, Zazaca Eğitim verilmesi kadar doğal olanı var mıdır? Bu şansı hayra ve zazacanın gelişimine kullanmak için Üniversite yönetimine destek verilmelidir. En büyük destek Sivil İnisiyatiften gelmelidir, Üniversite yönetimi bu desteği arkasında görmeli, En azından hissetmelidir. Siyasi irade Üniversiteye destek vermelidir, Onere etmeli, varsa pürüzleri gidermeli, Lojistik destek vererek önünü açmalıdır. Zazaca dili ve Irkının gelişimi ve olması gereken konumun yakalanması için; Bir çok bilimsel çalışmanın yanında, Tüm dünyada lobi faaliyetlerinin ivedi başlatılması, Enstitülerin çoğalarak faaliyet sürdürmesi, Kısır döngü etrafında polemikten uzak olarak gerçekten Zazaca dilinin gelişiminin istenmesi. Bunu yaparken bölücülük yaptığınız iddia edilecektir, Umurunuzda olmasın. Zira Kürtlerin kendilerine de dün bir başkaları tarafından bölücü denilmişti.

Mahkûm olan dilinin beraatını istemek gibi tabii ve fıtri bir hakkı istemek bölücülükse varsın biraz da biz bölücü olalım… Zazaca unutulup gidecek, yok olacak kadar küçük bir dil değildir. Şu anda çok ciddi çalışmaların sürdürüldüğünü biliyoruz. Lügat dâhil birçok çalışmanın son aşamaya geldiğinin de şahidiyiz. Ancak daha önce söylediğim gibi, En önemlisi ve asl'olan; Her zazanın zazaca konuşması ve zazaca yazması dilimize çok önemli katkılar sunacaktır.


 
AZADİ AYDIN: DİLİMİZ NAMUSUMUZDUR, SAHİP ÇIKALIM. ZAZAKİYİ YAŞATMAK ANALARIMIZA OLAN BORCUMUZDUR.


Zazaca konusunda çeşitli spekülasyonlar yapılmaktadır. Olaya ideolojik bakanlar var. Zazaca'yı dar-kısır siyasi tartışmalara kurban etmek isteyenler var. Konumuz olmadığı için değinmeyeceğim. Zazaca dil mi-lehçe mi, tartışmaları bizlere bir şey kazandırmaz. Zazaki-Zazaca ZUN DAYEMAV, hepimizin analarımıza borcudur, Zazakiyi yaşatmak analarımıza olan borcumuzdur. Zazaca-Zazaki yetim kalmış bir dil-lisan-lehçedir.
Zazaca'yı yaşatmak için neler yapılmalıdır? Şu an Zazaca'yı yaşatmak değil-öldürmek için "herkes" ne yapılması gerekiyorsa onu yapmaktadır… Bingöl özelinde konuyu somutlaştıralım… Doğu ve Güneydoğu Bölgelerindeki BDP Belediyelerinin hepsi çok dil'li belediyecilik kapsamında Kürtçe'nin farklı lehçelerinde hizmet vermektedirler. Diyarbakır-Sur Belediyesi model örnektir. Bingöl Belediyesi üzülerek görüyoruz ki özel gün ve bayramlarda bile-sembolik de olsa tek harf zazaca kullanmamaktadır. Bingöl Belediyesi-Solhan-Genç Belediyeleri en kısa zamanda Zazaki hizmet vermeye başlamalılar. İnternet sitelerine Zazaki bölüm eklemeliler. Zazaki broşür-bildiri dağıtmalılar. Çöp bidonlarına Zazaki yazılar yazılmalıdır. Anonslar Zazaki yapılmalıdır.(Türkçe kullanılmaya tabiî ki devam etmek suretiyle) Zazaki kursların açılması için çalışmalar yapılmalıdır. Ana dilde eğitim er veya geç başlayacak, bunun alt yapısı oluşturulmalıdır.

Bazı arkadaşlar düşünecek şimdi. Yahu, Azadi arkadaş yine Bingöl Belediyesine çaktı. Arkadaşlar Çorum-Yozgat-Edirne-Trabzon Belediyeleri gelip size hizmet etmez. Kendi dilinize, kültürünüze kendiniz sahip çıkacaksınız. BDP Bingöl Belediye Başkan Adayı Sayın Fırat Anlı'nın Zaza Yado-Rençber Eziz Projeleri hayata geçirilmelidir.

Bingöl Yerel Basını ve Kurumlar, Bingöl Sivil Toplum Örgütleri-Siyasi Partiler Zazaki'ye yeterli değeri vermiyorlar. BDP Bingöl il örgütü-AKP-SP-MHP-DP vb örgütler Zazaki açıklamalar yapıp-yazılı olarak da Zazaki'yi kullanmalılar. Yerel Basın günahların en korkuncunu işliyor. Zazaki site ve gazete yok. Bingöl için büyük bir ayıptır. Esnaflar iş yerlerine Zazaki isimler vermelidir. Bir İş Merkezine veya Sinemaya, “Bajare Zaza” ismi verilse mutluluktan çıldırırım. Çok Hoş bir dilimiz var.
Anne ve Babalar mutlaka çocuklarına önce Zazaki öğretmelidirler. Onların çocuklarına en büyük mirasları, Zazaki ve kültürümüzdür. Para ve mal-mülk-araba-altın her zaman kazanılır, dilimiz namusumuzdur, sahip çıkalım.
Almanlar kadar bile dilimize sahip çıkamıyoruz, utanmalıyız. Birçok Üniversitede Zazaki bölümleri var. Frankfurt Üniversitesinde Zazaki kurs verilmektedir.(Zaza-Sprachkurs in Frankfurt, Frankfurt de Kursê Zazaki Bockenheimer Landstr. 133 Frankfurt, Germany)
Zazaca'nın geleceği bize bağlı. Bakarsak bağ, bakmazsak dağ olur. Bingöl Üniversitesi Zazaki için tarihi bir rol oynayabilir. Almanya'da Zazaki kullanan Üniversitelerle ortak Projeler üretip AB Fonundan hibe bile alabilirler. İsterlerse ilişki kurmalarını sağlayabilirim. Üniversite Akademik Zazaki için olmazsa olmazdır. Öğretmenlere, İmamlara büyük rol düşmektedir. İmamlar Zazaki hutbe-vaaz-mevlit vermelidirler. Son zamanlarda yetersizde olsa bir uyanış var.
Konfüçyüs'ün dediği gibi, karanlığa küfredeceğimize bir MUM yakmalıyız.

 
M.FATİH ÇİÇEK: ZAZACA'YI BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE LEHÇE OLARAK VURGULAYANLARIN, SIRTLARINDAKİ KIRBAÇLARIN İZİ HENÜZ İYİLEŞMİŞKEN, DÖNÜP SIRTIMIZI KIRBAÇLAMALARININ HESABINI TARİHE BIRAKIYORUM

Alaska Fairbanks Üniversitesi Dilbilimcisi Michael Kraus New Scientist dergisinde yayımlanan bilimsel makalesinde “Zazaca Dünya Dilleri Arasındaki Yerini Perçinlemiştir.” İfadesini okuduktan bunun ülkemizde hala perçinlememiş olmasına üzülüyorum. Bu ifadeyi Zazaca'yı bir lehçe olarak algılayan şahsiyetlere yad etmek istiyorum.
Zazaca'yı bilinçli bir şekilde lehçe olarak vurgulayanların, sırtlarındaki kırbaçların izi henüz iyileşmişken, dönüp sırtımızı kırbaçlamalarının hesabını tarihe bırakıyorum.Zazaca sözcüğünün kökeninin “Sasani” sözcüğünden Babil dönemine ait M.Ö. 3000'li yıllara dayanan Ninni-Zaza tanrıçasından, Marco Polo'nun Musul-Erzincan-Erzurum üçgenine verdiği “Zorzanie” ismine kadar dayanan köklü bir geçmişe sahip olan Zazaca 'nın, günümüzde hakkettiği noktada olmayışı, başta biz Zazaları olmak üzere bir çok insanı üzdüğüne inanıyorum.2008 de UNESCO'nun yayımladığı, Zazaca'nın yok olmaz tehlikesinde olduğunu belirten raporu tarihimizin en acı  belgesi oldu adeta.Bu rapor bir yandan da bizim için, artık dilimize sahip çıkmanın bir zorunluluk oldu ve bizi kamçılayan bir uyarı olduğunu da belirtmek istiyorum. Zazaların bu krizi değim yerindeyse adeta tersine çevirdiğine inanıyorum.
Son olarak Bingöl Üniversitesinin bu yönde bir adım atması bizi son derece umutlu kılmıştır. Yapılan bu çalışmalar ile Zazaca'nın akademik alanda yerini bulması ve bilimsel veriler ışığında oluşturulacak arşiv ve kütüphanenin hepimizin, önümüzü daha sağlıklı görmek için bir ışık olacağının kanaatindeyim. Bu bağlamda siyasetçilerimizin de son dönemde Zazaca'ya göstermiş oldukları ilgi bu çalışmaların hızlı ve sağlıklı bir şekilde yürümesine çok önemli katkı sunacağından da eminim. Zazaca'nın kendi bölgesinde bile hâkim bir kültüre sahip olmaması, ekonomik, politik ve kültürel bir pazara sahip olmaması, dilimizin kullanılmasının önünü tıkamış adeta.Ama son dönemde Zazaca ya gösterilen ilgi ve alaka bizi son derece umutlandırıyor.
Zazaca ile ilgili yapılan haber ve yazılan yazılara ilginin yüksek olması bunun en büyük göstergesidir. Zazaca'nın gelişmesi ve hak ettiği değere kavuşması için öncelikle yapmamız gereken Zazaca ile Zazalar' ın barıştırılmasıdır.Bu barışı sağlamak için, Zazaca 'nın standart bir şekle kavuşturulama çalışmaları ile birlikte yerel lehçe de yapılan çalışmalar ile bunun pekiştirilmesi gerekmektir. Yalnızca standart yapılan çalışmalar bu dili anlamayan yeni nesil arasındaki kopukluğu daha derinleştireceğinden, bunun kesinlikle yapılması hatta öncelikle yapılan çalışmaların bu yönde olması gerektiğine inanıyorum.
Zazaca şuanda tıpkı bir bebek gibi emekleme dönemini yaşamaktadır. Bu emekleme dönemi bitene kadar, bebek dilini kullanmamız gerekiyor.Ancak unutmamız gereken bir gerçek var oda Zazaca dilinin gelişmesi ve yeşermesi için öncelikle Zazaların kendi diline sahip çıkması gerekiyor. Zazaların,  Zazaca ile ilgili yapılan çalışmalara sahip çıkmaması, yapılan ve yapılacak çalışmalar kısa bir süre önemini yitireceğinin kanısındayım. Bu nokta Tunceli bölgesinin çok önemli bir mesafe kat ettiği, yapılan çalışmalara içtenlikle sahip çıktığı ve dilimizin kaybolmaması konusunda önemli bir katkılarının olduğunu düşünüyorum. Bingöl ve diğer Bölgelerimizin de en az Tunceli ve Tuncelililer kadar özverili ve bilinçli olması gerekiyor ki Zazaca her yerde yaşasın ve yaşatılabilsin. Bu noktada yerel basına önemli görev düşüyor. Bütün gazete ve sitelerinde Zazaca yer vermeleri hatta bu konuda pozitif ayrımcılık göstermeleri gerekmektedir. Yayın konusunda TRT6'nın kısa vadede Zazaca programlara daha çok yer vermesi ve uzun vadede TRT bünyesinde bağımsız bir kanalın yayına başlaması gerekiyor. Bunun gerçekleşmesi için Sivil Toplum Örgütlerinin ve Siyasetçilerimiz gerekli kararlılığı ortaya koyup, kamuoyu oluşturmaları gerekiyor. Ayrıca Zazaca ‘nın ülkemizde ve dünyamız da hak ettiği yerini alması ve gelecek nesillere aktarılması için  eğitim diline muhakkak kavuşturulması gerekiyor.
Son olarak, Zazaların Zazaca hakkında önemli birikime sahip olmamaları da kaygı verici. Bu konuda ki kaygıların giderilmesi için yapılan çalışmalarının takip edilmesi ve bu yönlü çalışmalara katkı sunmaları gerekiyor. Özellikle Kürdolojinin babası olarak bilinen Prof. Dr. Minorsky ve Oscar Mann gibi değerlerli bilim Adamları'nın çalışmalarını okumalarını tavsiye ediyorum. Zazaca'nın yaşatılması ve gelecek nesillere aktarılması için yapılacak her türlü çalışmaya ön ayak olanlara teşekkürlerimi şimdiden sunarken, Ramazan ayının ve bayramın bizim için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ayrıca Başta Pakistan olmak üzere dünyanın her yerinde baş gösterilen doğal felaketlerde hayatını kaybedenlere Allahtan rahmet dilerken, geride kalanlara gerekli yardımların kısa süreli kavuşturulması ve yardımların sağlıklı olarak yapılmasını diliyorum. Hepimizin bu konuda duyarlılık gösterip gerekli yardımları yapmaları gerekiyor çünkü yarın aynı felaketi bizde yaşayabiliriz.

DR. CEVDET AKBAY: TÜRK MİLLİYETÇİLERİNİN BİR ZAMANLAR KÜRDLERİ İNKÂRA DAYALI TEZİNİ SON 20 KUSUR SENEDİR PKK ZAZALAR İÇİN UYGULAMAKTADIR

4 ile 6 milyon civarında olduğu tahmin edilen Zazaların çoğunluğu Türkiye'de yasamakla birlikte yarım milyona yakini da Avrupa'da yasamaktadırlar. Belirli bir kısmının de Orta Asya'ya, özellikle de Kırgızistan'a sürgüne gönderildiği söylenmektedir. Türk milliyetçileri Zazaları "Türk boyu" olarak gördükleri gibi, Kürd milliyetçileri de Zazaları "Kürd boyu" olarak görmektedirler.

Asırlar boyu Türk ve Kürdlerle birlikte yasadıklarından "Zaza ulusu" üzerinde fazla kafa yormamış bir ulustur Zazalar. Tarihte "Kürd Ayaklanmaları" olarak gecen Şeyh Said ve Dersim Olayları'nın Zazaların öncülüğünde olduğu biliniyor. Sünni-Safi mezhebine bağlı Zazalar çoğunlukla kendilerini ayrı bir ulus, Zaza, olarak görürken, bazı istisnalar olmakla birlikte, Alevi Zazalar kendilerini Türk boyu olarak görmektedirler. Hatta genelde "Biz Kürd değiliz, Aleviyiz" dediklerine şahit oluyoruz. Türk boyu tezinin temeli, Zazaca için kullanılan Dimili kavramının Hazar Denizi'nin Güneybatı'sındaki Dailam (Daylam) bölgesinden kaynaklandığı, Zazalar'ın da oradan göcen Türk boyları olduğu tezine dayanıyor.

Türk milliyetçileri uzun sure Kürdleri inkâr etti, Kürdlerin Türk olduğunu iddia etti. Zazalar, 1970 ve 80'li yıllarda ayrı bir ulus olduklarını dillendirmeye başladıktan sonra genelde PKK çevresi (özellikle Öcalan) tarafından "Zazaların ayrı ulus oldukları MİT'in bir oyunudur" tezine sarılmaya başladılar. Kürd milliyetçilerine göre Zazalar ulus değil, bir Kürd boyudur; Zazaların bir ulus olma iddiası Kürd hareketini baltalamayı amaçlamaktadır. Yani Türk milliyetçilerinin bir zamanlar Kürdleri inkâra dayalı tezini son 20 kusur senedir PKK Zazalar için uygulamaktadır. Zazalar kendilerini özgür bir ulus olarak görüyorsa, herkesin buna saygılı olması gerekir. Eskiden "Kürd kavramı, dış mihrakların ortaya attığı tezdir, amaçları Türkiye'yi bölmek" seklinde formüle edilen söylem, bugün özellikle PKK cenahında "Zaza ulusu kavramı, Kürd Özgürlük Hareketi'ni baltalamak için ortaya atılmıştır" seklinde piyasaya sürülmektedir.
 
Zazaca diline gelince... Birçok dil bilimci Zazaca'yı "özerk bir dil" olarak gördüğü halde, Zazaların Kürd olduğunu iddia eden Kürdlere göre "Zazaca bir lehçedir". Hatta buna paralel olarak, Türk milliyetçileri de "Zazaca”nın bir Türk lehçesi olduğunu iddia etmektedirler. Tezlerini sağlamlaştırmak için de "lehçe”nin tanımını esnetmektedirler. Oysa bir dilin lehçeleri arasında farklılıklardan çok benzerlikler vardır ve o lehçeyi konuşanlar birbirlerini az-çok anlarlar. Kürdçe ve Soranice konuşanlar birbirlerini az çok anladıkları halde, bu iki dili konuşanların Zazaca'yı anlamamaları, Zazaca'nın ayrı bir dil (lehçe değil) olduğunu göstermeye yetiyor aslında. 

Zazaca'nın Bingöl Üniversitesince geliştirilmeye çalışılmasını, Sayın Rektör'ün bu konudaki çabasını takdirle karşılıyorum. Bingöl Belediyesi'nin de Zazaca'nın konuşulması ve yaygınlaştırılması konusunda (Zazaca dil kurslarının açılması, Zazaca seminerler ve konferanslar düzenlemesi vs)  adımlar atması takdirle karşılanacaktır.
 
Son bir nokta olarak, farklı ırklar, toplumların farklı ve güzel renkleridirler; birbirlerine rakip değil, birbirini tamamlayan parçalarıdırlar. İnsanı üstün kılan onun ırki değil (çünkü hiç kimse kendi ırkını kendi öz iradesiyle seçmemiştir), insanlar için yaptıklarıdır. Zaza ulusunu kabul etmek, varlığına saygı göstermek bizim hakkimiz ama Zaza ırkçılığı yapmak (her ırkçılıkta olduğu gibi) toplumsal barışa zararlıdır.


 MURAT VAROL: İNSANLARIMIZ ZAZACA'YA NE KADAR ÇOK SAHİP ÇIKARSA, YARINLAR ZAZACA İÇİN O KADAR ÇOK PARLAK OLACAKTIR.

Zazaca'nın gelişimi; Zazaca'nın öğrenilmesine, yazılmasına, okunmasına, sahiplenilmesine bağlıdır. İnsanlarımız Zazaca'ya ne kadar çok sahip çıkarsa, yarınlar Zazaca için o kadar çok parlak olacaktır. Tabii burada üzerinde durulması gereken bir diğer husus ise Zazaca'nın belli bir standarda kavuşması gerektiğidir. Şimdi insanlarımız bölgesel özellikleri ile ürün vermeye, bir şeyler üretmeye çalışıyor. Eğer dil bilgisi kurallarında ve sözcüklerin yazımında standart bir yazım olgunlaşırsa, Zazaca'nın gelişimi de daha hızlı olacaktır.
 
Zazaca'nın geleceği Zazalara bağlıdır. Yani bir dil içinde yaşadığı toplumla gelişir. Yani o toplumun dile sahip çıkması ile yaşar ve yarınlara ulaşır. Zazaca için de durum bundan farklı değildir. Bizler Zazaca'ya ne kadar yakınlaşırsak, Zazaca'yı ne kadar çok içselleştirirsek ve sahiplenirsek, Zazaca'nın yarınlara ulaşması ve yaşamaya devam etmesi de o derece sağlam olacaktır. Bu konuda son zamanlardaki gelişmeleri de dikkate alırsak, Zazaca için umut verici bir gelecekten bahsedebiliriz.
 
Bingöl Üniversitesi'nin “Zazaca Araştırma Merkezi” için YÖK'e başvurmasından sonra, üniversiteden beklentiler de artmıştır; çünkü artık somut bir adım atıldı. Üniversitenin Zazaca'yı bağımsız bir dil olarak ele alması ve araştırmalarını bu doğrultuda yürütecek olması da yapılacak olan araştırmaların daha sağlam bir temele oturtulduğunu gösteriyor. Şimdiki koşullara bağlı kalınarak yorum yapmak gerekirse Bingöl Üniversitesi, Zazaca için umut vaat ediyor. Üniversitenin birtakım uygulamaları eleştirilse dahi üniversitede yapılacak olan Zazaca konusunda araştırmalar için herkesin hemfikir olup destek vermesi gerekir.
 
Son zamanlarda Zazaca'ya müthiş bir eğilim var. Artık insanlarımız Zazaca okumaya, yazmaya, konuşmaya daha çok itina gösteriyor. Zazaca'ya olan bu eğilim eğer hız kaybetmeden devam ederse, eminim ki Zazaca'nın yok olması gibi bir olgu da ortadan kalkmış olacaktır.



 VEYSEL ÇELİKER: ZAZACA'NIN GELİŞİMİNİ KENDİ HALİNE BIRAKIRSAK ZAZACA OLMAKTAN ÇIKACAKTIR. BAŞKA DİLLERİN EGEMENLİĞİ ALTINA GİRECEKTİR…


Zazaca bir dil midir, lehçe midir? Söz konusu görüş dosyasının konusu bu olmadığından dolayı dil midir, lehçe midir konusuna girmeyeceğim. (Fakat bu konuyu çok önemsediğimi belirtmek isterim)
Zaza dili; geçmişi, bugünü ve geleceği ile masaya yatırılmalıdır. Zaza entelektüellerine çok büyük bir iş düşmektedir. Zaza dili bence gelecek vaat eden bir dildir. Çünkü bu yönde heyecan taşıyan insanlarımızın sayısı oldukça fazladır. Gençlerin Zaza diline olan merakının gün geçtikçe arttığını görüyorum.
Fakat eksik olan bir şeyler var. Ben buna “Rehber Eksiği” diyorum. Zazaca gelişmelere önderlik edecek, organizasyonu sağlayacak bir yapının olmayışı Zazaca gelişimin sağlıksız bir şekilde ilerlemesine sebep oluyor.
“Kızı Bırakırsan Ya Davulcuya Ya Da Zurnacıya Varır” diye bir atasözü vardır. Zazaca'nın durumu da şuan buna benzemektedir. Zazaca'nın gelişimini kendi haline bırakırsak Zazaca olmaktan çıkacaktır. Başka dillerin egemenliği altına girecektir… Mutlaka bir “Zaza Dili Gelişim Merkezi” kurulmalı ve Zazaca gelişmeleri organize edecek bir yapı ortaya çıkarılmalıdır. Bu da Zaza entelektüellerine düşmektedir.
Zaza dilinin akademik bir kimliğe bürünmesi sevindirici bir olaydır. Tunceli üniversitesinin bu yöndeki uygulaması bir adımdır. Son zamanlarda da Bingöl üniversitesinin de bu yönde çabalarının olduğunu görüyoruz. Tüm bunlar umut vericidir. Bingöl üniversitesi “Zaza Dili Gelişim Merkezi” olabilir, bu fırsat değerlendirilmelidir. Gelişmeleri de takip ediyoruz.
Son zamanlardaki gelişmeleri çok önemsiyorum. Mutlak suretle Büyük bir “Zazaca Sözlük” çalışması yapılmalıdır. İngilizlerin Redhouse'sinde 800.000 sözcük vardır. Oysa Zaza dili altında yapılan çalışmalarda sözcük sayısı binlerle ifade edilebilecek kadar azdır. Bunda yazarlarımızın çalışmayı sadece kendilerine mal etme mücadeleleri yatmaktadır. Oysa Zazaca diline önem veren entelektüellerin bir araya gelmesi ile en az 100.000 sözcüklü bir “Zazaca Sözlük” oluşturulabilir.
Son olarak Tavz.Net tarafından hazırlanan bu görüş dosyalarından çok fazla faydalandığımı belirtmek isterim. Farklı görüşlerin bir arada olduğu bir ortamı önemsiyorum. Herkesin aynı şeyi düşündüğü bir ortam sıkıcı olacaktır


Kaynak: Tavz.Net

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
13.01.2025
18:18
Cumhurbaşkanı Erdoğan ailelere verilecek çocuk desteklerini açıkladı
Cumhurbaşkanı Erdoğan ailelere verilecek çocuk desteklerini açıkladı
Yeni doğacak ilk çocuk için verilen tek seferlik doğum yardımı tutarı 5 bin liraya yükseltildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci çocuk için her ay bin 500, üçüncü ve sonraki çocuk için ise beş bin lira verileceğini söyledi.
13.01.2025
18:14
Cumhurbaşkanı Erdoğan`dan yeni evlenecek çiftlere müjde
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yeni evlenecek çiftlere müjde
Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem bölgesinde yeni evlenecek çiftlere verilen 48 ay vade 2 yıl geri ödemesiz 150 bin lira faizsiz kredi desteğini 81 ilin tamamında uygulamaya aldıklarını duyurdu.
13.01.2025
18:06
Bakan Işıkhan: İhtiyaç olursa asgari ücrette iyileştirmeyi yaparız
Bakan Işıkhan: İhtiyaç olursa asgari ücrette iyileştirmeyi yaparız
Bu yıl için belirlenen asgari ücret tutarının ihtiyaç olması halinde temmuz ayında yeniden değerlendirilebileceğini söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan; 'Asgari ücrette ihtiyaç hasıl olursa biz hükümet olarak çalışırız, Temmuz'da gereken iyileştirmeyi yaparız' dedi.
13.01.2025
18:00
Bingöl`de aranan 2 şahıs yakalandı
Bingöl'de aranan 2 şahıs yakalandı
Bingöl'de İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından yapılan operasyonda, dolandırıcılık ve basit yaralama suçlarından aranan 2 şahıs yakalandı.
13.01.2025
02:54
12 Bingölspor`dan transfer atağı
12 Bingölspor'dan transfer atağı
Ligin ilk yarısını lider kapatan BAL temsilcimiz 12Bingölspor, devre arasında 7 futbolcuyla yollarını ayırdı, yeni transferlerle gücüne güç kattı. Antalya'da kampa giren yeşil beyazlı ekibin başkanı Özturan; 'Hepsi kendini ispatlamış, takıma direkt katkı sağlayacak ve takımla birlikte ligin kalitesini de yukarıya çekecek potansiyelde oyuncular' dedi.
13.01.2025
02:53
Bingöl`deki kavga kameralara yansıdı! Valilik açıklama yaptı!
Bingöl'deki kavga kameralara yansıdı! Valilik açıklama yaptı!
Bingöl'de hentbol müsabakasında çıkan kavga kameralara yansıdı. Yaşananlara ilişkin açıklama yapan Bingöl Valiliği: 'Barış, dostluk ve kardeşliğe giden yolda sporun birleştirici gücünü ve ruhunu hiçbir saldırının gölgelemesine Bingöl Valiliği olarak izin kesinlikle vermeyeceğiz' vurgusunda bulundu.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın