Bingöl Üniversitesi rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak başkanlığında gerçekleştirilen toplantıda, ‘Kalite Yönetimi Koordinatörlüğü' tarafından düzenli olarak gerçekleştirilen Bingöl Üniversitesi Akademik Personel, İdari Personel, Öğrenciler, Dış Paydaşlar ve Halk Memnuniyet anketlerinin sonuçları incelendi. Gerçekleştirilen anketler raporlanarak üniversitemizin güçlü ve geliştirmeye açık yönleri belirlendi
Toplantıda ayrıca üniversitenin, 2019 yılında ‘TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistem Belgesi' alarak kendini sürekli olarak geliştirdiği ve öncelikli olarak belirlenen alanlarda hedefine doğru ilerlemekte olduğu kaydedildi.
Belgelendirme sürecinin Üniversitenin yönetim, eğitim-öğretim, araştırma ve toplumsal katkı yapısına etkilerinin de tartışıldığı toplantıda bununla birlikte gerçekleştirilecek denetimlere ve ilerleyen sürece yönelik planlamalar da ele alınan diğer konular arasında yer aldı.
Toplantıda özellikle, ‘Yükseköğretim Kalite Kurulu' düzenlemeleri sonrası revize edilen “Kalite Güvencesi Yönergesi” kapsamında üniversitemizde oluşturulan komisyonlar, alt komisyonlar ve çalışma gruplarının yetki ve sorumluluklarının yanı sıra, kalite süreçlerinde yetki ve sorumlulukların Üniversitemizin tüm alt birimlerini kapsayacak şekilde planlandığı ve PUKÖ (Planla-Uygula- Kontol Et- Önlem Al) döngülerinin bu komisyonlar aracılığıyla yürütüleceği vurgulandı. Toplantıda, Kalite Yönetimi Koordinatörlüğü tarafından düzenli olarak gerçekleştirilen Bingöl Üniversitesi Akademik Personel, İdari Personel, Öğrenciler, Dış Paydaşlar ve Halk Memnuniyet anketlerinin sonuçları incelendi. Gerçekleştirilen anketler raporlanarak üniversitemizin güçlü ve geliştirmeye açık yönleri belirlendi
Prof. Dr. Çapak: “ İyileştirilebilir alanlar, ilgililere yansıtılmalı”
İyileştirme süreci ile ilgili konuşan Rektör Prof. Dr. Çapak, önceliklerinin bu anketler sonucunda ortaya çıkan iyileştirilebilir alanlarla ilgili tüm akademik ve idari birim kalite komisyonlarının çalışmalar yaparak iç ve dış paydaş görüşlerinin kalite süreçleri kapsamında kurumun yönetim, eğitim-öğretim, araştırma ve toplumsal katkı süreçlerine yansıtılması gerektiğini ifade etti.