AK Parti Bingöl Medya Başkanı Keskin, yaptığı yazılı açıklamada; Türkiye'nin 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olma kararlılığı tesadüf olmadığını söyleyerek, “Hükümetimiz tarafından yapılan stratejik çalışmalar ve uzun vadeli programlar bu yolda kararlı ve azimli bir şekilde yürümeyi aslında stratejik liderlik ve ekip çalışması ile sahip olunan derin bir kombinasyonun sonucudur” dedi.
“Demokrasi değil, illeri demokrasiyi hedef edindik”
“Demokrasi değil, illeri demokrasiyi hedef edindik” diyen Keskin, “Partimiz, siyasette boş olan kolonları doldurdu, siyasette boşluk bırakırsanız bazı kurumlar o boşluğu doldurur. Yakın tarihi bilenler Türkiye'de çoğu zaman o boşluklar başkaları tarafından doldurulmuştur. Bunların en bariz örneklerinden, 1950–1980 yılları arasında üç kez kesintiye uğrayan demokrasimiz, 1983'ten sonra Türkiye'nin dünya ile irtibatının yoğunlaşmasının da etkisiyle yeniden güçlenme eğilimine girmiş ve 2002'den sonra yapılan bütün girişimler boşa çıkmış ve artık birçok kurum bu tip hayal ürünü düşlerinden vazgeçmiştir” diye konuştu.
“Doğu ve Güneydoğu sorununa doğru teşhis koyup, yerinde müdahale ettik”
Doğu ve Güneydoğu sorununa doğru teşhis koyup, yerinde müdahale ettiklerini söyleyen Keskin, “Huzur ve refah argümanlarının yanında bölgenin reel ekonomisinde de önemli gelişmeler sağlandı. GAP, DAP, Harran Ovası gibi makro ölçekli projelere de ağırlık verilerek ekonomimizin lokomotifi olan ve gelecek vaat eden bu tip rotatif çalışmaların önemli bir yere sahip olduklarını halkımız yakinen bilmektedir. Özel sektör yatırımlarının teşvik edilmesi ve her türlü kredilerle sübvanse edilmesi bile kendi başına bir formel iyi yaşam tanımları üzerine yükselen argümanlara bir model olmuştur. Hemen her hafta bölge illerinde toplu açılış törenlerinin yapılması da buna en bariz örneklerdendir” ifadelerini kullandı.
“Özel Sektörü önemsiyoruz”
Özel sektörü önemsediklerini ifade eden Keskin, şunları kaydetti: “Biz, kısmi olarak değil, toptan ve bütüncül bir ekonomi modeli üzerinde durarak, kaldıraç özelliği olan bir özel sektör modelini geliştiriyoruz. Özellikle çağrı merkezinin açılmasıyla birlikte birkaç özel sektör girişimcisin de yatırım yapmaya yakında başlayacakları bir ortamda özel sektörü daha da cazip hale getireceğimize inanmaktayız. Havaalanının faaliyete geçmesi ile şehre geliş ve gidişlerde bile farklı bir yolcu profili ile karşılaşacağımızı ve bir kavşak konumunda olan Bingöl, artık daha yaşanabilir, huzurlu, istikrarlı ve güven ortamına kavuşacaktır.”
“Huzur ve güven ortamı ekonomiyi etkiler”
Huzur ve güven ortamının ekonomiyi etkilediğini vurgulayan Keskin, “Dikkat edilirse, özellikle Milli Birlik ve Kardeşlik Projesi ile başlayan süreçte huzur ortamında önemli bir ivme kazanılmış ve bölge halkı artık yarınlara daha da umutla bakar olmuştur. Huzurun ve güvenin olmadığı bir ortamda bırakın yatırım yapmayı, orada insanları para ile tutmayı bile başaramazsınız. Uzun yıllar karanlık odakların, bölge üzerinde oynadığı çirkef olayların bu saatten sonra da oynanması artık çok zor gibi görünmekte ve halkımızın sağduyulu anlayışı bu oyunların sona erdirmesinde önemli bir rol üstlenmiştir” diye ifade etti.
“2023'e az bir süre kaldı”
Keskin, “Türkiye 2023'te dünyada ilk 10 büyük ekonomi arasında yer alacağından bizim işimiz, model ülke olma yolunda uluslar arası arenada bir stratejik liderlik vasfı ile yol göstermek, ülkemizin huzur ve refahından rahatsızlık duyup da bu ortamı manipüle edenlere fırsat vermemek için çok ciddi ve sağlam adımlarla yürümemiz gerektiğinin bilincindeyiz. Türkiye değişiyor, değişime de açıktır. Değişime ayak uydurmak, yabancılık çekmemek ve buna alışkın olmak için çok çalışmak gerekir. Bizim ekibimiz çalışıyor, biz çalışıyoruz. Çünkü 2023'e az bir süre kaldı” şeklinde konuştu.