Akbana, “Bugün; Türk savaş tarihine altın harflerle yazılan Çanakkale Zaferi'nin 102. Yıldönümünü anmanın ve kutsal vatanımız için canlarını feda eden şehitlerimizin Şehitler Günü'nü idrak etmenin onurunu yaşamaktayız. Çanakkale Zaferi; dünya tarihinde bir dönüm noktasının yaşandığı, güç dengelerinin değiştiği, olayların akışı üzerinde Türk Ulusunun belirleyici bir rol oynadığı, Kurtuluş Savaşımızın ilk meşalesinin tutuşturulduğu, kahramanlık ve fedakârlığın doruk noktasına ulaştığı, bir saygınlık ve azmin mücadelesi olmuştur. Çanakkale, türlü sıkıntılar içindeki bir milletin çağın en güçlü devlet ve silahlarına karşı koyması ve dayanmasının gerçek bir destanıdır. Çanakkale Zaferi, vatanın bütünlüğü ve ulusun bağımsızlığı söz konusu olduğunda, Türk milletinin neleri başarabileceğinin en güzel kanıtıdır. Çanakkale utançla yaşamak yerine onurla ölmeyi tercih edenlerin savaşıdır. Bunu 15 Temmuz darbe girişiminde bulunmaya çalışan vatan hainlerine karşı Türk toplumumun tutumunda da gördük. Biz bu vatan toprakları üzerinde büyük bir mirasa ve emanete sahibiz” ifadelerini kullandı.
Çanakkale, imanın karşısında maddi gücün dize geldiği yer olduğunu aktaran Akbana, şunları söyledi: “Çanakkale imanın küfre, hakkın batıla, haklının haksıza karşı zaferinin perçinlendiği yerdir. Çanakkale, kuzeyden güneye, doğudan batıya nice vatan evladının mukaddesat uğruna omuz omuza şehadete koştuğu yerdir. Çanakkale, İstiklal Şairimiz merhum Âkif'in, ‘Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi, Bedrin aslanları ancak bu kadar şanlı idi' dizelerinde ifade ettiği gibi şehadetin destanlaştığı, bir milletin Allah aşkı ile şahlandığı yerdir. Bu vesile ile tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.”