Sözen'den baluken'e sert yanıt

 Bingöl Şehit Aileleri ve Gazileri Derneği (BİŞHAK) Başkanı Ziya Sözen, yaptığı yazılı açıklamada önceki gün Dörtol Saat Kulesi önünde kendisine yönelik ‘korucu' eleştirisinde bulunan BDP Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili Baluken'i sert sözlerle eleştirdi.

“Bingöl milletvekili İdris Baluken dün (önceki gün) saat kulesi önünde basın açıklaması yaparken ismimizi en son ağzına alması gereken kişi olması gerekirken ismimizi ağzına alarak sözde halkımızı kandırma girişimine bir yenisini eklemiştir” diyen Sözen, şu sözleri kullandı:

“Baluken açıklamasında Belediye başkanımız ve milletvekilimizin korucu arkasında saf tuttuğuna değinerek ezbere konuştuğunu bir kez daha kanıtlamıştır. Çünkü ben korucu değilim. Şehit bir korucu çocuğu olmaktan, korucu olmaktan onur, gurur ve mutluluk duyarım. Çünkü korucular bu ülkenin, bu bölgenin, onurlu, şerefli vatanını, milletini, bayrağını seven birer kahraman kişilerdir. Çünkü korucular köylerini boşaltıp teröre şiddete baskıya asla boyun eğmediler. Çünkü korucular köylerindeki sağlık ocaklarını doktorları hemşireleri korudular. Çünkü korucular köylerindeki okulları açık tuttular öğretmenleri korudular. Korucular her şeyden önce namuslarını şereflerini örgüt mensuplarına karşı korudular. Korucular sadece kendilerini değil halkın can ve mal güvenliğini korudular.”

KORUCUNUN ARKASINDA SAF TUTMAK TERÖRİSTİN KARŞISINA GEÇİP SIRITMAKTAN DAHA İYİDİR

Sözen, “Belediye başkanımız da milletvekilimiz de bu ilin onurlu şerefli vatansever birer ferdidirler. İkisi de vatanını bayrağını milletini aziz bilip canından çok sevmektedirler. Asla ekmeğini yediği üzerinde yaşadıkları toprağa ihanet etmediler. Bebek katilleriyle canilerle teröristlerle kucaklaşma gafletinde bulunmadılar. Bizim yanımızda durdukları için göstermeleri gereken duyarlılıkları gösterdikleri için kendilerine teşekkür ederiz” dedi.

BELEDİYE BAŞKANI DİK DURDUĞU İÇİN BU ELEŞTİRİLERE MARUZ KALMAKTADIR

Belediye Başkanı Serdar Atalay'ın dik durduğu için bu eleştirilere maruz kaldığını söyleyen Sözen, “Belediye başkanımız dik durduğu için PKK'lılara ve yandaşlarına boyun eğmediği için, onlara pabuç bırakmadığı için tehditlerine aldırış etmediği için PKK yandaşlarına iş vermediği için eleştiriliyor. Bu çevreler bilinçli bir kampanya ve linç girişiminde bulunuyorlar. Zaten basın aracılığıyla belediye başkanını eleştirenlerin kimliğine siyasi görüşlerine bakıldığında neye hangi davaya hangi amaca hizmet ettikleri apaçık ortadadır. Bunların belediye başkanını eleştirecek ne bilgileri ne birikimleri nede kapasiteleri buna elverişli değildir. Bu zihniyetin temsilcileri Belediye başkanımızı eleştirdikçe belediye başkanımız daha da güçlenecektir. Çünkü bunlar bu memlekete hizmet edilmemesinden memleketimizin gelişmesinden rahatsızlık duymaktadırlar. Çünkü bu memlekette iyi işler yapıldıkça bunların propaganda alanları daralır. Bunlar halkı kandıracak malzemenin olmamasından rahatsızlık duymaktadırlar” diye konuştu.

BAŞKAN ATALAY'I DESTEKLEDİ

Sözen, şöyle devam etti: “Gelmiş geçmiş Belediye başkanları içerisinde en çok sosyal belediyecilik yapan gençlere hizmet sunan Belediye Başkanı Sayın Serdar Atalay'dır. Şehit Veysel Belgin Gençlik merkezinde ülkemize milletimize ve ailelerimize faydalı ahlaklı gençler yetiştirilmektedir. Bu gençler son yapılan sınavlarda yüzde 80'lerin üzerinde başarı göstermişlerdir. Her şeyden önemlisi bu gençler uyuşturucudan bölücü gurupların, örgütlerin pençesinden kurtulmuşlardır. Bunu fark eden örgüt mensupları ve yandaşları rahatsızlık duymaktadırlar.”

İDRİS BALUKEN'İ KULLANIYORLAR

İdris Baluken'in PKK ve BDP tarafından kullanıldığını ileri süren Sözen, “Bingöl'ün bu bölge için bu ülke için konumunu iyi bilen PKK'lılar ve BDP'liler yıllardır Bingöl de istedikleri gibi at koşturmamaktan rahatsız olduklarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Çünkü Bingöl, Tunceli ve Diyarbakır gibi PKK ya çok büyük destek veren iki ilin arasında dik duruşunu sergilemiş Bölücü başının posterlerini açmamış PKK lehine kepenk kapatmamış onurlu ve şerefli insanların yaşadığı bir şehirdir. İlimizin bu durumu bu art niyetli insanlara rahatsızlık vermektedir. Başta 33 askerimizin şehit edilmesi olayı olmak üzere Bingöl'ümüzü terörle anılır hale getirmek için bu olayları bilinçli olarak Bingöl de yaptılar. Şimdi de Bingöl'ü ve Bingöl halkını saflarına çekmek için İdris Baluken'i kullanmaktadırlar. İdris'in parti içerisindeki ani yükselişi de bu durumla paraleldir. Ama inancımız şu ki Bingöl'ün terörle anılmasına sebep olan İdris Baluken ve arkadaşlarına verilen bu emanet verildiği gibi geri alınacaktır. Çünkü Bingöl halkı İdris Baluken PKK'lı teröristlere sarılsın diye oy vermedi” ifadelerini kullandı.

“ZAZALAR HER DAİM ÜLKESİNE, BAYRAĞINA VE DEVLETİNE BAĞLI OLARAK YAŞAMIŞTIR”

PKK'lıların ve BDP'lilerin yıllarca Zazaları dışladığını iddia eden Sözen, “PKK'lıların ve BDP'lierin fıkralarına dahi espri olmuş, Zazaları yok sayma kabul etmeme olaylarını hepimiz çok iyi biliyoruz. Devletimiz Zazaların varlığından söz ettiği anda BDP'lier ve sözde Kürt aydınları bundan rahatsızlık duymaktadırlar. Devlet değil, bunlar Kürtlere karşı asimilasyon ve ırkçılık politikası gütmüşlerdir. Bunların anlayışına göre Zaza yoktur Zaza Kürt'tür. Oysa Zazalar orta Asya'dan gelmiş, soyları geçmişleri belli olan, asla Kürtçe'nin lehçesi olmayan bir dili kullanan kendi başına bir topluluktur. Zazaların yaşadığı yerlerde PKK'ya yok denecek derece de destek çıkmıştır. Zazalar geçmişten beri ülkesine bayrağına devletine bağlı olarak yaşamışlardır. Bakanımız Sayın Cevdet Yılmaz'ın da Zazayım demesi bundan dolayı BDP'lileri rahatsız etmiştir” dedi.

BALUKEN ATALARINA İHANET ETMİŞTİR

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'i desteklediklerini kaydeden Sözen, “TBMM'si şehitlerimizin, gazilerimizin canlarıyla kanlarıyla kurulmuş gazi bir Meclis'tir. Bu mecliste Terörle kucaklaşanların asla yeri yoktur. Eğer İdris Baluken, Kurtuluş Savaşında atalarının da bu meclisi oluşturmak için fedakârlık yaptığını söylüyorsa o zaman teröristlerle kucaklaşmakla geçmişine, atalarına saygısızlık etmiştir ve ihanet etmiştir. Fatma Şahin'in demek istediği de odur. Çünkü hiçbir dönemde bu ülkede bu kadar rahat siyaset yapacak ortam olmamıştı. Bunu suiistimal etmek teröristlerle kucaklaşmak kimsenin haddine değildir. Herkes sorumluluğunun bilincinde olmalıdır. Son olarak barış, demokrasi ve özgürlük gibi söylemler bebek katillerine sarılanların onlara destek verenleri ağızlarına yakışmıyor. Bunlara da kimse inanmıyor” şeklinde konuştu.