Bölgede mayıs ayı itibariyle ekimi yapılan yerli sebzenin hasadında sona yaklaşıldı. Üretimi yapılan sebzelerden gelir elde eden çiftçiler, geçimlerini sağladıkları tarlalarındaki son ürünleri topluyorlar.
Muş'un birçok köyünde olduğu gibi merkeze bağlı Çöğürlü köyünde yerli sebze üretimiyle uğraşan aileler, kendilerine ait tarlalarında son hasadı yapıyor.
Üreticiler, bu yıl elde edilen ürünlerden iyi bir kazanç sağlayamadıklarını ifade ederek, tarladan 2 TL'ye çıkan ürünün sofraya ulaşıncaya kadar 5 TL'ye çıktığını kaydettiler. Çiftçilerin hiçbir kazanç elde edemediğinden yakınan üreticilerden Şahabettin Yeşilyayla, “Ağustos ayının başında biz hasada başladığımız zaman, domates piyasada biraz fazla olduğu için bir liradan verdik. Bir hafta sonrasında hastalıklar başladı. Elazığ, Bingöl ve Iğdır bölgelerinde çökmeler başlayınca, bir tek Muş tarafı kaldı. Burada da nemin az oluşundan dolayı pek çökme olmuyor. Burada da beyazsinek ve virüs dediğimiz bir hastalık yayıldı. Virüs yayıldıktan bir hafta sonra ürünlerin komplesini kuruttu zaten. Bu kapsamda piyasada sebze ve meyve eksikliği olunca domatesi biz 2 liraya hale vermeye başladık. Hal ise bizden aldığı ürünü 2,5 ile 3,5 arası satıyor. Ürün sofraya gelene kadar 4,5, 5 lirayı buluyor. Burada sadece aracı ve komisyoncular kazanıyor. Çiftçiye herhangi bir kar kalmıyor” diye konuştu.
“Biz emek veriyoruz ama parayı oturanlar kazanıyor”
Ağabeyiyle birlikte kazanç elde edebilmek adına yerli sebze üretimi yapan üniversite öğrencisi Yusuf Yeşilyayla ise “Geçimimizi sağlayabilmek, para kazanabilmek ve üniversite harçlığımı çıkarabilmek adına sebze ekimi yaptık. Maalesef ektiğimiz ürünlerin yarısını hastalık vurdu. Biz zaten ekiyoruz, çabalıyoruz, ancak mazota, elektriğe, tohuma para harcıyoruz. Ürünlerimizi tarlamızdan bir liraya, 1,5 liraya çıkarıyoruz. Komisyoncular ise tarladan bu fiyata aldıkları ürünleri 4 ile 5 liraya veriyorlar. Bu iş böyle yürümüyor, para kazanamıyoruz. Biz emek veriyoruz, ama parayı oturanlar kazanıyor” şeklinde konuştu.