Sivil anayasa için ne dediler?Anayasa değişmeli mi? Değişecekse kim veya kimler tarafından değiştirilmeli? Sivil anayasa ülkeyi böler mi? 82 Anayasası ülkenin önünde engel mi? Değiştirilemez hükmü bulunan maddeler değiştirilmeli mi? Bingöl'e ‘CesurBingöl' adı verilmeli mi? Tüm bu sorularını yanıtını, siyasi parti il başkanları ve bazı sivil toplum örgütleri verdi. İşte aktarılan çarpıcı görüşler…1982 askeri darbesinden sonra hazırlanan ve referandumla yürürlüğe konulan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın değiştirilmesi ve sivil bir anayasa oluşturulması için ülke genelinde yürütülen çalışmalara her geçen gün bir yenisi ekleniyor. Özellikle Ergenekon yapılanması karşısında artan ‘sivil anayasa' talepleri, sivil toplum örgütleri ve siyasi partilerce de sıkça dile getirilmeye başlandı. Ülke genelinde birçok sivil toplum kuruluşu tarafından paneller düzenleniyor, protesto yürüyüşleri gerçekleştiriliyor, ‘Sivil Anayasa' sloganları yankılanıyor. Son günlerde yerelde de bu konuda atılan adımlar ve yükselen sesler, Bingöl kamuoyunda gündemi değiştirdi. Sivil toplum örgütleri, sendikalar ve vatandaşlar, yaptıklar her açıklamada, sarf ettikleri her sözde ‘sivil anayasa' vurgusu yapıyor. Peki, siyasi partilerin Bingöl il başkanları bu konuda ne diyor? Kent Haber Gazetesi&Bingöl Medya.Com sitesi, siyasi parti il başkanları ve bazı sivil toplum örgütleri temsilcileriyle görüştü. ‘Sivil Anayasa' konusundaki görüşleri alınan siyasi ve sivil toplum örgütü temsilcilerine, ‘Bingöl'e CesurBingöl' adının verilmesi talebini nasıl değerlendiriyorsunuz?' sorusu da yöneltildi. İşte verilen çarpıcı yanıtlar…. Abdurrahman Ensari (Memur-Sen Bingöl İl Başkanı): “Türkiye'nin en büyük sorunu, askeri darbe sonucu hazırlanmış antidemokratik bir anayasa ile yönetilmesidir. Bu antidemokratik ve darbe ürünü anayasaya en büyük tepkinin Bingöl'den çıkması elbette bizleri sevindirmiştir. Bingöllüler, tüm baskılara rağmen sivil itaatsizlik örneği göstermişlerdir. Sembolik olarak Cesur unvanı verilmesi elbette mevcut gündemde ülke halkına da bir cesaret verecektir. Fakat bu unvanın verilmesinden ziyade önemli olan, gerek Bingöl, gerekse ülke kamuoyunun, her tarafı yamalı bohça haline gelen darbe ürünü bu anayasanın değiştirilmesine olan inancın artmasıdır. BİNDAV ve Genç Siviller Hareketi'nin Bingöl'de yapacağı bu eylem, bu inancın arttırılmasına katkı sunması açısından anlamlıdır. Bizler Memur-Sen Konfederasyonu olarak sivil bir anayasa taslağı hazırlayarak Başbakanlığa sunmuş bulunuyoruz. Ümit ediyoruz ki, Türkiye kamuoyu, Bingöllülerin gösterdiği cesareti göstererek sivil bir anayasanın yapılmasına gereken desteği verir. Demokratik bir anayasanın hazırlanmasıyla birlikte ülkenin en önemli sorunlarının çözümü (Kürt sorunu, özgürlük sorunu) kolaylaşacaktır.” BİN-DER Başkanı Doğan Karasu: “Sivil anayasa konusunu tüm iyi niyetimizle olumlu buluyor ve takdir ediyoruz. Ülkenin sivilleşmesi için herkes elinden geleni yapmalıdır. ‘CesurBingöl' girişimini de çok popülist ve gereksiz bir çalışma olarak görüyoruz. Türkiye'deki bütün toplumsal katmanların yaşamını garanti altına alacak, sivil, çoğulcu adem-i merkeziyeti öngören bir anayasa oluşturulmalı. Bunu da Türkiye Büyük Millet Meclisi değil, oluşturulacak kapsamlı komisyon tarafından ülkedeki tüm sosyal kesimleri görüşü alınarak yapılmalıdır.” AK Parti İl Başkanı Cevdet Çalbay: “Bingöl'ün 1982 darbe anayasasını büyük oranda reddetmesi önemli bir durumdur. Türkiye yeni yeni fark ediyor ki, artık bu anayasayla ülke idarensin olmuyor. Şuanda herkes mevcut anayasanın değişmesini istiyor. Bu durum da gösteriyor ki, Bingöl halkı o dönemde bile önünü görüyormuş. Bingöl halkının o dönemde verdiği ‘red' kararını takdir ediyor ve gurur duyuyoruz. Sivil anayasa gereklidir, bunu da halkın her kesiminden görüşler alarak hazırlamak lazım. Sivil bir anaysa oluşturulmadan ülkenin kangren haline gelen sorunlarının çözülemeyeceği kanaatindeyim. Ayrıca Bingöl'e ‘Cesur' unvanı verilmesini de takdirle karşılıyorum. Bu unvanın verilmesi elbette halkı onurlandıracak ve ülkeye cesaret verecektir.” CHP İl Başkanı Mesut Kayaoğlu: “İl dışında olmam nedeniyle Bingöl'de yapılacak etkinlik hakkında bilgim olmadığından bu konuda yorum yapmak istemiyorum. Sivil anayasa konusunda da şunu belirtmek istiyorum. Sivil anayasaya da askeri anayasaya da ihtiyacımız var? Yeni anayasaya elbette ihtiyaç vardır. Askeri anayasadan kastım, askerin de görüşü alınmalı. Sivil örgütlerin ve siyasi partilerin, üniversitelerin görüşleri alınarak yeni bir anayasa yapılabilir. Sadece bir partinin görüşlerine dayalı anayasa olmaz” MHP İl Başkanı Ali Köseoğlu: “Anayasada bazı maddeler var ki, onlara dokunulmuyor. Ülkenin geleceği için dokunulmaması da gerekiyor. Bu gergin ortamda bu maddelere dokunulması veya dokunulmak istenmesi, ülkede gerginliği daha da tırmandırır. Türkiye'de sınırsız bir demokrasi var aslında. Bizler işimize geldiği gibi anayasayı değerlendiriyoruz. Bizler kurallara uyarsak bu anayasa çok da kötü bir anayasa değil aslında. Bazı kesimlerin, bu maddeleri değiştirerek birilerine ortam hazırlama niyetler olduğunu düşünüyoruz. Bazı sivil toplum örgütleri kendilerince yazdıkları senaryoları hayata geçirmeye çalışıyor. Bu ülkede Kürt var, Laz var, Türk var. Her bölgeye farklı bir statü verilirse ülke paramparça olur. Amerika, Yahudi ve Ermeni oyunlarına gelmeyelim. Nasıl bir anayasa yapılırsa yapılsın art niyetli ve ülkeyi bölmeye çalışanların işine gelmez. Bingöllü bir Bakan var ve bu Bakanımız Zaza.. Kimse demiş mi ‘Sen Zazasın Bakan Olamazsın' diye? Hayır! Kimse kendini ikinci sınıf vatandaş görmemeli. 30 senedir bizi bölmeye çalışan insanlar var. Sivil anayasa isteyenler, ülkeyi bölecek bir anayasa peşindeler. Ayrıca ‘CesurBingöl' unvanını da gereksiz ve zamansız görüyorum. Anayasa referandumunda ‘red' veren Bingöl Halkı için ‘cesur' unvanı istenmesi düşündürücüdür. Bu halk her zaman ‘cesur' olduğunu göstermiştir. Rusları Bingöl'e sokmayan yine bu halktır. Neden Rusları bu topraklara sokmayan halkımız için ‘cesur' unvanı verilmesi istenmiyor?” BBP İl Başkanı Tahsin Bayram: “Rahmetli Genel Başkanımızın Sayın Muhsin Yazıcıoğlu'nun Meclis'e verdiği bir anayasa teklifi vardı. Bu teklifte, askeri anayasanın değiştirilip sivil bir anayasa hazırlanmasını istemişti. Başkanımızın verdiği bu teklifi destekliyoruz. Askeri cunta, kendilerini ayakta tutabilmek için bir anayasa yapmış. Bunu kabul edemiyoruz. Türkiye'nin cunta anayasası tarafından ilerlemesi mümkün değildir. Özellikle Amerika'nın Türkiye'de oluşturduğu sivil toplum örgütleri ve kalemşorları var. Eğer hükümet bunların görüşleri ışığında bir anayasa hazırlarsa bu da doğru olmaz. Toplumun bir kesimini dışlayıp diğer kesimine göre anayasa yapılamaz. Ülkenin üniter yapısı korunacak şekilde herkesin görüşleri alınarak yeni anayasa oluşturulabilir. Tek bayrak, tek millet, tek vatan olmalı. Herkes kültürünü yaşatabilmeli, dilini konuşabilmeli. Ama devletin dili de bayrağı da tek olmalı. 12 Eylül bir anayasanın değişimiyle ilgili hareket eden kimse doğru yapıyordur. Bizler de elimizden gelen desteği veririz. Anayasa değişikliği de yetmiyor. Birileri kendi çıkarları için darbe yapıyor ve aradan geçen uzun süreye rağmen bunun hesabını vermiyorsa ve hesap sorulmuyorsa bu süreçte iktidar koltuğuna oturan partilerin de bir zafiyeti de vardır. Bunu da sorgulamak lazım” Bingöl Kent Haber/Bingöl Medya YORUM YAZIN
|
|