Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Çapak, Kanal23'ün Ayrıntı Programının canlı yayın konuğu oldu. Üniversitenin gelişim sürecini aktarıp mevcut durum analizini de paylaşan Çapak, bugüne kadar yapılanları özetlerken, gelecek hedeflerini de aktardı.
“Türkiye'deki ilk beş yeşil kampüsten birisiyiz”
Programın giriş kısmında Bingöl Üniversitesi'nin fiziki alanı ve konumu hakkında bilgi veren Rektör Çapak, “Şehrin içerisinde çok güzel bir kampüsümüz var. Dolayısıyla gençler nizamiyeden çıktıkları gibi hemen sokakta, alışveriş merkezlerinde kendilerini bulabiliyorlar. Göreve başladığımızda kampüsümüzün bitişiğindeki ormanlık alanı kampüsümüze dahil ederek, kampüs alanımızı genişlettik, kampüs alanımızı genişletmeseydik, ne Elâzığ yoluna bakan yeni nizamiye ve MYO bağlantı yolu, ne Hayvan Hastanesi, ne ilahiyat Fakültesi ne de Diş Hakimliği Hastanesi ne de bundan sonra yapılacak bina alanları olmayacaktı. Tabii esas olan sadece fiziki alan değil. Fiziki alanla ilgili epey uğraştık, yatırım yaptık. Yakın zamanda YÖK'ün üniversite raporları yayınlandı. Türkiye'deki ilk beş yeşil kampüsten birisiyiz. Binlerce ağaç dikildi. Yeşil meşe ağaçlarıyla dolu bir alan. Dolayısıyla yemyeşil bir kampüs var” dedi.
“Gençlik merkezi düşünüyoruz”
Bingöl Üniversitesi'nin kütüphane ve sosyal imkânlar bakımından iyi bir noktada olduğunu belirten Rektör Çapak, “Büyük bir kütüphanemiz var, mimarisi de çok güzel. Aynı anda Bin 200 kişi oturup ders çalışabiliyor. Kütüphanemizde bireysel çalışma odaları da var. Kütüphanenin içinde küçük bir cep sineması var. Dolayısıyla kütüphanemiz son derece işlevsel. Hakikaten birçok büyük şehirde olmayan bir imkân var orada. Onun dışında sosyal yaşam merkezi olarak tanımladığımız bir alanımız var. Merkezi kafeterya, yemekhane, kafeterya vesaire alanları var. Spor Fakültemizin içerisinde spor alanları var, kapalı spor salonumuz var. Önümüzdeki zamanlarda fırsat bulabilirsek inşallah sadece gençlerin istifade edebileceği bir gençlik merkezi düşünüyoruz” diye konuştu.
“Ulusal ve uluslararası düzeyde bir üniversite olmak istiyoruz”
Üniversitenin akademik birimleri, öğrenci sayısı ve yabancı uyruklu öğrenciler hakkında da bilgi veren Rektör Çapak, “Bizim hâlihazırda 19 bin civarında öğrencimiz var. Dolayısıyla büyük bir üniversiteyiz. 40 farklı ülkeden yabancı öğrenci alıyoruz. Orada da kotamız var. Aynı ülkelerden çok fazla öğrenci almıyoruz. Bingöl'ün, Türkiye'nin gelenek göreneklerini öğreniyorlar. Hem bizim gönül elçilerimiz oluyorlar hem de aynı zamanda eğitimle ilgili kendi eğitim süreçlerini tamamlıyorlar. 10 fakültemiz var. 6 meslek yüksekokulumuz var, 5 enstitümüz var, 21 tane de araştırma merkezimiz var. Bir yüksekokulumuz var. Devasa bir üniversiteyiz. 750'ye yakın akademisyenimiz var. İdari personelle beraber toplamda Bin 400 civarında personelimiz var. Biz hantal, sağlıklı büyümeyen, obez bir üniversite olmak istemiyoruz. Hâlihazırda var olan öğrenci bize yeter. Belki önümüzdeki zamanlarda eklemek istediğimiz fakültelerimiz olabilir. Öğrenciyi biz sadece kendi bölgemizden değil, Türkiye'nin her yerinden istiyoruz. Dolayısıyla sadece bir bölgeden, ilden ve komşu illerden oluşan değil; ulusal ve uluslararası düzeyde bir üniversite olmak istiyoruz. Bunun da altyapısını oluşturmak için özel çaba sarf ediyoruz” dedi.
“Bingöl balı Avrupa Birliği coğrafi işaret sürecinde olan tek bal”
Üniversiten arı ve arı ürünleri alanında ihtisaslaşma sürecinin devam ettirdiğini aktaran Rektör Çapak; “Biz arı ürünleri ve endemik bitkiler alanında güzel çalışmalar yaptık. Bir arı kompleksimiz var. Burada arı kovanları var. Arı ıslahı ile ilgili çalışmalar yapılıyor. Şehirlerarası yol güzergâhında kendi ürünlerimiz içi tanıtım ve satış ofisi yaptık. Bingöl coğrafyasında yeni tespit edilen birtakım bitkiler var. 17-19 Kasım'da Uluslararası Bal Şurası, Türkiye'de ilk defa yapıldı. Bingöl balının kalitesinin ortaya çıkması için çalışmalar yapıyoruz. 36 bölge, 108 farklı noktaya üç yıl boyunca arı kovanları koyduk ve 3 yıl boyunca aldığımız numuneleri inceledik. Bunun akabinde Bingöl balı coğrafi işaret belgesi aldı. Coğrafi işaret belgesi bütün Bingöl coğrafyasındaki 117 bitkiden hareketle alınmış bir coğrafi işaret belgesidir. O süreçten dolayı şimdi Bingöl balı Avrupa Birliği coğrafi işaret sürecinde olan tek bal. Sadece bal değil, polen ile ilgili, propolis ile ilgili, arı ürünleriyle ilgili çalışmalar var” şeklinde konuştu.
“Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın desteği çok büyük”
Bingöl Üniversitesi'nin kurulması ve bu aşamaya kadar gelmesinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Dr. Cevdet Yılmaz'ın her aşamada büyük destekler verdiğini belirten Rektör Çapak, “Sağ olsunlar biz göreve başladığımız günden itibaren güçlerini arkamızda hissettik. Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın Kalkınma Bakanlığı döneminden beri özellikle üniversitelere ciddi anlamda katkıları olmuş. Bingöl Üniversitesi zaten kendilerinin eseri. Bunu kolaylıkla söyleyebilirim. Kendilerinin desteği olmasaydı Bingöl Üniversitesinde bizim bu başarıya ulaşmamız, kampüsümüz bu derece büyütmemiz ve o ihtiyacımız olan binaları vesaire yapmamız zor olurdu. O yüzden onların varlıkları bize güç katıyor. Ben inşallah gerek Türkiye'deki üniversiteler, özellikle de bizim bölgedeki üniversitelerin bunu bir fırsat bilerek proje ağırlıklı birtakım çalışmalar yapmalarını temenni ediyorum. Ben eminim proje varsa destekleri vardır. Bu noktada bize düşen işler var. Biz yaparsak arkası gelir” dedi.