KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
08 Şubat 2025 Cumartesi
°C

Özel hastaneler fark ve yatak parası istiyor

Sosyal Güvenlik reformu konusundaki tartışmalar sürüyor. Sigortalılar ve özel hastaneler tedirgin...

Özel hastaneler fark ve yatak parası istiyor
04 MART 2008 SALI 10:59
0
881
0
AA aa
Prof. Dr. Deniz Gökçe mart ayına bana taş atarak başladı. Mart ayının ilk günü, “...devlette sosyal güvenlik sisteminde yönetici veya müfettiş olarak görev almış ve şimdi medyada yazıp çizen bazı kimseler (emeklilik ödemelerin nasıl belirleneceği konusunda mevzuatı bilmek, sosyal güvenlik sistemlerinin dünyadaki yeni yaklaşım, ilke ve durumundan haberdar olmak için yeterli değildir) ortalığı iyice bulandırıyorlar” diyerek bu reforma karşı olmamı eleştirdi. 2 ve 3 Mart günlerindeki yazıları ile de sanki BES (Bireysel Emeklilik Sistemi) taraftarıymış gibi bir yaklaşım sergiledi. Hatta şu an 3-5 dolar emekli aylığını bile bazı aylar veremeyen ŞİLİ'deki (BES'li) sosyal güvenlik sisteminin gelmesini bile arzu eder tavırdaydı. İşte ben de bugün Deniz ağabeye cevap veriyormuş gibi bu reforma neden karşıyım anlatayım.

1- Niçin reform yapacaktık?

Sosyal güvenlik reformuna neden başladık veya başlama ihtiyacı duyduk? Başkaca bir art niyet yoksa veya perde arkasına gizlenmiş amaçları bize açıklamadıklarına göre bilinen iki gerekçesi var. Birincisi işçi, memur, esnaf arasındaki emeklilik, sosyal ödemeler gibi sosyal güvenlik uygulamaları arasında var olan farklılıkları gidermek yani norm ve standart birliğine ulaşmak. İkincisi ise 2007 yılı sonunda 27 milyar YTL'ye ulaştığı ifade edilen bütçeden sosyal güvenlik sistemine aktarılan payın azaltılması.

Ancak ne gariptir ki, şu an TBMM'de bulunan tasarı, bu amaçların hiçbirisine bizi ulaştırmadığı gibi reform sonrasında açıklar daha da arttığı gibi norm ve standart birlikteliği de sağlanmıyor. Öyleyse biz bu reformu neden yapıyoruz?..

2- Emeklilik payı azalıyor, sağlığın payı 10 katına çıkıyor

Sosyal güvenlik reformu esasen, var olan SSK, Bağ-Kur ve T.C. Emekli Sandığı sistemlerini önce birleştiriyor ama sonra biri emeklilik diğeri de sağlık olmak üzere ikiye ayırıyor. Daha önce bu köşeden okuduğunuz üzere emekli aylıklarında gerek ABO (aylık bağlama oranı) ve gerekse geçmiş yıllar kazançlarını belirleyen Güncelleme Katsayısı'nda indirimler yaparak daha az emekli aylığı verilmesini temin ediyor. Sağlık kısmına gelince işin boyutu ve yönü değişiyor. Mesela 2004 yılında 4 milyar YTL olan sağlık giderlerini 2015 yılında 40 milyar YTL'ye çıkaracak hale getiriyor.

Bunu ben söylemiyorum, TBMM'de bulunan reform için SGK tarafından hazırlanmış raporda, “sosyal güvenlik reformunun sağlık harcamalarını artıracağı, halen milli gelirin yüzde 1.8'i olan sağlık harcamaları Genel Sağlık Sigortası'nın (GSS) yasalaşmasının ardından hızla artarak 2015'te 4.8'e ulaşacak. Bu rakam 2025'te ise milli gelirin yüzde 8.8'i olacak” deniyor.

Mesela, 2007 yılında SGK'nın 80 milyar YTL'lik bütçesinin 17 milyar YTL'si sağlık harcamalarına gitmiş, 53 milyar YTL'si de emeklilik diğer ödemelere verilmiş. Bu rakamlar, 2004 yılında sağlık için 4 milyar YTL emeklilik için ise 38 milyar idi. Sadece 2004 yılından, 2007 yılına kadar geçen süreçte sağlık harcamaları 4 katına çıkarken emekli aylıkları her yıl yüzde 10 kadar artmış.

Yukarıda SGK'nın raporunda da ifade edildiği 2015 yılında 40 milyar YTL'ye ve 2025 yılında da GSMH'nin yüzde 8.8'ine ulaştırılacak (yaklaşık 80 milyar YTL) bir sağlık sektörümüz olacak.

3- Paralar vatandaşa değil sermayeye aktarılacak

Çok değil sadece 18 yıl sonra bugünkü toplam SGK bütçesi kadar yani yıllık 80 milyar YTL (yaklaşık 65 milyar dolar) kadar bir sağlık harcaması yaratılacak bu iştah kabartmaz mı? Bunun kokusu erkenden alınıp, özel hastaneler ve ilaç fabrikaları bir an önce satın alınmaz mı? İşte bugünler bu süreç sürüyor, ülkemizdeki özel hastaneler yabancılar tarafından ya tamamen ya da kısmen satın alınıyor. Bakın Acıbadem'in yüzde 60'ı satılmış. Biyofarma ilaç fabrikasının tamamı yabancılara satılmış, diğer ilaç fabrikaları ile görüşmeler devam ediyor.

4- Sistemi çökertip BES'e çekmeye çalışacaklar

Sosyal güvenlik sisteminde açık var diye yola çıktığımız “Sosyal Güvenlik Reformu” ile açıkların daha da büyütüleceği ama büyüyen açık kısmının emekli aylığı olarak vatandaşa değil de büyük sermaye gruplarına aktarılacağı bir reform geliyor ve ben buna karşıyım. Bu süreci durduramaz veya yavaşlatamazsak 21'inci yüzyılın ilk çeyreği bitmeden yani 2025 yılı gitmeden, sistem kaldırılamaz hale geldi. İşte bu aşamada tıpkı Şili'de olduğu gibi ABD sigorta şirketleri destekli bir darbe sonrasında, darbe hükümetinin ilk kararının, “Devlet emeklilik sisteminden çekiliyor, herkes başının çaresine baksın ama mutlaka bir BES şirketine prim ödemek zorundasınız diyecekler” diye endişelerim ise had safhada.

5- Sonuç olarak;

Zaten bozuk olan gelir paylaşımımız da zenginle fakirin farkının daha da derinleşeceği bir döneme doğru gidiyoruz ve ben elimden geldiğince bu süreci yavaşlatmaya çalışıyorum. Bu süreci görmüşken benden sadece basit “ne zaman emekli olurum” sorularına cevap vermemi beklemeyin. BES konusundaki düşüncelerimi buradan şimdilik serdetmeyeceğim ama geçmişteki hayat sigortalarından emekli olanlar bunu bize anlatıyor. Siz, gelin yeni sistemle gelen aylık 260 YTL ile insanlar nasıl geçinecek, 65 yaşına kadar çalışan bir asgari ücretli emekli olunca alacağı 213 YTL emekli aylığı ile nerelere yatırım yapsın onu anlatın.




Özel hastanelerin yüzde 20 blöfü

Halen, TBMM'de bulunan SS ve GSS Kanunu yani diğer adıyla “Sosyal Güvenlik Reformu” ile getirilen GSS sisteminde özel hastanelerin kendilerine tanınan yüzde 20 farka karşı oldukları ve bu aynen yasalaşırsa, SGK'lı hasta kabul etmeyecekleri ifadeleri basında epey tuttu. Sistemi basitçe anlatırsak, halen SGK ile sözleşmesi olan özel hastaneler diledikleri kadar fark alıyorlar. Mesele muayene ücreti 100 YTL olan özel hastane, sigortalıya “SGK 35 YTL veriyor sen de 65 vereceksin” diyebiliyor. Anayasa Mahkemesi iptal etmeseydi 2007 yılı başında yürürlüğe girecek olan 5510 sayılı SS ve GSS Kanunu ise bırakın yüzde 20'yi tek kuruş fark alınmasına izin vermediği gibi fark alanın sözleşmesini iptal edip, bir yıl men yasağı getiriyor ve bir de idari para cezası veriyordu. Şimdi gelen Tasarı'da ise yüzde 20 kadar fark alınması var ve bu farktan daha fazla alan özel hastanelere tek kuruş ceza vermediği gibi sözleşmenin iptaline de gitmiyor. Öyleyse, özel hastaneler ne istiyor? Yüzde 200 fark olsun, üstüne yatak farkı da olsun diyorlar. Kanun yüzde 20 ile çıkarsa SGK ile sözleşme yapmayız diyorlar ama bana göre bu basit bir blöf. Çünkü, GSS'den sonra özel banka-borsalar hariç tüm nüfus GSS içinde olacak ve SGK ile anlaşma yapmayan hastanelerin ayakta kalma şansı da yok. Üstelik sağlık pastası 80 milyar YTL'ye doğru giderken, ‘ben pastadan yemem, yerdeki ekmek kırıntıları bana yeter' diyen özel hastane de çıkmaz.




Şahin Çil'in, İş Kanunu Şerhi çıktı

Gazetemiz okurlarının iş hukukuna ilişkin yararlanabilecekleri eserler arasında gerçekten güzel bir çalışma daha piyasaya sunuldu. Bugüne kadar yayınlanan en kapsamlı eserlerden biri olan, “İş Kanunu Şerhi” isimli kitap işçi-işveren arasındaki davaların en son karara bağlanma yeri olan Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin kıymetli Tetkik Hakimi Şahin Çil tarafından hazırlanmıştır. Üç ciltten ve 3891 sahifeden oluşan bu dev eseri özellikle hukukçulara, akademik çalışma yapanlara, işletmelerin insan kaynakları/personel yöneticilerine, avukatlara, mali müşavirlere, yeminli mali müşavirlere, sendikacılara ve iş hukukuna ilgi duyanlara mutlaka tavsiye ediyorum. İsteyenler, yayımcı Turhan Kitabevi'nin (www.turhankitabevi.com.tr) Yüksel Cad. No:8/32 Kızılay-Ankara adresinden, Turhan Kitabevi kitaplarını satan yayınevlerinden alabilecekleri gibi 0-312-418 82 59 numaralı telefondan da isteyebilirler.




Kısa...kısa...

  • Fevzi Çakır-Emekli olanların fiş toplaması ve karşılığında vergi iade uygulamasının kaldırılmasından sonra emekli aylıklarına her ay Sosyal Destek Ödemesi (SDÖ) adı altında yüzde 4 ilave ödeme yapılmaktadır. Yeni gelen uygulamanın emeklilerle alakası yok.

  • Burhan Ulucan-1964 doğum yılınız ve 1979 yılı işe giriş tarihinizle gün sayınızı tamamlayarak yaptığınız emeklilik başvurusu 1979 yılında başlangıcınız var ama prim yatmamış cevabıyla reddedilmişse hemen gidip iş mahkemesinde dava açın.
    Ali Tezel/Akşam

  • YORUM YAZIN
    Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
    Değiştir
    Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
    Kodu Girin
    Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
    07.02.2025
    19:32
    Hesarek`e ruhsat engeli! Kapatıldı!
    Hesarek'e ruhsat engeli! Kapatıldı!
    Bingöl'de Üniversite Termal Tesisinin ardından bir kapatma kararı da Hesarek Kayak Merkezi için verildi. Türkiye'deki birçok tesis için verilen karardan etkilenen Hesarek'te yatılı konaklama ile teleferik ve telesiyej sistemi kapatıldı. Kafeterya ve acemi pisti açık olacak.
    07.02.2025
    18:11
    Bingöl`de 77 köy yolu ulaşıma kapandı
    Bingöl'de 77 köy yolu ulaşıma kapandı
    Bingöl'de yoğun kar yağışı nedeni ile 77 köy yolu ulaşıma kapandı.
    07.02.2025
    14:17
    Bingöl`de ‘İŞKUR Gençlik Programı` sözleşmesi imzalandı
    Bingöl'de 'İŞKUR Gençlik Programı' sözleşmesi imzalandı
    Türkiye İş Kurumu (İŞKUR), devlet üniversiteleriyle birlikte öğrencilerin istihdam edilebilirliğini artırmak ve aynı zamanda öğrencilere bilgi, beceri, çalışma alışkanlığı ve disiplin kazandırmak amacıyla İŞKUR Gençlik Programı'nı başlattı. Bu kapsamda Bingöl Üniversitesi ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bingöl Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü arasında iş birliği sözleşmesi imzalandı.
    07.02.2025
    13:59
    Termal Tesis Konusu ‘Bürokratik Krize` mi dönüştürülüyor?
    Termal Tesis Konusu 'Bürokratik Krize' mi dönüştürülüyor?
    Hijyen noktasında eleştirilerin odağındaki Bingöl Üniversitesi Ilıcalar Uygulama Oteli ve Termal Tesisi'nin 15 gün süreyle kapatılması bürokratik krizi tetikledi. Üniversite kanadı bunu 'Rektörü yıpratma' olarak yansıtırken, kamuoyu ise kapatma kararı nedeniyle Valiyi takdir ve tebrik ediyor. Yorumlar ise karşılıklı suçlama ve savunma odaklı sürüyor! İşin aslı ne? Kim ne yapmak istiyor?
    07.02.2025
    12:32
    Bingöl Üniversitesi`nden termal tesisleri için ‘sıkı tedbir` vurgusu!
    Bingöl Üniversitesi'nden termal tesisleri için 'sıkı tedbir' vurgusu!
    Tesisteki hijyen sorununa dair alınan yeni kararları duyuran Bingöl Üniversitesi, 'Bu tür durumların önlenmesine dair radikal tedbirler almış bulunuyor ve bu tedbirleri kararlılıkla devam ettireceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz' açıklamasında bulundu. Alınan tedbirler is şöyle sıralandı;
    07.02.2025
    12:01
    Bingöl`de ruhsatsız silah operasyonu: 4 şüpheli tutuklandı
    Bingöl'de ruhsatsız silah operasyonu: 4 şüpheli tutuklandı
    Bingöl'de polis ekiplerince düzenlenen operasyonda 8 tabanca, av tüfeği fişek ve mermi ele geçirildi. Operasyonda gözaltına alınan 4 kişi tutuklandı.
    Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
    ©Copyright 2017
    Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın