İHH İnsani Yardım Vakfı, “Mahallene ve Okuluna Sahip Çık! Uyuşturucuya Hayır!” başlığı altında Türkiye'de son 4 yılda hızla yayılan uyuşturucu ve madde bağımlılığı sorununa dikkat çekmek, sivil toplum ve kamu kurumları işbirliğinin arttırılması ve toplumda duyarlılık bilincinin geliştirilmesini hedefleyen bir dizi konferans serilerine başladı.
Konu ile ilgili açıklama yapan Solhan İHH Başkanı Muhammed Veysi Tunç; “Vakfımız, Türkiye'nin uyuşturucu bağımlılığı ve suç oranının yüksek olduğu 47 şehrin 31'inde konferanslar düzenleyerek uyuşturucu sorunu ve madde bağımlılığı ile alakalı farkındalık oluşturmak ve bunlarla mücadele için bilinçlendirme çalışmaları yürütüyor. Türkiye'de uyuşturucu kullanımı tehlikeli boyutlarda sessiz ve derinden yayılıyor. Genel uyuşturucu kullanımındaki artış yüzde 17'ye, bonzai de ise yüzde 38'e doğru tırmanmış vaziyette. Uyuşturucu haritasına baktığımızda Türkiye'de bölgelere göre uyuşturucu kullanımı şu şekilde; Marmara yüzde 33, İç Anadolu yüzde 19, Akdeniz yüzde 14, Ege yüzde 11, Doğu Anadolu yüzde 10, Güneydoğu yüzde 9 ve Karadeniz yüzde 4. Türkiye'de uyuşturucu kullanan kişi sayısı 1 milyon 700 bin. 2014 ve 2015 yıllarında 700 bin insanımız uyuşturucu tedavisi gördü. Bugün Türkiye'nin 47 ilinde uyuşturucu madde kullanımı var. Uyuşturucu sebebiyle 26 ilimizde ölüm vakaları gerçekleşiyor. Uyuşturucuya başlama nedeni yüzde 48 ile arkadaş etkisi, yüzde 23 ile merak oluyor. Uyuşturucu temininin yüzde 80'i sokak satıcılarından karşılanıyor. Cezaevlerindeki mahkûmların toplamının yüzde 21'i uyuşturucu madde suçundan yatıyor. Bağımlıların yüzde 82'si 20 ile 35 yaş aralığındadır. Son 3 yılda alkol ve uyuşturucu kullanımı sebebiyle hakkında yasal işlem yapılanların yüzde 20'si çocuklardan oluşmaktadır”şeklinde konuştu.
“Sigara Veya Uyuşturucu Kullanımı Hususunda Herkes Duyarlı Olmalı”
“Solhan'ımızda ise sigara kullanmanın çok erken yaşlardan başladığına tanık olmaktayız.” Diyen Tunç şu ifadeleri kullandı; “Özellikle anne babalar, çocuklarını zararlı arkadaşlardan ve alışkanlıklardan uzak tutmalı. En değerli sermayeleri olan evlatlarına şefkatle yaklaşmalı ve onları başıboş bırakmamalılar. Sigara veya uyuşturucu kullanımı hususunda herkes ve her kesim duyarlı olmalı. Siyasetçisinden sporcusuna, sağlıkçısından zanaatkârına, eğitimcisinden imamına. Esnaflar, çocuklara tek dal sigara satamayacağı gibi 18 yaş altındakilere paket sigara satmamalı. Yetkililer, gençliğimizi zehirleyenlere karşı yasal işlemleri olması gerektiği gibi gerçekleştirmeliler. Eğitimcilerimiz zararlı alışkanlıklardan uzak durarak örnek olabilecekleri gibi bağımlılıkla mücadele konusunda aktif rol almalılar. İmamlarımız ve kanaat önderlerimiz her anlamda kötü olan ve dinimizin yasakladığı bu zararlı alışkanlıklarla ilgili bilgilendirme çalışmaları yürütmeliler. Sağlık çalışanları ise bu hususta bilinçlendirme faaliyetleri gerçekleştirmeliler. Aksi halde geleceğimiz olan gençlerimizi kaybetmiş oluruz.''