KİM KİMDİR FİRMA REHBERİ Hemen Üye Ol Üye Girşi
Uye Girişi
Giriş
Beni Hatırla
Yeni Üye Kayıt
Haber sitemizin aktivitelerinden yararlanmak için üyelik başvuru yapın.
Hemen Üye Olun
Uye Hizmetleri
 
23 Nisan 2024 Salı
°C

Kurban: chp resepsiyona katılmalı

Referandum sürecinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, &';başörtüsü sorununu biz çözeriz” açıkmasından sonra CHP ve ülkenin gündeminde sular durulmuyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları çerçevesinde Çankaya Köşk'ünde tek resepsiyon verilmesi ile ilgili CHP içerisinden farklı açıklamaların gelmesi krizi daha da derinleştirdi.

Kurban: chp resepsiyona katılmalı
17 EKİM 2010 PAZAR 23:57
0
2090
2
AA aa

 

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandum çalışmaları çervesinde ülke genelinde yaptığı mitinglerde, başörtüsü sorununu çözme noktasında, kendilerinin talip olduğunu açıkladı. Bu açıklamadan sonra, Başbakan Erdoğan'ın “teklifi getirsinler” sözlerinden sonra, üniversitelerdeki başörtüsü sorunu ülkenin gündeminden düşmeyen konuların başında gelmeye başladı. Referandum sürecinden sonra CHP'nin beklenen adımları atmaması, çözümün nasıl olacağı konusunda herhangi bir açıklama yapmaması ise eleştirilere yol açtı. Aynı zamanda başörtüsü konusunda parti içerisinden farklı açıklamaların gelmesi ile CHP içerisinde çatlakların olduğu iddiası dile getirilmeye başlandı.

Son olarak 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları çerçevesinde köşkte tek resepsiyon verilmesi CHP içerisindeki çatlağı biraz daha gün yüzüne çıkardı. CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce tarafından yapılan açıklamada 29 Ekim resepsiyonuna katınılmayacağı söylendi, kısa bir süre sonra CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun “karar vermek için henüz erken” demesi, parti içerisinde farklı fikirlerin olduğu iddiası gündeme bomba gibi düştü. Şimdi herkesin merak ettiği 29 Ekim resepsiyonunda CHP'nin nasıl bir tavır alacağı ve CHP'nin başörtüsü sorunu konusunda nasıl bir çözüm üreteceği.

CHP'nin üniversitelerdeki başörtüsü sorununu nasıl çözmek istediğini, 29 Ekim resepsiyonunda CHP'nin tavrının nasıl olması gerektiğini ve tüm merak edilenleri; CHP Parti Meclis Üyesi Mustafa Kurban'a sorduk. İşte ses getirecek özel haberimizin ayrıntıları.

Ben CHP'de 25 yıldır politika yapıyorum. 15 yıl gibi bir süre zarfında CHP İl Başkanlığı yaptım diyen Mustafa Kurban, “Başörtüsü meselesi ne yazık ki daha önceki partiler tarafından ve en son olarak da AK Parti tarafından istismar konusu edildi. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak, AK Parti'nin elindeki bu argümanı almak için özellikle bu konu uzun bir süre konuşuldu. Parti meclisinde, il başkanları toplantısında, MYK'da… Bu konunun artık ülke gündeminden çıkması lazım. Türkiyede başörtüsü sorunu diye bir sorun yok. İsteyen istediği gibi giyiniyor. Bu konudan özellikle nemalanılıyor. Şimdi CHP'nin hedefi bu argümanı AKP'nin elinden almaktır. Bunu artık ülkenin sorunları arasından çıkartmak lazım.” dedi.

CHP'nin başörtüsü sorununun çözümü noktasında nasıl bir yol izleneceğine de değinen Kurban, “Bilim adamları şu anda çalışıyor. Bunun bir de yasal boyutu var; çünkü Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında deniliyor ki, Türkiye Cumhuriyeti laik bir sosyal hukuk devletidir. Laik ve sosyal hukuk devletinin gerekleri neler ise çağdaş dünya normlarında bu nasıl yorumlanıyorsa öyle yorumlanacak. Burada eğer üniversite okuyan kız öğrenciler gerçekten eğitimlerinden yoksun kalıyorsa, Cumhuriyet Halk Partisi'nin çözmek istediği konu budur. Bunu kime havale etmiş. Sencer Ayatay'a. Kim bu adam, bir profesör. Diyor ki sen bunu araştır, incele; hukuki boyutunu, sosyal boyutunu araştır. Biz bu sorunu çözelim.” şeklinde konuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi çözüm için uğraşıyor diyen Kurban, “Bunu gündeme getirelim, oturup konuşalım, bunu çözelim diyor. Sadece başörtüsü değil mesela Kürt sorununu çözmek istiyor, demokratikleşme sorunu çözülsün istiyor. CHP diyor ki artık insanları inançlarından, fikirlerinden, değerlerinden dolayı yargılamayalım.” değerlendirmesinde bulundu.

29 Ekim resepsiyonu hakkında çıkan farklı söylemlere de değinen Kurban; “Bu konuda önemli olan genel başkanın yaklaşımı ve değerlendirmeleridir, partiyi genel başkan temsil eder.” dedi. Kurban sözlerine; “Genel başkan dışındaki yaklaşımlar ve söylemler çok da şık değildir. Saygın da değildir. Grup başkanvekilimizin görüşü de saygındır tabii; ama esas olan genel başkanın yorumudur. Burada ülkenin gündemi çarpıtılıyor. Sanki birileri istiyor da bunlar istemiyor gibi gösteriliyor. Biz halkımızın inançlarına saygılıyız. 29 Ekim resepsiyonu da bu çerçevede kutlanıyorsa, parti genel başkanı nasıl uygun görmüşse, partinin alacağı karar o yönde olmalıdır. Ve bizim için de artık bu tabular yıkılmalıdır. Anadolu coğrafyasında birçok inanç, kültür bir arada yüzyıllarca yaşamıştır.” şeklinde devam etti.

Kurban, bundan sonra yapacağımız çalışmalarda partimizin tek temsilcisi genel başkandır diye belirterek; parti içinde farklı guruplar yok mudur? Vardır. Bunlar kendilerini zaman zaman ortaya koyacaklardır, dedi.

Resepsiyona katılıp katılmama tartışmalarına da değinen Kurban, “Cumhurbaşkanı bu ülkeyi temsil ediyorsa, bu bir ulusal milli bayramsa, eğer yetkili organlar bunun aksine bir şey görmemişse hiçbir mahsuru yoktur. Resepsiyon veriliyorsa, sen de ülkenin bir siyasal partisisen bu resepsiyona icap edeceksin. Tabii bu benim şahsi değerlendirmemdir, parti organları açısından bunu söylemiyorum.” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi'nde çok çeşitlilik her zaman olmuştur. Parti içerisinde insanlar çıkıp da konuşabiliyor diyen Mustafa Kurban, “Şu anda farklı değerlendirmeler olabilir; ama çok seslilik de olmaz.  Partiyi genel başkan yönetir. Genel Sekreterlik bir makamdır ama bunlar ayrı ayrı gruplar değildir, bunlar birbirini tamamlayan organlardır. Cumhuriyet Halk Partisi içerisinde farklı söylemler olsa bile, sonuçta parti bir bütün olarak, bütün organları ile birlikte yoluna devam edecektir.  Cumhuriyet Halk Partisi bir kurultay yaşadı. Genel başkanı değişti, MYK'sında ciddi değişiklikler oldu. Parti meclisinde değişiklikler oldu. Bu aynı zamanda bir anlayışı da değişti. CHP eskiden Deniz Bey'in başkanlığında yönetiliyordu, şimdi se Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında yönetiliyor. Her yönetimin kendina ait bir yönetim anlayışı vardır, bu doğaldır. Esas olan bugün ki yönetimin anlayışıdır. Geçmiş geçmişte kaldı. Günahları ile sevapları ile onlar geçmişte kaldı. Ama yeni CHP'nin alacağı kararlar; toplum tarafından göz önüne alınır, tartışılır. Yeni yönetimi, yeni anlayışı, yeni söylemleri esas almak gerekir.” şeklinde konuştu.

CHP'nin başörtüsü sorununun çözümüne talip olması; ama çözümün nasıl olacağını ortaya koymaması ve 29 Ekim resepsiyonuna Cumhurbaşkanının eşi kapalı olduğu için katılmayacağını belirtmesi kamuoyunda tepkilere yol açtı. İşte o tepkilerden birkaçı:

Ahmet Altan-Taraf
Önce “başörtüsünü de biz çözeriz” diyorlar sonra Cumhurbaşkanı'nın eşi “başörtülü” diye Çankaya'daki resepsiyona gitmiyorlar…
CHP'liler neyi protesto ediyorlar?
Cumhurbaşkanı'nın eşinin başörtülü olmasını mı?
Cumhurbaşkanları, CHP'lilerin beğendiği tarzda bir hanımla mı evlenmek zorundalar?
Bir insanın kimi sevdiği, kiminle evlendiği ile Cumhurbaşkanlığı'nın ne ilgisi var?
İlerde Cumhurbaşkanı olmayı düşünen biri, evlenirken gidip CHP Genel Merkezi'nden “evliliğe uygundur” diye ilmühaber mi alacak?
CHP'nin uygun görmediği insanlarla evlenenleri Cumhurbaşkanı yapmayacak mıyız?
Cumhurbaşkanı'nın “eşini” politik bir meseleye konu etmek bence yakışıksız bir davranış…
Çankaya Köşkü, Cumhurbaşkanı'nın evi.
Dolayısıyla eşinin de evi.
Cumhurbaşkanı, politik bir mesele çıkmasın diye eşini mi boşayacak yoksa zorla eşinin başını mı açacak?..
CHP'nin bugün, eskiden olduğu gibi devleti şekillendirme gücü yok.
Ama böyle bir güçleri olsaydı, eşi başörtülü hiçbir vatandaşı “devlet görevine” kabul etmeyeceklerdi demek ki…
Bir insanın “eşi” üzerinden politika yapmak bana sorarsanız yapılabilecek en ucuz politikadır ve Türkiye'de bu ucuzluğa prim tanıyacaklar çok fazla değildir…
“Herkes benim istediğim gibi giyinecek” diyerek de çoğunluğun partisi haline gelmek mümkün değil.
Size ne insanların eşlerinin giyiminden?
Başka işiniz mi yok?
Bu sığlıkla hangi sorun çözülür, hangi derde çare bulunur?
Böyle “iki arşın kumaş” üzerinden politika yaparsanız, iki arşınlık parti olarak kalır, her seçimde hüsrana uğrarsınız.
İstediğiniz buysa, tebrikler, amacınıza ulaşıyorsunuz…

 
Mehmet Ali Birand-Milliyet

Besbelli ki, CHP'nin 29 Ekim resepsiyonu konusunda kafası karışık veya kendi içlerinde bir zamanlama sorunu yaşıyorlar.

 Ortada üç seçenek var:

  1. Muharrem İnce partinin aldığı “katılmama” kararını erken açıkladı. Daha beklemesi gerekirdi.
  2. Kılıçdaroğlu, aldıkları “resepsiyona katılmama” kararının abartılı olduğunu görüp geri adım attı.
  3. CHP yönetimi, AKP ile bir pazarlığa hazırlanıyor. Resepsiyona katılma karşılığında, iktidar partisi veya Gül'den, türban yasağının üniversiteler dışındaki eğitim kurumlarında devam etmeyeceğinin güvencesini istiyor.

Hangisi olursa olsun, Kılıçdaroğlu'nun türban konusunda benimsediği yeni tutum,  anlayışlı yaklaşım ile resepsiyona katılmama kararı açık bir çelişki yaratıyor. CHP bu resepsiyona katılmalı, buna karşı türbanın üniversite dışında da serbest bırakılmasına karşı çıkmalı.

Fehmi Koru-Yenişafak
CHP yöneticileri galiba o davetin biri gündüz diğeri akşam olmak üzere neden iki kez verildiğini, şimdi ise teke indirilmesinin sebebini anlayamamışlar. Anlamış olsalardı, bundan kendileri için pay çıkarır ve Çankaya'ya çıkmakta tereddüt etmezlerdi…

Çankaya'yı boykotun, CHP'yi ve ondan daha çok da kendisini zor duruma düşüreceğini nasıl oluyor da görmüyor Kemal Kılıçdaroğlu?..

Her fırsatta kendilerinden "Cumhuriyet'i kuran parti" olarak söz eden CHP'nin, halkın iradesinin Meclis'e yansımasıyla seçilmiş Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e saygıda kusur ederek varabileceği tek yer, halkın gözünde değer kaybetmektir…

Ekrem Dumanlı-Zaman
Bu seferki başörtüsü gündemini tetikleyen CHP'nin tavrı oldu. Seçim meydanlarında "Başörtüsünü biz çözeriz." diye yeri göğü inleten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Buyurun çözelim." dedi. CHP'nin bu noktadan itibaren çok net bir pozisyon alması gerekiyordu ki, sorun topyekûn çözüme kavuşsun. Ne var ki, CHP'nin içinde herkesin uzlaştığı tam bir formül yok. Kimi parti yetkilileri böyle bir gündemin tartışılmasından bile rahatsız. Çözüm safında yer alanların bir kısmının ise kafası oldukça karışık. "Türban mı denmeli, başörtüsü mü denmeli?" diye başlayan tecessüs çizgisi, "Saçın bir kısmı (İran'daki gibi) gözükmeli." noktasına kadar uzanarak buyurgan bir hal aldı. Bazı CHP'liler işi bir adım daha öteye taşıyarak, "Şimdi üniversitede serbest hale getirirsek, yarın başörtüsü kamusal alana girmeyecek mi?" şeklinde dile getirilen bir korkuyu pompalıyor.

YORUM YAZIN
Profiliniz ziyaretci statüsünde görünüyor. Yorumlarınız aşağıdaki isimle yayınlanacaktır
Değiştir
Dilerseniz web sitemize üye olarak daha özgün bir profil oluşturabilir ve yorumlarınızı hesabınızdan takip edebilirsiniz
Kodu Girin
Yapacağınız yorumların şiddet ve hakaret içermemesine lütfen dikkat edin. Aksi taktirde yorumlarınız onaylanmayacaktır. Gönder
Murat BÖÇKÜN (@Misafir_93)
18 Ekim 2010 Pazartesi 08:28
Kemal KILIÇDAROĞLU ve Onun yardımcısı Muharrem İNCE nin mesajlarının birbirini tutmaması ne kadar ilginç değilmi?? Soruyorlar GANDİ ye Resepsiyona katılacakmısınız diye? Diyorki; Daha 13 gün var :) Soruyorlar RTE ye cumhuriyetin 100. yılı hedfiniz ne? diyorki; 13 yıl içinde çok şey başarıp hedefede adım adım ilerliyoruz.. İşte Aradaki farkı görüyormusun sayın KURBAN? .. Evet bence sayın kurban sizde 30 yıldır siyaset yapıyorsunuz, şapkanızı önünüze koyup bi düşünün.. Körü körüne CHP sevdalısı olmayın..
hawar (@Misafir_92)
18 Ekim 2010 Pazartesi 02:10
mustafa kurban gbi değerli bir siyasetçinin chp ile ne işi olur, chp li olmasının mantığını haala anlabilmiş değilim...
23.04.2024
18:15
Trafik sigortasında yeni dönem: Zam hesabı değişti
Trafik sigortasında yeni dönem: Zam hesabı değişti
Mayıs ayı itibarıyla trafik sigortalarında yeni dönem başlıyor. Bunda böyle zamda üst sınır maliyet endeksine göre belirlenecek. Peki bu ne demek oluyor? İşte sürücüleri yakından ilgilendiren gelişmenin detayları...
23.04.2024
18:14
Erdoğan`dan kamuda tasarruf mesajı
Erdoğan'dan kamuda tasarruf mesajı
Milletin refahını artırmaya yönelik adımlar atıldığını belirterek gereksiz harcamaların ortadan kaldırılacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gıdadaki fahiş fiyatlar için de 'Milletimizin fahiş fiyat yükünün altında ezilmesine asla müsaade etmeyeceğiz' yorumunda bulundu.
23.04.2024
18:13
Bingöl`de aranan 19 şahıs yakalandı
Bingöl'de aranan 19 şahıs yakalandı
Bingöl'de aranan 19 şahıs, İl Emniyet Müdürlüğü ve İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin yapmış olduğu çalışmalar sonucunda yakalanarak cezaevine teslim edildi.
23.04.2024
18:13
Bingöl`de akrabaların husumeti barışla noktalandı
Bingöl'de akrabaların husumeti barışla noktalandı
Bingöl'ün Genç ilçesinde akraba olan iki aile arasındaki husumet, Kaymakam Muhammet Güzel'in girişimleri sonucu barışla son buldu.
23.04.2024
18:12
Bingöl`de deprem!
Bingöl'de deprem!
ADAD, yerin 7 kilometre derinliğinde meydana gelen depremde depremin merkez üssünün Karlıova İlçesi olduğunu duyurdu.
23.04.2024
14:19
23 Nisan`da valilik makamına oturan Muhammed, `Bingöl`de dayanaksız binaların yapılmasına izin vermeyeceğiz`
23 Nisan'da valilik makamına oturan Muhammed, 'Bingöl'de dayanaksız binaların yapılmasına izin vermeyeceğiz'
Bingöl Valisi Ahmet Hamdi Usta, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı etkinlikleri kapsamında makamını temsili olarak 6'ıncı sınıf öğrencisi Muhammed Berke Saray'a devretti. 6'ıncı sınıf öğrencisi Muhammed Berke, deprem bölgesi Bingöl'de dayanıksız yapılara izin verilmemesini temsili belediye başkanına iletti.
Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir
©Copyright 2017
Haberler, Fotoğraf Galerisi, Video Galerisi, Köşe Yazıları ve daha fazlası için arama yapın