Mevcut anayasadan bütün kesimlerin şikayetçi olduğunu belirten Korkutata, “Mevcut anayasayı tahlil ederken şunu biliyoruz ki tüm siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderlerinin ortak söylemi şuydu: ‘Bu cuntacıların halka dayattıkları yasalardan ne zaman kurtulacağız? Bu başçavuşların beygirlerinin nalları altında eziliyoruz' diyorlardı. Bu zar-u figanlar kabul gördü. Hür meclis, hür parlamenterlerin yaptığı bu sivil anayasa değişikliğini halkın oylarına sunmuşlardır. Evet, buna sadre şifa diyoruz. Türkiye'nin buna ihtiyacı vardı” dedi.
Korkutata, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yeni anayasa değişikliği tek adam olacağı yünündeki ifadelerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Bu millet akılıdır, kime güveneceğini bilir. Bakınız 14 yılda kansız ve tanksız, tanksız ve kansız devrimleri saymakla bitmez. Tüm ana dillere, inançlara hürriyet getirdi. Cami, cem evleri ve kiliselere serbestlik geldi. Yani ceberut devlet şekline son verdi. Sayın Cumhurbaşkanımızın yaptığı bu devrimler bütün kesimler tarafından kabul gördü. Bu hizmetler tek adam için değil, bütün ülke için yapılmıştır.”
Türkiye'nin son yıllarda önemli gelişmeler kaydettiğine işaret eden Korkuata, bu gelişmelerin doğal olarak Türkiye düşmanlarını kıskandırdığını aktardı.
Korkutata, “Yeni devlet, yeni yaşam, yol, fakülte, havayolları, gelişmek için ne varsa yapılıyor. Var olan noksanlıkları da tamamlamakla mükemmelleşecektir. İşte bunları hazım etmeyen, kıskanan Avrupa ve taşeronları telaştadırlar. Korkunun ecele faydası olmaz. Arif şöyle demiştir: ‘Takdir-i Hüdâ kuvve-i bâzû ile dönmez. Bir şem'a ki Mevlâ yaka, üflemekle sönmez' Rüzgâr hangi yönden eserse essin kefereler, fecereler ne derse desin inşallah üreten, bir birini seven herkese karşı adaletten ayrılmayan, kanun ve nizamlara saygın bir devlet olmaya gidiyoruz” ifadelerini kullandı.