Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Kızılboğa, 1 Mayıs İşçi Bayramı münasebetiyle yazılı bir açıklama yaptı.
Açıklamada, şu ifadelere kullanıldı:
“Bugün 1 Mayıs, Türk Sağlık-Sen olarak tüm çalışanların 1 Mayıs Bayramını kutluyoruz. 1 Mayıs'ı kutlarken özellikle ifade etmek isteriz ki bu bayramda bu ülkenin işçileri, kamu çalışanları, işsizleri, emeklileri, yoksulları, kadınları, gençleri için alanlardayız. Türk milleti olarak barış içinde, özgürce yaşamak için, demokrasi için, ekmek için, daha güzel bir dünyada, baskısız, insan onuruna yaraşır bir hayat için bir aradayız. Bir mayısta tüm çalışanlar adına taleplerimiz vardır. İstihdamın korunmasını, geliştirilmesini ve işsizliğin önlenmesini istiyoruz. İnsan onuruna yaraşır bir hayat istiyoruz. Adil bir gelir dağılımı istiyoruz. Hakça bir paylaşım istiyoruz. Güvenceli bir çalışma hayatı istiyoruz. Bugün Sağlık Bakanlığı'na bağlı kurum ve kuruluşlarda 120 bin kişi taşeron işçi olarak bir çok haktan yoksun biçimde çalıştırılmaktadır. Taşeronlaşmanın son bulmasını, esnek, güvencesiz, sözleşmeli personel istihdamının kaldırılmasını, asıl işin taşeronlara yaptırılması uygulamasından vazgeçilmesini istiyoruz. Bugün sağlıkta 4/C'li, Vekil Ebe Hemşire, 4B'li olarak görev yapan ama hak ettikleri kadrolu memurluk kendilerine verilmeyen binlerce arkadaşımıza kadro istiyoruz. Dar ve sabit gelirlinin üzerine bir karabasan gibi çöken vergi adaletsizliğinin son bulmasını istiyoruz. “Çalışanların, emeklilerin açlık sınırının altında ücret almasına bir son verilsin” diyoruz. Sosyal güvenlik fonlarının amacı dışında kullanılması düşüncesinden vazgeçilmesini istiyoruz. Çok mu? Olamaz mı? Yapılamaz mı? İnanın ki çok değil; inan ki imkânsız değil. Fakat bu taleplerimizi gerçekleştirmek yerine ne yazık ki başka işlerle uğraşanlar var. Çalışanların örgütlü mücadelesini zayıflatarak, bizleri çaresiz bırakmak isteyenler var. Ne yazık ki bugün, çalışanlara karşı uygulanan hukuksuzluk var. Bugün, kamu görevlilerine verdiği sözleri unutanlar, attıkları imzaya sahip çıkamayanlar var. Bugün karın tokluğuna çalışacak bir iş arayan milyonlarca işsizimiz var. Üniversiteyi bitirmiş ama çaresizlik içinde kıvranan milyonlarca gencimiz var. Bugün emeğinin karşılığını alamayan, alın terini akıtan ama kıymeti bilinmeyen çalışanlar var. Sorunlar yumağı içinde hizmet üreten sağlık çalışanlarının sesini duymayanlar var. Sağlıkta şiddet cinayete dönüştüğünde daha yeni ne oluyor diye gözünü hastanelerde yaşanan can güvenliğine zoraki çevirenler var. Yıllardır süren adaletsiz döner sermaye sisteminde çözüm yerine hala çalışanların taleplerine kulak tıkayanlar var. Fakat tüm bunlara karşı çalışanların bir arada olduğu ve hakkı savunduğu sendikası Türk Sağlık-Sen'de vardır. Bizler bir oldukça, çalışanları sindirmeye hiç kimsenin gücü yetmeyecektir. Umudumuz ve dileğimiz, gelirin de, hakların da, hukukun da, adaletin de, nimetin de, külfetin de adil taksim edildiği bir ülkedir. Bu birliktelik, Türk milletini ve Türkiye Cumhuriyeti Devletini, bir ve bütün olarak ilelebet payidar kılacaktır. Çalışanlar, emeğinin, alın terinin ve yüreğinin gücünün farkına vardığında emin olun, yarınlar daha güzel olacaktır. Türk Sağlık-Sen olarak tüm çalışanların 1 Mayısını tekrar kutluyor, Yaşasın hak mücadelemiz, yaşasın kardeşliğimiz, yaşasın 1 Mayıs diyoruz.”