Kıdem tazminatı'nda yeni modelKıdem Tazminatında yeni model belirlediklerini ifade eden Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz, Fonda biriken paranın kullanımı belirli şartlara ve kurallara bağlı olacak. Yeni sistemin en önemli özelliği ise, herkesin kendi özel hesabını ve bu hesapta biriken tutarı takip edebilmesi olacak dedi.Hükümet, programına koyduğu “Kıdem Tazminatı sisteminin kaldırılması ve yerine yeni bir sistem kurulması” hedefini hızlandırdı. Hükümet, önümüzdeki dönemde kurulacak yeni sistemin ana hatlarını netleştirdi ve dünyada da Avusturya Modeli olarak bilinen sistem tercih edildi. Yeni sistemin önümüzdeki aylarda açıklanacak İstihdam Paketi'ne konulması hedefleniyor. Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz, Kıdem Tazminatı ile ilgili yaptığı açıklamada, “Mevcut sistemin kaldırılmasının ardından, geçilecek sisteme göre, işveren çalışana işten ayrılırken toplu para ödemesi yapmayacak. Bunun yerine İşsizlik Fonu'na benzer bir yöntemle Tazminat Fonu oluşturulacak ve her çalışan adına açılacak bireysel hesaplarda toplanacak para nemalandırılacak. Hesapta birikecek paraların belirli periyodlarla yapılacak kesintilerden oluşması öngörülmesine rağmen henüz kesintilerin kaynağı, şekli ve miktarı netleşmedi. Fonda biriken paranın kullanımı belirli şartlara ve kurallara bağlı olacak. Yeni sistemin en önemli özelliği ise, herkesin kendi özel hesabını, bu hesapta biriken tutarı takip edebilmesi olacak” dedi. Yılmaz, “Hükümet bununla, yeni oluşturulacak fonun başka amaçlar için kullanılmasını engellemeyi amaçlıyor. Model, 2009 yılı sonunda Ankara Sanayi Odası (ASO) toplantısında gündeme gelmiş, sanayiciler tarafından Hükümet'e önerilmişti. Geçtiğimiz günlerde Dünya Rekabet Endeksi'nin yayınlandığını ve Türkiye'nin İşgücü Piyasasının Etkinliği kategorisinde 140'ı aşkın ülke arasında 123. sırada çıktığını söyleyen Yılmaz, “Bu, acil olarak ciddi bir çaba içine girmemiz gerektiğini gösteriyor” diye konuştu. Türkiye'nin işgücü piyasası konusunda ciddi bir çaba harcaması gerektiğine vurgu yapan Bakan Yılmaz, “İşgücündeki katılıklar istihdam artışını engelliyor. İşsizlerin hakkını korumak devletin görevi. Çalışanlar ve işverenler haklarını koruyor, savunuyorlar. İşsizlerin hakkını savunacak hiçbir şeyleri yok. Ama bizim işsizlerin haklarını korumak için attığımız adımlar diğer kesimlerde bir takım endişeler oluşturuyor. Bunu da haklı görmüyorum. Baktığınız zaman dünya ortalamaları ortada. İşgücü piyasalarını ne kadar esnek hale getirirseniz, verimliliğini artırırsanız, istihdamı o derece artırıyorsunuz. Ama böyle durumlarda oluşmuş statükoyu aşmak zaman alabiliyor. İstihdam Paketi'ni hazırlarken, meselelere çok boyutlu yaklaşıyoruz. Pakette sadece işgücü esnekliği değil, Kıdem Tazminatı meselesi, mesleki eğitim kursları, daha etkili bir işgücü piyasası oluşturmaya dönük tedbirleri oluşturmaya fırsat bulacağız” ifadelerini kullandı. Kişiye özgü hesaplar olacak Üzerinde çalışılan sistemin ana hatlarını değinen Bakan Yılmaz, “Biz yeni sistemde kanuni güvenceler sağlayacağız mutlaka. Kişiye özgü hesaplar olacak. Kişiye özgü hesap olduğu zaman havuz olmuyor bu iş. Dolayısıyla kötüye kullanmayı da engellemiş oluyorsun. Siz kendi hesabınızı bileceksiniz. Hesabınızda biriken parayı bileceksiniz. Miktarı, kim ne yatırmış, ne zaman yatırmış, tutar nereye ulaşmış, hepsini bileceksiniz ve takip edeceksiniz. Kendi hesabınızda biriken tutarları yeri geldiğinde, şartlar oluştuğunda kullanabileceksiniz. Kurallara bağlanmış şekilde kullanabileceksiniz. Hesabını kuralını bildiğiniz bir yapı olacak. Bu kişisel bir hesap olacak. İşveren çalışanı için belirlenecek parayı onun kişisel hesabına yatırmış olacak. Bu parayı, kuracağımız bir Fon yönetimi olacak, o yönetecek. Bu yönetim kamu yönetimi olacak” dedi. Yeni sistemin zorunluluk olduğunu belirten Yılmaz, “Bir taraftan işveren rahatlamış olacak. Bugünkü sistemde işveren işe adam almak istemiyor. İnsanlar fazla çalıştırılıyor. Bizde çalışma saatlerinin çok yüksek olmasının bir sebebi de bu. Yeni işçi alacağına mevcudu daha fazla çalıştırıyor. Şu anda hiç üretim artışı olmadan çalışma saati ortalama 2 saat kısalsa, işsizlikte muazzam bir azalma oluyor. İşverenin kafasında şu olmamalı: ‘Ben bir işçi aldığım zaman yarın, öbür gün, ben bunun altında kalırım'... Bu endişenin olmaması lazım. İşçi de çok şeffaf, açık kurallara bağlı bir sistemde neyi ne zaman alabileceğini görebilmeli. Hakkını hukukunu bilebilmeli. Şunu da söylemeliyim. Bunda kimsenin teknik olarak itiraz edebileceği bir boyut görmüyorum ben doğrusu. Lüzumsuz tartışmalar oluyor. Halbuki bu sistemin detaylarını oturup konuşsak anlaşabiliriz” diye konuştu. ‘Hem İşsizlik Sigortası hem Kıdem Tazminatı olamaz' Kalkınma Bakanı Dr. Cevdet Yılmaz, dünyanın hiçbir ülkesinde aynı anda hem İşsizlik Sigortası hem de Kıdem Tazminatı sisteminin olmadığının da altını çizdi. Bakan Yılmaz, kişisel hesaplara yatırılan fon sisteminde, bir çalışanın şu anda hak ettiğinin çok altında tazminat hak edeceği, bunun da bir hak kaybı olacağı eleştirilerine karşılık ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Geleceğe dönük miktarlar henüz kesinleşmiş, ne kadar kesinti olacağı netleşmiş değil. Bir çok ülkede İşsizlik Sigortası'na geçilirken, Kıdem Tazminatı bırakılmış. Ama bizde hem İşsizlik Sigortası sistemi getiriliyor, hem de Kıdem Tazminatı duruyor. İşsizlik Sigortası'nın olmadığı bir ortamda, yüksek Kıdem Tazminatı bir anlamda bir İşsizlik Sigortası işlevini görmüş. Ama şimdi İşsizlik Sigortası var. Siz işsiz kaldığınızda zaten bir fon var ve devlet size belli bir miktar ödemeyi yapıyor. Kıdem Tazminatı ise artık daha farklı olmak durumunda. Bu biraz böyle emeklilik gibi biriktirdiğiniz bir fon olacak. Yani İşsizlik Sigortası var, dolayısıyla Kıdem Tazminatı ona biraz ilave gibi olacak. Biz Türkiye'ye İşsizlik Sigortası'nı getirmişiz, fakat eski yapıyı da olduğu gibi devam ettiriyoruz. İşte rekabet gücünde neden bu haldeyiz, bu yüzden...Bunu da taşıyamıyor sistem. İşsizlik Fonu'nu getirdiğimizde Kıdem Tazminatı'nı kaldırmadık. Oysa kaldırmamız gerekiyordu. Hem o hem bu, ikisi birden hiçbir ülkede yok. Dolayısıyla ‘her iki sistem de olacak, ama hepsi yüksek olacak' diye bir şey olmaz.” ‘Mevcut çalışanlar hak kaybına uğramayacak' Kıdem Tazminatı sisteminin yerine başka bir sistem kurulması konusu gündeme geldiğinde bazı endişelerin dile getirilmesini anlayışla karşıladığını ama kendilerinin bu endişeleri ortadan kaldırmaya dönük her türlü güvenlik unsurunu kuracaklarını söyleyen Bakan Yılmaz, “Geçmiş kötü tecrübeler bir güvensizlik oluşturuyor. Buna katılıyorum ama bizim bugün geldiğimiz dünyada hükümetimizin anlayışı ortada... Biz kesinlikle hiçbir şekilde bu tür durumlara müsaade edecek bir şey yapmayız” dedi. Fon amaç dışına çıkmayacak Daha önce vatandaşın adına açılan hesaplarda biriken konut edindirme yardımı vb. fon örnekleri hatırlatıldığında ise Bakan Yılmaz, “Evet o nema kesintileri deneyimi var, yüzde yüz haklı endişeler ama onu da biz temizledik, biliyorsunuz. Kesintiler yapılmış ama ödenmemişti. Bizim Hükümetimiz bunları son kuruşuna kadar ödedi” diye konuştu. Mevcut çalışanların hak kaybına uğrayacağı hiçbir yapıyı getirmeyeceklerini vurgulayan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Mevcut çalışanlarımızın hak kaybına uğrayacağı bir yapıyı kesinlikle kurmayız. İstişareyle adım atacağız. Oluşturulacak yeni Kıdem Tazminatı Fonu'nun, kesinlikle amaç dışında kullanılmayacağını garanti altına alacağız. Kanunla kesin bir takım hükümlerle birlikte yapılacak, yani eski dönemler gibi değil. Kanuni güvencelerle, buna aşırı bir hassasiyet gösteriyoruz.” Aylık maaştan kesilen primler fonda toplanıp, değerlendiriliyor Kıdem Tazminatı'nda Avusturya Modeli'ni, yeni sistem arayışındaki hükümetin gündemine Ankara Sanayi Odası getirdi. ASO'nun ülke örneklerini bizzat o ülkelerde inceleyerek oluşturduğu rapor, Çalışma Bakanlığı'na sunulmuştu. Avusturya, Türkiye'ye benzer bir kıdem tazminatı sisteminden 2003 yılında yapılan reform yasasıyla yeni bir sisteme geçmişti. Avusturya'da eski sisteme göre 3-5 yıl çalışanlara 2 aylık, 5-10 yıl çalışanlara 3 aylık, 10-15 yıl çalışanlara 4 aylık, 15-20 yıl çalışanlara 6 aylık, 20-25 yıl çalışanlara 9 aylık ve 25 yıldan fazla çalışanlara ise 12 aylık ücret tutarında Kıdem Tazminatı ödeniyordu. Yapılan reformla kıdem tazminatı sistemi tamamen değiştirilerek, işverenin belirli periyodlarla ödediği paranın bir fon tarafından yönetilmesi kararlaştırıldı. Avusturya'da çalışanların kıdem tazminatları bir havuzda değil, kendileri adına açılan bir hesapta birikiyor ve değerlendiriliyor. Böylece işçinin hesabında biriken fona devlet ve işverenler dokunamıyor. Avusturya modelinde her ay işçi ücretlerinin yüzde 1.5377'si olarak belirlenen prim, Kıdem Tazminatı fonu'na aktarılıyor. Yeni Kıdem Tazminatı sistemi, hak sahibine ödenecek kıdem tazminatı miktarını da değiştiriyor. Eskiden hak sahibinin çalışma süresinin uzunluğuna göre alacağı kıdem tazminatı miktarını önceden bilirken yeni sistemde belirlilik bulunmuyor. Kişinin kıdem tazminatı, hesabında toplanan paraların değerlendirilmesi ile ortaya çıkıyor. Eski sistemde çalışan için 3 farklı seçenek Avusturya Hükümeti yeni sisteme geçerken eski sistemde çalışanlara haksızlık olmaması için eski sözleşmeliler için 3 ayrı seçenek hazırlayıp sundu: 1) Çalışanlar eski sistemde kalmayı tercih edebilir. Bu durumda kişinin hizmet sözleşmesinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona ermesi halinde kendisine işverence çalışma süresine uygun olarak son aylığı üzerinden kıdem tazminatı ödemesi yapılıyor. 2) İşçi ile işveren anlaşarak yeni sisteme tam bir transfer yapılıyor. Yani işveren o tarihe kadar işçi lehine işlemiş kıdem tazminatı çalışan adına fondaki hesabına aktarılıyor ve fona aktarılacak prim ödemeleri o tarihten sonra başlıyor. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, kıdem tazminatı miktarı konusunda işveren ile işçi arasında anlaşma sağlanması. 3) Yeni sisteme kısmı transfer seçeneği. Buna göre, işçinin yine işveren ile bir anlaşma yapması ihtiyacı var. Bu anlaşmayla işçi lehine o tarihe kadar işlemiş olan kıdem tazminatı hakkının dondurulmasına ancak o tarihten sonra belirlenecek olan fon hesabına işçi lehine prim ödenmesine karar verilir. İşçinin kıdem tazminatına hak kazanacak bir şekilde bu hizmet sözleşmesinin sona ermesi durumunda, işçi hem fondan tazminata hak kazanacak hem de anlaşmaya kadar olan tarih için doğan alacağını eski sisteme göre işverenden alacak. Örnek alınan Avusturya Modeli nasıl işliyor? - Çalışanın kıdem tazminatına hak kazanma şartlarınde genel anlamda değişikliğe gidilmedi. YORUM YAZIN
|
|