Kıdem tazminatı konusunda tamamlanmış bir taslak yokKalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, kıdem tazminatı konusunda tamamlanmış, kamuoyunun önüne konulmuş bir taslağın olmadığını ifade etti.TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner ve beraberindeki heyeti kabulünde gazetecilerin sorularını cevaplayan Bakan Yılmaz, kıdem tazminatına yönelik sorulara, bu konuda uzun süredir tartışmaların bulunduğunu, ancak henüz bitmiş bir çalışmanın olmadığını belirtti. Kıdem tazminatı ile ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın sorumlu kuruluş olduğunu aktaran Yılmaz, "Bakanlık bu konudaki çalışmaları yürütüyor. Tamamladığı zaman kamuoyu ile paylaşır biz de daha gerçekçi, reel bir taslak üzerinde görüşlerimizi oluşturabiliriz. Aksi takdirde olmayan bir taslak üzerinde eleştiriler ve tartışmalar çok sağlıklı olmaz." dedi. TÜRKİYE'DE ÇALIŞMA SAATLERİ YÜKSEK Türkiye'de çalışma saatlerinin yüksek olduğunu vurgulayan Kalkınma Bakanı , yeni reformlarla bu durumun daha aşağı inmesini arzu ettiklerini bildirdi. Türkiye'de 45 saat olan çalışma süresinin Avrupa ve OECD ülkeleri ile mukayese edildiğinde yüksek olduğun dikkat çeken Cevdet Yılmaz, bunun temel nedeninin de iş gücü piyasalarındaki katılık olduğunu söyledi. Yılmaz, işletmelerin yeni eleman almak yerine, mevcut elemanı daha uzun süre çalıştırma eğilimi gösterdiğini vurgulayarak, "Bunu azalttığınız zaman, ortalama çalışma süresini dünya ortalamalarına çektiğiniz zaman, işsizlikte de ciddi bir azalma olacağını düşünüyoruz." dedi. Geçtiğimiz günlerde Dünya Rekabet Endeksi'nin yayımlandığını aktaran Yılmaz, Türkiye'nin Rekabet Gücü Endeksi'nde 61'inci sıradan, 59'uncu sıraya yükseldiğini açıkladı. Endekste, 12 tane de alt endeksin bulunduğunu ifade eden Yılmaz, İş Gücü Piyasası Endeksi'ne bakıldığında Türkiye'nin 142 ülke arasında 133'üncü sırada yer aldığının görüldüğünü belirtti. "Rekabet gücünün en zayıf olduğu alan aslında iş gücü piyasası." diyen Yılmaz, bu nedenle çalışma sürelerinin de yüksek olduğuna işaret etti. ENFLASYON HESAPLARI MODERN BİR ŞEKİLDE YAPILIYOR Enflasyon hesaplamalarına ilişkin soru üzerine de Bakan Yılmaz, TÜİK'in geçmişe göre çok daha modern bir şekilde enflasyon hesaplaması yaptığını savunarak, geçmişte enflasyon sepetinin uzun süre güncellenmediğini ve enflasyonun çok eski tüketim kalıpları ile ölçüldüğünün altını çizdi. 2000'li yıllardan itibaren TÜİK'in bunu değiştirdiğini, artık her yıl enflasyon sepetinin güncellendiğini söyleyen Bakan Yılmaz, "Bunun anlamı şu, sahada anketlerle çalışmalar yapılarak, halkımızın neyi, ne kadar tükettiği tespit ediliyor. Her yılın başında sepet ağırlıklarıyla birlikte bu ilan ediliyor ve enflasyon buna göre hesaplanıyor. Bazen bunun eleştirildiğini görüyorum ben, hayret ediyorum. Eğer eleştireceksek, güncellememeyi eleştirmemiz lazım. Geçmişte 10 yıl boyunca aynı enflasyon sepetiyle enflasyon hesaplandığı bir düzenden, bugün bütün dünyanın da uyguladığı modern bir yönteme geçmiş durumdayız. Enflasyonu ölçmeden önce bunu yapıyoruz, sepeti ve ağırlıklarını ilan ediyoruz. Dolayısıyla sonradan değiştirme şansınız söz konusu değil. Gerçekten halka yansıyanı da bu şekilde daha iyi tespit etmiş oluyorsunuz." açıklamasında bulundu. Yılmaz, her yıl olduğu gibi bu yıl da enflasyon sepetinin güncelleneceğini ve yıl başında ilan edileceğini, enflasyon hesaplamalarının da buna göre yapılacağını bildirdi. YORUM YAZIN
|
|