Kerbela bingöl!

Bingöl'de bir haftadır devam eden su kesintileri nedeniyle baş gösteren sıkıntılar giderek büyüyor. Su ihtiyacını karşılamakta zorlanan vatandaşlar bazı mahalleler ile cami ve parklardan temin ettikleri suların yanı sıra marketlerden aldıkları hazır sularla sıkıntıyı minimize etmeye çalışsa da tepkiler çığ gibi büyüyor.

Günlerdir devam eden sıkıntıya rağmen yeterli bilgilendirmenin yapılmadığından şikâyet eden vatandaşlar, bilgi kirliliğinden de yakınıyorlar.

BASIN KURULUŞLARI TELEFON YAĞMURUNA TUTULDU

Bingöl Online Gazetesi'ni arayan çok sayıda vatandaş, heyelan nedeniyle yaşanan su kesintisini hoşgörüyle karşıladıklarını ancak çözümde yetersiz kalınmasıyla yaşananların çileye dönüştüğünü söyleyerek Bingöl Belediyesi'ne yönelik çok sert sözler sarf ettiler.

Öte yandan birçok basın kuruluşunu arayan vatandaşların, Pazar günü su verileceği bilgisi üzerine haberlerini beklemeye alan basın kuruluşlarına yönelik de ciddi tepkiler gösterdiği öğrenildi.

ÇOCUKLARINI OKULA GÖNDERMEDİLER

Su kesintisi, okullarda da ciddi sıkıntılar oluşturdu. Bingöl Belediyesi'nce tankerle gönderilen sularla ihtiyaçlar karşılansa da birçok aile çocuğunu okula göndermedi. Sular akmayana kadar çocuklarını okula göndermeyeceklerini vurgulayan aileler: “Suyun olmadığı yerde temizlik ne kadar yapılabilir ki? Çocuğumuzu olası bir enfeksiyona karşı korumak istiyoruz. Bu nedenle de sular akmayana kadar çocuklarımızı okula göndermeyeceğiz” değerlendirmesinde bulundular.

HAZIR SU SATIŞLARINDA BÜYÜK ARTIŞ

Günlerdir devam eden susuzluk nedeniyle büyük zorluklar yaşayan Bingöl halkı çareyi hazır suda arayınca marketlerde stoklar tükendi. Firmalar, Bingöl'e sevkiyatlarını arttırdı.

Bingöl'de geçtiğimiz hafta Perşembe günü Kürük isale hattında heyelana bağlı olarak başlayan su kesintisinin devam etmesi kent merkezinde olduğu gibi Kürük isale hattından yararlanan Genç ilçesini de krizi zirveye taşıdı.

Özellikle ev ve işyerlerinde yaşanan sıkıntılar kent merkezine yakın çeşmeler ile Metan isale hattından beslenen Yeni ve Mirzan mahallelerinden tedarik edilen sularla giderilirken, bu olanaklardan yararlanamayanlar ise marketlere akın ediyorlar.

Günlerdir devam eden kesintiler nedeniyle hazır su tüketiminde yaşanan büyük artış nedeniyle maketlerde stoklar kısa sürede tükenince ilgili firmaların Tırlarla yeni sevkiyatlar başlatması dikkat çekti.

BELEDİYENİN B PLANI NEDEN YOK?

Gerek telefon, gerek mail, gerekse bizzat gazete ofisine gelerek tepkilerini aktaran vatandaşların dikkat çektiği bir diğer nokta da sıkıntının çözümüne yönelik çalışmalarda yetersiz kalınması oldu.

Bingöl Valiliği öncülüğünde oluşturulan kriz masası vasıtasıyla nerdeyse bütün kamu kurumlarının iş makinalarının ve çok sayıda personelin heyelanın meydana geldiği bölgeye sevk edildiğine ve çalışmaların suretle yürütüldüğüne dair cep telefonların bilgi mesajları atıldığını anımsatan vatandaşlar, şunları söylediler.

“Bütün kurumlar bir oluyor ama heyelan bölgesindeki sıkıntıyı gideremiyorlar. Bu nasıl bir çalışmadır ki günlerdir tamamlanamıyor? Herkes farklı bilgi veriyor. Belediye mesaj atıyor farklı bilgi veriyor, su şebeke amirliğini aradığımızda farklı bilgi veriyorlar ve hiçbiri bir diğerinin verdiği bilgiyle aynı değil. İlk etapta ‘afettir, olabilir' dedik ama bu kadar da uzun sürmez ki! Sürekli ‘arızayı giderdik yeni bir heyelan geldi' veya ‘onardık ama başka yerden patlak verildi' deniliyor. Sürekli bir oylama taktiği içindeler. Hep bu akşam, yarın akşam diyerek bir haftayı geçirdiler. Belediyenin B planı olmaz mı? Nasıl bir çalışmadır böyle bir türlü bitmek bilmiyor? Bingöl su kaynaklarının bol olduğu bir şehir ama ne yazık ki şuanda şehir rezmen Kerbela'ya dönmüş vaziyette. Gayt çayından depolara su verip sadece temizlik ve ihtiyaçlarda kullandırabilirler ama alternatif çözüm bulan yok. Çözüm üretilinceye kadar hazır su içilebilir ama temizlik ve diğer ihtiyaçlar hazır suyla yapılamaz ki. Günlerdir çalışıyorlar ama bir arpa boyu yol alınmamış. Evde yüzümüzü yıkayacak, abdest alacak, ihtiyaçta kullanacak su bulamıyoruz. Her gün bidonları alıp bir yerlere gitmekten yorulduk. Yazık bu insanlara! Su kaynaklarının bol olduğu bir ilde böyle sorunlar yaşamak kabul edilemez!”

“AFET OLMAKTAN ÇIKIP ZULME DÖNÜŞMÜŞTÜR”

Günlerdir yaşanan susuzluğun çileye dönüştüğünü vurgulayan vatandaşlar, Bingöl Belediyesi'nin yeterli bilgilendirmede bulunmamasından yakındılar.

Suların ne zaman akacağına dair herhangi bir bilgilerinin bulunmadığını söyleyen vatandaşlar: “Belediye Başkanı Sayın Serdar Atalay dün basına yaptığı açıklamasında sıkıntının boyutundan ve yapılan çalışmalardan bahsetmiş, bu durumun bir afet hali olduğunu söylemiş. Bizlerde heyelan nedeniyle sorun yaşandığının farkındayız ama her defasında ‘çalışmalar devam ediyor' diyerek insanlardan sabırlı olmalarını bekleyemezsiniz. Bu durum afet olmaktan çıkıp zulme dönüşmüştür. İnsanlar bir damla suya hasret kalmışken, nasıl oluyor da onlarca araç, onlarca personel bir soruna müdahale edemiyor. Bingöl tarihinde böyle sıkıntı yaşanmamıştır. Günlerdir sular akmıyor, halen ‘çalışmalar devam' diyorlar. Sonra da kalkıp vatandaştan sabır ve dua istiyorlar. Nasıl dua edelim? Doğa şartları zor olabilir ama bunu aşmak kamunun vazifesidir. Görünen o ki, kamu da vazifesini layıkıyla yerine getiremiyor. Bari suyun ne zaman akacağını söylesinler. Aslında bu tablo sözün bittiği yerdir. Allah bu memleketin yardımcısı olsun” sözleriyle tepkilerini ve beklentilerini dile getirdiler.

BİNGÖL'ÜN İSMİNİ BİN-KURU-GÖL OLARAK DEĞİŞTİRECEĞİZ

İlk uzun metrajlı Zazaca Film ‘KEKE'nin yönetmeni Fahrettin Özdemir ise tepkisini çok sert sözlerle paylaştı.

Bingöl Belediye Başkanı Serdar Atalay ve yönetimini istifaya davet eden Özdemir: “Bir haftalık su kesintisini dünyanın en geri kalmış ülkesinde bile yaşamanız mümkün değilken, maalesef konuşurken mangalda kül bırakmayan yöneticilerimizin sayesinde gecen sene aynı sorunu yaşadık ve bu sene de yaşıyoruz. Teknolojik olanakların hat safhada olduğu bir zamanda sorunlara acil çözüm bulamamak, memleketi ve milleti kaderine terk etmek belediyenin vurdumduymazlığından ve acizliğinden başka bir şey değildir. Dünyanın birçok yerindeki yerel yöneticiler, böyle durumlar karşısında, tek kelimeyle ya istifa emişlerdir ya da istifa etmişlerdir. Bu nedenle, Bingöl belediye yönetimi hiç bir mazeretin arkasına saklanmadan, memleketin ve milletin selameti için kendilerine yakışanı yapmalı ve derhal topyekûn istifa etmelidir. Bu davranış Sayın Başkanı yüceltir ve bundan sonraki süreçte siyasi hayatını sürdürebilmesi için kendisine bir şans tanımış olur. Bingöl, güneş gözlüğünün ve korumaların arkasından yönetilmez, düğünlerde halay çekerek türkü söyleyerek yönetilmez. Bingöl'ü yönetmek için Bingöl milletinin içinde olmak lazım. Bu yönetim başımızda olduğu sürece sanırım yakın tarihte Bingöl'ün ismini BİN-KURU-GÖL olarak değiştirmek zorunda kalacağız” dedi.