Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Belediye Meclis Üyeleri, İl Genel Meclis Üyeleri, parti il örgütü ve Halkların Demokratik Partisi İl Örgütü, düzenlenen basın açıklamasıyla belediyelere kayyum atanmasına tepki gösterdi.
Burada basın metnini DBP Belediye Meclis Üyesi ve Grup Sözcüsü Cihat Yıldırım, tüm dünyanın kaygı ile izlediği, çok kritik ve bir o kadar da tehlikeli günlerden geçildiğini söyledi.
“Tarih sürekli tekerrür ediyor ve darbe süreçleri maalesef devam ediyor.” diyen Yıldırım, “Düşünün 21'inci yüzyıldayız, AB adayı, anayasasında demokratik hukuk devleti olduğu yazan bir ülkede yaşarken, devletin her kademesine göz göre göre sızan, yıllarca göz yumulan, adeta nazlı bir bebek gibi büyütülen, din tüccarı bir güruh tüm demokrasi, hukuk ve adalet savunucularının uyarılarına rağmen bağıra bağıra geliyorum diyerek darbe girişiminde bulundu. Her türlü darbenin kabul edilemez olduğunu, her şart altında karşısında olduğumuzu beyan etmiştik. Demokrasiye yapılan bu müdahalenin ülke için bir fırsat olduğunu ve bir daha böyle bir şeyin yaşanmaması için hukukun ve demokrasinin acilen güçlendirilmesi, tarafsız ve bağımsız bir yargı mekanizması oluşturulması gerektiğini söyledik ama söylediklerimiz dikkate alınmak bir yana OHAL adı altında tam tersi uygulamalarla demokrasi ve hukuk katliamı yapılıyor. Ülkenin sahip olduğu tüm hukuk kuralları hiçe sayılarak ayaklar altına alınıyor” dedi.
“ASIL BÖLÜCÜLÜK BUDUR”
Kayyum atanan belediyelere Türk Bayrakları asıldığını anımsatan Yıldırım, şunları söyledi: “Düşünün ülkede anayasaya göre bir siyasi parti kuruluyor, yasal bir şekilde seçimlere giriyor, seçim bölgelerinde yüzde 70 ve 95 aralığında oy oranları ile demokratik bir şekilde 100'ün üzerinde belediye kazanıyor, hesapları ve işleyişi her yıl devletin denetim kurumları tarafından denetleniyor, seçim döneminden yaklaşık üç yıl geçiyor, hiç bir dava sonucu hüküm almamış yönetimlerine, tamamen anti demokratik ve hukukun, kelimenin tam anlamıyla hiçe sayıldığı bir şekilde kayyum atama yoluyla el konuluyor. Sanki yeni topraklar fethedilmiş gibi belediye binalarına onlarca Türk bayrağı asılıyor. Asıl bölücülük budur aslında. İktidardan şunu hep duyduk ‘seçimle gelen seçimle gider, halkın iradesine karşı anti demokratik hiç bir müdahale asla kabul edilemez' ama nedense mesele Kürdün demokratik iradesine gelince her şey mubah kabul ediliyor. Halkın iradesine Kayyum atama yoluyla yapılan bu anti demokratik müdahaleleri asla kabul etmediğimizi, anayasaya ve hukuka aykırı olduğunu, halkın seçtiklerinin ancak halk tarafından görevden alınabileceğini ve kayyumları tanımadığımızı söylüyoruz. Varsa bir sorun buyurun sandıkları hemen kuralım. Son olarak belirtmek istiyoruz ki şunun asla unutulmaması gerekiyor; bu ülkeye barışı ve demokrasiyi ancak ve ancak güçlü bir hukuk devleti olarak ve sorunları müzakere ederek getirebiliriz.”