Yaptığı açıklamada; Bingöl ÖSS sınavında başarılı değil diyen BİN-DER Başkanı Karasu, “Bunun birçok nedeni var ama nedenlerden birisi de Anadolu türü okulların azlığıydı. Bu okulların sayısı ve bu okulların kontenjanı arttıkça ÖSS başarımızda artacaktır. Anadolu türü okulların artması ÖSS başarısını düşürürü görüşünün ise hiçbir dayanağı yoktur. Bu görüşü savunanlar ya işin gerçeğini bilmiyorlar veya ilgisizler. Bunun için Genç İlçemize mutlaka ama Anadolu Lisesi açılmalıdır” dedi.
BİN- DER Başkanı Karasu, Fen Lisemiz yılda toplam 48 öğrenci almakta olduğunu söyleyerek; “ %50 kapasiteyle çalışmaktadır, sınıfların yarısı boştur. Sınıf kapasitesiyle 96 öğrenci almaya müsaittir. Bunun anlamı nedir? Bir fabrika kuruyorsunuz, dünyanın sermayesini harcıyorsunuz, hammadde sorununuz yoktur ama fabrikayı %50 kapasiteyle çalıştırıyorsunuz. Bu okul özel sektörün olsa bu durumda olur mu? Yazık. İlimizin başarılı öğrencilerine, ülke kaynaklarına yazık. Kontenjan azlığının sebebi Fen Lisesi yurdunun yetersizliğidir. Barınma sorunu çözülürse ki, çözülmelidir, 48 öğrenci yerine yılda 96 öğrenci alınabilecektir. Her yıl başarı düzeyi iyi 48 öğrencimize ekstern bir imkân sağlanmış olacaktır. Bu okulu TBMM Vakfı yapmıştı. Ek yurt yapımı teklifi TBMM Vakfına götürülerek katkı istenebilir” diye konuştu.
BİN- DER Başkanı Karasu, sözlerine şöyle devam etti: “Aynı sorun Bingöl Anadolu Öğretmen Lisesi için de geçerlidir. Bingöl Anadolu Öğretmen Lisesi yılda 60 öğrenci almaktadır. Yazık değil mi? Çevre illere bir bakalım hangi ilin Anadolu Öğretmen Lisesine yılda 60 öğrenci alınıyor. Kaldı ki, Anadolu Öğretmen Lisesinden mezun olan öğrencilerin % 50-60'ı ilk yılda, geriye kalanlar ise ikinci yılda üniversiteye yerleşiyor. Yılda 60 öğrenci değil de 120 öğrenci alınabilse ÖSS sıralamamız değişir. Bunun iki yolu var. Birincisi, okulun fiziki mekânından tasarruf edilerek kontenjan artırımına gidilebilir. İkincisi, ana binaya ek sınıflar inşa edilerek bu koşullar oluşturulabilir. Bunun için inisiyatif lazım. BİN-DER olarak verimli çalışmayan her kurumun toplum ve ülke için kayıp olduğunu düşünüyoruz.”