Kamuoyu ne dedi?Siyasi partiler kadar sanat dünyası ve sivil toplum kuruluşları arasında da arasında soğuk rüzgârların esmesine neden olan ‘Demokrasi Açılımı'na ilişkin için Bingöl'deki sivil toplum kuruluşlarının da görüşlerine başvuruldu. İşte verilen yanıtlar ve öneriler…Hükümet tarafından uygulamaya konulmak istenen ve bu çerçevede tüm çevrelerin görüş ve önerilerine yer verilmek istenen ‘Demokrasi Açılım' ülke gündeminin ana maddesi olarak yerini koruyor. ‘Kürt Sorunu'nun çözümüne yönelik ortaya konulan ve ana temasını ‘vatandaşlar arası eşitliğin sağlanması' ilkesi oluşturan ‘Demokrasi Açılımı'nda hükümetin açıkladığı herhangi bir yol haritası bulunmuyor ancak çözüm konusunda hemen herkesimin görüşlerine başvuruluyor. Yaşanan gelişmeleri yakıdan takip Bingöl kamuoyuna ‘Demokrasi Açılımı'nı soran Kent Haber&Bingöl Medya.Com hemen her soruya benzer yanıt aldı. Kamuoyunun ortak tavrı, Kürt sorunun çözülmesi ve halklar arası eşitliğin sağlanması yönünde. İşte kamuoyunun verdiği yanıtlar… Ensari: “İnsana değer veren politikaların izlenmesi lazım” Kürt Sorununun çözümüne yönelik çabaları takdirle karşıladıklarını belirten Memur-Sen Bingöl İl Başkanı Abdurrahman Ensari, Türkiye'ye her açıdan kaybettiren ve milletçe çok ağır bedeller ödenmesine neden olan bu sorunun çözülmesi gerektiğini söyledi. Bu sorunun, bu ülkede yaşayan herkesin sorunu olduğunu vurgulayan Memur-Sen Bingöl İl Başkanı Ensari, Hükümeti, bu sorunu çözmek için kararlı, azimli, sabırlı ve cesur adımlar atmaya davet etti. Yürütülen sürecin en önemli özelliğinin geçmişten ders alınıp geleceği birlikte kurarak, çocuklara güçlü ve müreffeh bir ülke bırakma azmi olduğuna vurgu yapan Ensari: “Bu konuda en büyük kazanç ve güvencemiz halkımızın yüzyıllardır her türlü olumsuzluklara ve kışkırtmalara rağmen bir arada yaşama ve ortak bir gelecek inşa etme iradesine sahip olmasıdır. Bu, gerçek çözüm sürecini kolaylaştıran altyapıyı hazırlamaktadır. Daha fazla demokrasi, daha fazla hak ve özgürlükler sağlandığında bugün çözümsüz gibi görünen birçok sorunun kolayca çözümlenebilmektedir. Demokratikleşme ve insan hak ve özgürlüklerinin önündeki engellerin kaldırılarak insana değer veren, insana ve topluma güveni esas alan politikaların hayata geçirilmesi gerekmektedir” dedi. Sorunun demokrasi içinde çözüleceğinin altını çizen Ensari, süreçte yıkıcı değil yapıcı olmak gerektiğini söyleyerek, konuşmasını şöyle sürdürdü. “Demokratikleşme adımları toplumun tüm kesimleriyle birlikte atılmalıdır. Bu mesele sadece bir partinin ya da sadece hükümetin değil tüm toplumun meselesidir. Dolayısıyla herkesin bu süreçte yıkıcı değil yapıcı olması, çözüme katkı sağlayıcı bir tutum içinde olması gerekir. MHP ve CHP'nin de uzlaşmaz tutumlarından vazgeçerek sürece katkı sunması da son derece önem arz etmektedir. Kürt sorununun çözümünü istemeyenler, çözümsüzlükten nemalananlardır. Çözümsüzlüğü savunarak negatif siyaset yapmanın hiç kimseye faydası yoktur. Milletimize çok ağır bedeller ödeten, ekonomiyi çökerten ve geleceğimize ipotek koyan bu sorunu ancak hep birlikte çözebiliriz” şeklinde konuştu. Bulmuş: “Huzur için atılan her adımı destekleriz” ‘Kürt Açılımı' veya ‘Demokratik Açılım' diye tartışmaya açılan konunun içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıkları için yorum yapmanın yanlış olduğunu belirten Bingöl Din Görevlileri Derneği Başkanı Yunus Bulmuş, öncelikle açılımın içeriğini görmenin gerektiğini söyledi ve ülkenin huzur ve refahı adına atılacak her türlü adımı destekleyeceklerinin altını çizdi. ‘Biz bu konuya dini açıdan yaklaşacak olursak şunları söyleyebiliriz' diyen Bingöl Din Görevlileri Derneği Başkanı Yunus Bulmuş: “Birincisi bize göre bu sorunun temelinde kardeşlik ön plana çıkmalı. Çünkü hepimizin ortak kitabı olan Kur'an-ı Kerim'de Cenab-ı Allah şöyle buyuruyor: "Mü'minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını bulup düzeltin ve Allah'tan korkun ki size merhamet edilsin." (1) buyruluyor. İşte bu ayeti kerimede iki şey dikkatimizi çekiyor: Bunlardan birincisi müminlerin kardeş olduğu hususu, ikincisi de kardeşler arasında dargınlık, kırgınlık meydana gelirse, aralarının bulunup barıştırılmalarıdır” dedi. ‘Kardeşhane bir toplum oluşturulmalı' diyen Bulmuş: “İslam dini insanı derler, toplar, buluşturur, birleştirir, kaynaştırır. Düşünün ki, Türk'ü, Kürd'ü, Laz'ı, Çerkez'i camide bir araya gelip aynı saflarda kardeşçe namaz kılıyorlarsa bu kardeşliklerini dışarıda da devam ettirebilmelidirler. Kısacası bu ülkede yaşayan insanların ortak paydası dindir. İnancımıza göre ırkçılık haramdır. Samimi bir Müslüman asla ve kata ırkçılık yapamaz, şayet yapıyorsa, kendisini sorgulaması lazım çünkü. İslam ile ırkçılık aynı kalpte barınamaz. Peygamber efendimiz şöyle buyuruyor: “Irkçılığa davet eden bizden değildir. Irkçılık üzerine savaşan bizden değildir! Irkçılık üzerine ölen de bizden değildir.”[4] Sünen-i Ebî Dâvud, Taç.: 5/46. Sonuç olarak: Temeli barış, uzlaşma ve hoşgörüye dayanan ve ismini de bu anlamlara gelen "İslam" kelimesinden alan yüce dinimiz; birliği, sevgiyi ve kardeşliği emrederken, zulmü, azgınlığı ve fenalığı yasaklamıştır. Özellikle masum insanlara, yaşlılara, kadınlara, çocuklara; suçlu suçsuz ayrımı yapmadan cana, mala ve insani değerlere yönelik her türlü davranışı bir insanlık suçu kabul ederek, nereden ve kimden gelirse gelsin, adı ne olursa olsun şiddetle yasaklamıştır. Doğudaki vatandaşımızın batıdaki vatandaşa, batıdaki vatandaşın doğuda yaşayan vatandaşa bakış açısı değişmeli. Doğu ve güneydoğuyu çocuklarımıza farklı bir şekilde anlatmayalım. Buradaki insanların içinde bulundukları ortamı görmeden yorum yapmanın da çok yanlış olduğu bilinmeli. Doğu ve güneydoğuda ekonomik sorunlar mevcuttur. Nüfus yoğunluğunun fazla olduğu bu bölgede insanların geçinme olanakları da kısıtlıdır. Bu bölgemizde eğitim ve öğretim yönünden de ciddi sorunlar mevcuttur. Doğu ve güneydoğu staj eğitimi görülen bölge olmaktan çıkarılmalı. Kaymakam adayı gelip stajını burada görmemeli. Doktor gelip ilk eğitimini burada almalı. Bu bölgeye halkla iç içe olabilecek, halkın nabzını tutabilecek tecrübeli kadroların gelmesi gerekmektedir. Mesela Sayın Valimiz İrfan Balkanlıoğlu gibi. Çünkü Bingöl yıllardır halka kapısını açan bir valiyi ilk defa görüyor. Bunlar çok önemli şeylerdir. Herkesimden insanlar gidip devleti temsil eden valiye derdini anlatabiliyorsa. Bir kığı kaymakamı gibi halkın içinde olan kaymakamlara ihtiyaç vardır. Ekonomik tedbirler alınmalı. Tarih boyunca büyük huzursuzlukların temelinde ekonomik nedenler vardır. Bölge halkı sorunların kaynağını birinci derecede ekonomik faktörlerle tanımlamaktadır. Bunlar içinde de bölgede sürekli karşılaşılan işsizlik başı çekmektedir. Bölgenin ekonomik geri kalmışlığına köklü, kalıcı ve sahici çözümler bulunmalı, sosyal kalkınma projeleri hayata geçirilmeli” diye konuştu. Ulcay: “Gerçekten çabalayanı destekleriz” Bingöl Berberler ve Kuaförler Derneği adına konuşan Başkan Ulcay, böyle bir açılıma ihtiyaç olduğunu söyleyerek, destek vereceklerini aktardı. Türkiye topraklarında yıllardır oynanan oyunlara değinen Ulcay: “Doğu ve Güney Doğu Anadolu bu oynanan oyunlardan en çok etkilenen bölgeler olarak hep ön plana çıktı. Bizler bu demokratik açılımı destekliyoruz, umarız akan kanlar artık durur. Bu konuda her türlü desteği vermeye hazırız. Yalnız burada sorunun çözümü için gerçekten çabalayanları destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı. Eğitim-Sen: “Umarız akan kan durur” Eğitim-Sen Bingöl Şubesi ise demokratik açılımda samimiyetin olmasını isteyerek ilerleyen günlerde kutlanacak olan dünya barış gününde barışın gelmesini temenni ettiklerini söylediler. Paketin içeriği açıklanmadan bir şey söyleyemeyeceklerini belirten Eğitim-Sen Bingöl Şubesi: “Tüm Sivil Toplum Örgütleri sadece temennide bulunuyorlar. Umuyoruz açıklanacak paketle birlikte akan kan durur. Bu atılan ilk adımdı, Türkiye de Kürt sorunun olduğu, demokrasi sorunun olduğu görüldü. Görünen o ki demokratik açılım, Kürtlerin lehine olmayacak” dediler. Vatandaş umutlu değil Konuyla ilgili görüştüğümüz işadamları ve vatandaşlar, pakete pek güvenmediklerini söyleyerek, bu işin çözümü için samimiyetin olması gerektiğinin altını çizdiler. Sorunun ortadan kaldırılması gerektiğini vurgulayan işadamları ve vatandaşlar, gerçek anlamda çözüm için çabalayanları destekleyeceklerini ve çözüme her türlü katkıyı sunmaya hazır olduklarını söylediler. Henüz konuşmak için çok erken olduğuna değinen işadamları ve vatandaşlar: “Sorun çözülmeli, yıllardır süren savaş son bulmalı. Sorun yıllardır sürüyor şimdilerde bir adım atıldı, bizce bunun üstüne gidilmeli ve akan kanlar bitmeli. Süreci baltalamak isteyen CHP ve MHP'ye halk en güzel cevabı sandıkta verecektir. Bu iki parti kargaşalardan nemalanıyorlar. Hükümetin attığı adımları olumlu buluyoruz, umuyoruz ki kararlılıkla ve samimiyetle bu sorunun çözümü için çalışacaklar. Dediğimiz gibi şimdi konuşmak için çok erken, paketin açıklanmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandılar. Bingol KEnt Haber/Bingol Medya YORUM YAZIN
|
|