İHD Bingöl Şube Başkanı İnce, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
İnce, şunları kaydetti:
“Bu gün 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü. Türkiye'deki durumu kısaca özetlersek 100'den fazla gazeteci tutuklu olup gazeteciler hakkında 4 bini aşkın yürüyen soruşturma, yüzyıllara varan ağır cezalar ve güvencesiz çalışma gibi ağır ve tehditkâr koşullarda gazeteciler çalışmaktadır. Bu ülkenin basın özgürlüğü'nden düşünce ve ifade özgürlüğünden “neyi” anladığının fotoğrafıdır. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF), 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü dolayısıyla “basın özgürlüğü düşmanı 38 devlet”in listesini yayınladı. Bu listede Türkiye'de yer alıyor. Türkiye; tutuklu gazeteciler sayısında, bu konuda liderliği kimseye bırakmayan Çin ve Rusya gibi ülkeleri geçmiş durumda. Gazetecilere yönelik soruşturma, dava, fiziki saldırı, baskı ve tehditlerin giderek artması, tutuklu gazetecilerin sayısının her geçen artması, çok sayıda yayın organının toplatılması ve kapatılması, internet sitelerine erişimin engellenmesi, radyo ve tv kuruluşları hakkında çeşitli yaptırımlar uygulanması, gazetecilerin iş güvencesinden yoksun olması, editoryal bağımsızlık üzerinde yaratılan korku ortamı gazetecilik mesleğinde günümüzde sayılabilecek sorunların başında gelmektedir. Basılmamış kitapların toplatılması, araştırmacı gazetecilerin araştırma konusu belgelerden oluşturdukları kitapların basılmadan örgütsel doküman niteliğinde görülmesi ve bunun toplatılması, yine bu kararın bir mahkeme tarafından verilmesi hukuk devletinde biz insan hakları savunucularını ve hukukçuları tedirgin eden bir karar olmuştur. Özellikle sol muhalif basına ve Kürt Basınına yönelik kapatma, hapis ve para cezaları ile bu ülkenin belli bir kesiminin sesi soluğu kesilmeye çalışılıyor. KCK Operasyonları kapsamında 100'ü aşkın gazeteci, tutuklanıp, cezaevlerine konuldu. Medyanın/basının hür ve bağımsız olması, tarafsız ve objektif haber yapması, basın mensuplarının iş güvencesinin sağlanması ve güvenliklerinin devlet tarafından etkin hukuksal yöntemlerle sağlanması gerekmektedir. Güdümlü bir basın, sansür edilen bir basın demokratik işlevlerini yitirir ve toplum aleyhine işleyen bir aygıta dönüşür. Bu vesile ile tüm çalışan, tutuklu, hükümlü, işten atılan ve diğer tüm gazetecilerin gününü kutluyoruz.”