Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu. Erdoğan, Venezuela'dan Suriye'ye, ABD'den, Münbiç'e birçok konu hakkında flaş açıklamalar yaptı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları;
ABD VE AB'YE VENEZUELA CEVABI
Suriye'de Irak'ta, Libya'da haktan ve haklıdan yana olduk. Arakan'da, Türkistan'da Kırım'da haktan ve haklıdan yana olduk. Hamd olsun bu duruşu sergileyebilecek imkana, birliğe, askeri, ekonomik güce sahibiz. Ülkemize yönelik her ekonomik hamlenin bize olduğu kadar karşımızdakilere de çok ciddi maliyetleri çıkıyor. Tüm bu tartışmaların gerisinde çok daha büyük bir oyun ve hesaplar var. Suriye bu büyük dönüşümün en kritik yeridir. Suriye meselesini hayati bir yere oturtuyoruz. Türkiye'yi bu yeni emperyalist düzene boyun eğdirmeye çalışanlar taammüden ülkeye düşmanlık yapıyorlar. Ülkeye yabancılaşmış olanlara sadece yazıklar olsun diyoruz. Şu anda Venezuela'da olanlar, orası senin eyaletin mi? Seçimle işbaşına gelmiş bir insanı nasıl "Terk et git" diyebilirsin? Hani demokrattınız? Bunu kabullenmek mümkün mü? İşte AB, ne olduğu ortaya çıktı. Hani demokrasi? Bir taraftan demokrasi diyeceksiniz, bir taraftan cebren ve hile ile hükümet devireceksiniz. Bir taraftan demokrasi, sandık diyeceksiniz ondan sonra da cebren ve hile ile kalkıp hükümet devireceksiniz. Güçlünün haklı olduğu bir dünyayı biz kabullenmiyoruz. Haklının güçlü olduğu bir dünyayı kabulleniyoruz. Bu anlayışla yolumuza devam etmemiz lazım. Güçlülerin egemen olduğu yapı medeniyet anlayışımızın yapısı değildir.
"BİRKAÇ HAFTAYA ÇIKARILMAZLARSA..."
Türkiye, Suriye'nin toprak, siyasi bütünlüğüne saygılıdır. Yeni anayasa yağımı sürecini destekliyoruz. DAEŞ'e ve PKK, YPG'ye karşı çıkmamızın tek sebebi terör örgütleri olmasıdır. Meşruiyeti olan Suriyeli muhaliflerle oturup görüşüyor kendilerine yardımcı olmaya çalışıyoruz. Güvenliğimizi sağlamanın tek yolu Suriye'de terör örgütlerinin kaynaklarını kurutmak. Onun için Cudi'de varız, Kandil'de varız ve olacağız. Suriyeli kardeşlerimize huzur ve güven içinde yaşayabilecekleri bir iklim sağlamış olacağız. Fırat'ın doğusu ve Münbiç Suriye gündemimizin en önemli konularıdır. ABD'nin bize verdiği sözlerin yerine getirilmesini bekliyoruz. Münbiç meselesi ortada bırakıldıkça rejimin bu bölgeye yönelik hevesi de kabarıyor. Bu bölgenin halkı Türkiye'nin güvencesinde kendi geleceklerine kendileri sahip çıkmak istiyor. Bize güveniyorlar bize. PKK, YPG'nin bölge halkına uyguladığı zulüm nedeniyle ülkemizdeki Suriyeliler evlerine dönemiyor. Askeri hazırlıklarımızı da sürdürüyoruz. ABD bize verdiği sözü tutmazsa kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Sayın Trump'la bu konularda verimli ve ümit verici görüşmeler yapıyoruz. Alt düzeydeki görüşmelerde aynı verimi elde edemiyoruz. Şu ana kadar önümüzde konulan somut bir plan yok. Sabrımız sınırsız değildir. Birkaç hafta içinde teröristler Münbiç'ten çıkarılmazsa bekleme süremiz sona erer. Kendi planlarımızı hayata geçirme hakkımız doğacaktır. Bıçak kemiğe dayandığında yapacağımız işler için kimseden izin almak ya da kimseye hesap vermek mecburiyetinde değiliz. Yaptırım listesi dahil hiçbir tehdit bizi bu yoldan çeviremez. Bölgedeki tüm aşiretler ne zaman geliyorsunuz bunu soruyorlar. Görüşmeleri yürüten arkadaşlara tüm bu talimatları açıkça verdim.