Yakın geçmişte gazetemizde haber ve köşe yazılarına konu olan İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile bağlı okul ve kurumlara yönelik idareci atamalarındaki haksızlıklar, belgelerle de teyit ediliyor. Birçok başarısına rağmen değerlendirme puanlarıyla saf dışı bırakılan tecrübeli idarecilerin yerine, siyasilerin yakınlarına verilen 99, 100 puanlarla gerçekleştirilen atamalar, eğitime vurulmuş bir darbe olarak nitelendiriliyor.
Bu kapsamda, Bingöl'de yılların tecrübesi olarak eğitim camiasında kabul gören ve başarıları tasdik edilen Zeki Tokiz, Ali Atala, Naci Uzunyayla, Hayri Menteş, İlhan Sayak, Faruk Aris, vs. birçok ismin değerlendirme puanlarıyla öğretmenliğe gönderilmeleri ve yerlerine siyasilerin yakınlarının ve bazı sendikalara yakın isimlerin atanması, eğitim camiasında da sıkça tartışılıyor.
“İdarecilerin ve öğretmenlerin siyasi görüş yada sendikal tercihlere göre ayırt edildiği, belli sendikalara yada siyasilere yakın olmayanların sindirilmeye çalışıldığı, başarı ve liyakatin dikkate alınmadan atama yapıldığı” da eğitim camiasının son günlerdeki genel değerlendirmeleri arasında yer alıyor.
EN AÇIK ÖRNEKLERDEN BİRİ…
Bahse konu tartışmalar üzerine yapılan araştırmada, bazı belgelere ulaşıldı. Belgelerden de anlaşılacağı üzere, atamaların siyasi dayatmalar eşliğinde gerçekleştirildiği görülüyor. Buna örnek olarak ele aldığımız yıllardır müdürlük görevi yürüten Faruk Aris'in, açıkça siyasi müdahale kurbanı olduğu görülmekte.
Belgelere ışığında açıklayacak olursak;
1995 yılında öğretmenlik görevine başlayan Faruk Aris, 1996'da Serkan Akyaz İlköğretim Okulu'na (o günkü Mehmet Akif Ersoy İlköğretim okulunda) atanıyor. 1998'de Bingöl Lisesi'ne öğretmen olarak, 2000'de aynı okulda müdür yardımcısı, 2002'de müdür vekili, 2003'te de okul müdürü oluyor. Hatta o yıl Milli Eğitim Bakanlığı'nın düzenlediği sınavda 84 puanla ortaöğretim müdürleri arasında Bingöl birincisi olduğu bilgi ve belgesi de mevcut. 7 yıl boyunca Bingöl Lisesi müdürlüğü yapıyor. 2010'daki rotasyonda Genç Halk Eğitim Müdürlüğü görevine atanıyor, 2011'de mahkeme kararıyla Bingöl Lisesi'ne dönüyor ama aynı yıl tekrar rotasyon kapsamında Merkez Anadolu Lisesi Müdürlüğü görevine atanıyor. 2012'de tekrar mahkeme kararıyla Mehmet Akif Ersoy Anadolu Lisesi müdürlüğü görevine atanıyor fakat 2014'teki değerlendirme sonucu aynı okula öğretmen olarak atanıyor.
30'un üzerinde hizmet içi eğitim seminerine katılmış olan ve 6 adet teşekkür belgesi bulunan, Bakanlığın sınavında 84 puanla il birincisi olan Faruk Aris, her ne hikmetse geçtiğimiz haftalarda puanlama usulü ile yapılan değerlendirmelerde 65 puan alıyor. Oysa aynı Milli Eğitim Müdürlüğü, 2013 okul denetimlerinde ‘çok iyi' notu vermiş.
Geçtiğimiz haftalarda yapılan puanlı değerlendirmede kıdemli ve kıdemsiz öğretmenlerden 5'er tam puan, kurul 1'inci ve 2'inci öğretmenlerinden 5'er tam puan, Okul Aile Birliği Başkan ve Başkan yardımcısından 5'er tam puan, öğrenci temsilcisinden 10 tam puan alan Faruk Aris, Milli Eğitim Şube Müdürü'nden 15 puan üzerinden 13 puan alıyor. Fakat İl Milli Eğitim Müdürü 25 puan üzerinden 7 puan, Kurumdan Sorumlu Şube Müdürü 20 puan üzerinden 5 puan veriyor. Böylece Faruk hocaya 65 puan layık görülerek müdürlükten alınması sağlanıyor.
Bu husus, diğer ismini zikrettiğim yâda edemediğim birçok isim için geçerli. Bu puanlamanın, idarecilikteki başarılarla ilgisinin bulunmadığı, tamamen siyasi bir karar olduğu hemen herkesçe kabul edildiği gibi bu kararın arkasında hangi siyasinin olduğu da biliniyor.
Fakat birçok ismin, sırf siyasiler istedi diye 99, 100 puan verilerek idareci olarak atandığı da belgelerde dikkat çeken husus olarak öne çıkıyor.
BAKAN YILMAZ'A SİTEM EDİLİYOR!
Eğitim ve sağlık alanının insan odaklı olduğuna, buralardaki görevlendirmelerin liyakat ve donanıma bakılarak gerçekleştirilmesi gerektiğine, özellikle eğitim alanının şehrin geleceğini yakından etkilediğine ve bu yüzden daha hassas davranılması gerektiğine dikkat çeken bir çok eğitimci, siyasi fikir üzerinden şekillenecek bir yapılanmanın şehre ciddi zararlar vereceği kanaatinde.
Milletvekiline yakınlık yada sendikal tercihler üzerinden yapılacak değerlendirmelerin eğitime zarar vermekten başka bir tutum olmayacağının altını çizen eğitimciler, son atamalarda bu olumsuzluğun en derin şekilde hissedildiği, buna gerekli müdahaleyi beklediklerini vurguluyorlar.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'a “Neden kayıtsız kalıyor ve eğitim gibi önemli bir alanda siyasi görüş eksenli bir yapılanmaya müsaade ediyorsunuz?” sorusunu yönelten eğitimciler, tecrübeli isimlerin yıllar sonra sınıflara gönderilmesinin eğitime katkısının hangi ölçüde olacağının da düşünülmesini istiyor.
Bakan Yılmaz'a yönelik sitemlerini de paylaşan eğitimciler, şunları kaydettiler;
“Adil olmak, hak edene hakkını teslim etmek, sırf siyasi görüş yada sendikal tercihlere göre atama yapılmasına müsaade etmemek sizlerden beklenen tutumdur. Lakin Bingöl'de olup bitenden bihaber olmanız, atamalardaki adaletsizliklerin de giderek büyümesine sebep oluyor. Başarılı eğitimcilere verilen değerlendirme notları ile siyasilere yakın isimlere verilen notlar arasındaki açık farklar bile buradaki adaletsizliğin açık göstergesidir. Öne çıkması gereken liyakat, donanım ve beceriler olmalıdır. Mevcut durum, birçok başarılı öğretmenin Bingöl'de uzaklaşmasına sebep olacağı gibi şehrin gelecekte kaderini tayin edecek öğrencilerine de yapılmış en büyük haksızlık olarak hafızalara kaydedilecektir. Kişiliği, samimiyeti, adaleti, eğitime verdiği önem ve liyakatiyle toplumda kabul gören Kalkınma Bakanı Sayın Cevdet Yılmaz'dan beklenen, eğitim adına yaşanan bu trajediye müdahale etmesidir. Atanan isimlerle kimsenin bir kişisel sorunu bulunmamaktadır. Tartışılması ve müdahale edilmesi istenen husus, siyasilerin bu alandaki yoğun müdahalesinin önlenmesi, ilgili kurum müdürünün bu baskıdan kurtarılması ve adil davranmasının sağlanması, Bingöl'ün geleceğine bu kanallar üzerinden verilen zararın engellenmesidir.”