‘24 Kasım Öğretmenler Günü' münasebetiyle bir açıklamada bulunan Eğitim-Sen Bingöl Şube Başkanı Tarkan Demirkuş, her yıl 24 Kasım'da aynı nutukların çekildiğini ancak sorunların çözümüne ilişkin hiçbir iyileştirici adımın atılmadığını savundu. Eğitimin siyaset tekelinde döndüğünü ve eğitimcilerin AKP merkezli kadrolaşma saldırıları ve maddi sıkıntıların altında günden güne ezildiğini ileri süren Demirkuş, gidişatın olumlu olmadığını belirtti.
‘Öğretmenlerimizin fedakarlıkları, cefakarlıkları ve mesleklerinin kutsallığı konusunda her yıl 24 Kasım geldiğinde klasörlerden çıkarılarak tekrarlanan nutukları bir kere daha dinleyeceğiz' diyen Demirkuş: “Ne var ki bu nutuklar, karın doyurmamaktadır. Bugüne kadar hiçbir “öğretmenler günü”nde öğretmenlerin gerçek sorunları tartışılmamış, yüz binlerce eğitim emekçisinin sosyal ve ekonomik sorunları çözümü yönünde herhangi bir adım atılmamıştır. Yıllardır sadece yılın belli dönemlerinde “öğretmenliğin kutsallığından”, “onurlu bir meslek olduğundan” söz edilmektedir. Atatürk'ün “Millet Mektepleri Başöğretmenliği”ni kabul ettiği gün olması açısından tarihsel bir gerçekliği ve önemi bulunan 24 Kasım “Öğretmenler Günü”nü Eğitim-Sen olarak sadece “kutlanan” bir gün olarak değil, sorunlarımızın bilince çıktığı, taleplerimizin gündeme taşındığı bir mücadele günü olarak algılamaktayız. Ve ne yazık ki 24 Kasım 2007 tarihi itibariyle de öğretmenlerimizin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal, mesleki ve özlük sorunlar varlığını korumaktadır” dedi.
Öğretmenlerin, baskılar, siyasi nitelikli kovuşturmalar, AKP merkezli kadrolaşma saldırıları ve maddi sıkıntıların altında günden güne ezildiğini vurgulayan Demirkuş, son 5 yıl itibariyle, sadece birkaç tüketim kalemi üzerinden yapılan karşılaştırmaların bile, öğretmenlerin yıllar içinde yaşadığı yoksullaşma sürecini net bir şekilde gösterdiğini kaydetti.
Türkiye'de yıllardır öğretmenler ve akademisyenlerin yoksulluk; idari personelin ise açlık sınırının altında maaş almaya devam ettiğine işaret eden Demirkuş: “ Türkiye'nin dört bir yanında, yaşadıkları tüm olumsuzluklara rağmen fedakarca çalışan eğitim emekçileri, yıllardır insanca yaşayabilecekleri bir yaşam ve nitelikli demokratik eğitim yapabilmenin mücadelesini vermektedir. Öte yandan öğretmenlerimiz, kadrosuz, güvencesiz istihdam baskısı altında, neoliberal politikaların, hükümetin kamu çıkarını hiçe sayan yaklaşımlarının en önemli mağdurları arasında yer almaktadır. Nitelikli eğitimin nitelikli öğretmenle mümkün olduğunu bugün hükümetin sıklıkla referans olarak aldığı BM, OECD gibi uluslararası kuruluşlar bile açıklamalarında belirtmekte; sözleşmeli, güvencesiz istihdamın eğitimin niteliğine büyük zarar verdiğini dile getirmektedirler. Şurası açık ki bugün öğretmenlerimizin ve tüm eğitim ve bilim emekçilerinin haklarını savunmak, aynı zamanda nitelikli, kamusal eğitim hakkını savunmak anlamına gelmektedir. Bugün sadece öğretmenlerin değil, öğretmenleri kötü koşullarda çalıştırıldığı, hakları gasp edildiği, sürgünlere ve soruşturmalara maruz kaldığı, güvencesiz istihdam edildiği için nitelikli eğitime erişemeyen milyonlarca öğrencinin ve onların ailelerinin de taleplerini seslendirme ve öğretmenlere bir kere daha sahip çıkma günüdür. Nitelikli öğretmen olmadan nitelikli eğitim hakkının gerçekleşemeyeceğini haykırma ve eğitim emekçilerinin mücadelesini milyonların kaderiyle bütünleştirme günüdür. Hamasi nutuklara, gereksiz sırt sıvazlamalara karnımız toktur. Banka vurguncusuna, hortumcuya af çıkaranların; faizciyi, tefeciyi 5 yılda ihya edenlerin, 200 milyar doların üzerinde iç ve dış borç faizi ödeyerek istihdamsız ve sanal bir büyüme yaratanların kumarhane düzeninde, öğretmenlerin haklarından ve fedakârlıklarından dem vuranları burada yeniden ifşa ediyoruz. IMF'ye, tefeciye değil, halka bütçe istiyoruz.” şeklinde tepkisini dile getirdi.
Demirkuş, taleplerini ise şöyle sıraladı. “Baskı, sürgün, soruşturmalar ve kadrolaşmaya son verilmelidir! Eğitime ayrılan bütçe arttırılmalıdır! Taban maaşı tüm vergilerden muaf olmalıdır! Öğretmenlikte sözleşmeli, geçici, güvencesiz değil; kadrolu istihdam esas alınmalıdır! Öğretmenleri kariyer basamaklarına göre ücretlendirmek yerine, kıdem esasına göre ücretlendirmeye geçilmelidir!
BingolOnline/Bingöl Kent Haber