Ceylan önkol ölümünün 1'inci yılında anıldıGeçen yıl 28 Eylül'de meydana gelen patlamada yaşamını yitiren 12 yaşındaki Ceylan Önkol, ölümünün birinci yılında mezarı başında anıldı. Anmaya, Dünya Demokrasi Hareketi üyeleriyle birlikte katılan AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Dağı, "Yeni Ceylan vakaları olmasın. Çocuklarımız ölmesin. Bunlarla yüzleşmenin cesaretini ortaya koyabilmemiz lazım" dedi.
Şenlik Köyü Paşaçiya Mezrası'nda geçen yıl, bomba atar mühimmatının patlaması sonucu yaşamını yitiren Ceylan Önkol, ölümünün birinci yıldönümünde mezarının başında, ailesi, yakınları, avukatları, İnsan Hakları Derneği üyeleri ile aralarında AK Parti Ankara Milletvvekili Zeynep Dağı'nın da bulunduğu Dünya Demokrasi Hareketi yöneticileri tarafından anıldı. Ceylan Önkol'un mezarının bulunduğu Bingöl'ün Genç İlçesi'ne bağlı Demirlibağ Köyü'nde gerçekleşen anmada, Ceylan'ın annesi Saliha Önkol, AK Parti Milletvekili Zeynep Dağı'ya Kürtçe olarak olay gününü anlattı. Anma boyunca, Saliha Önkol kızı Ceylan'ın fotoğrafını kucağından hiç indirmedi. Milletvekili Dağı, Ceylan'ın bir yaşını doldurmamış aynı ismi taşıyan Ceylan bebeğe Cumhuriyet altını taktı. “Annem, Ceylan'ın Ciğerini Ağzına Attı” Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ceylan'ın ağabeyi Rıfat Önkol, "Ceylan her sabah kalkar namaz kılardı. Sonra anne babamı uyandırırdı. O gün uyanamamıştı, annem Ceylan'ı uyandırdı. Boynu büküktü. Kahvaltısını yaptı, annemin elini öptükten sonra evden ayrıldı" dedi. Ceylan'ın annesinden öğlen yemeğinde makarna istediğini belirten Rıfat Önkol, olay gününü şöyle anlattı: "Öğlen vakti annem saatin kaç olduğunu sordu, çünkü Ceylan gelecekti. Bu sırada köyün üzerinden bir uğultu sesi geldi. Birkaç saniye sonra da patlama oldu. Dışarı çıktık, komşulara ne olduğunu sordum. Ceylan'ın hayvanları götürdüğü yerden duman yükseldiğini söylediler. Orada emin oldum ki kör kurşun Ceylan'a değmiş. Koşarak olay yerine gittim, annem de geldi sonra. Annem Ceylan'ın iç organlarını toplayıp eteğine koydu. Anneme baktım şoka girmişti. Ceylan'ın ciğerinden bir parça alıp ağzına attığını gördüm. Sonra anneme sordum 'Niye böyle yaptın?' diye. Annem de bana 'Yemeyi düşündüm ama sonra hangi anne kızının ciğerini yer diye düşünüp vazgeçtim' cevabını verdi." “Ceylan Kürt Kızı Diye Mi Failler Bulunamıyor” Soruşturmanın hala tamamlanamamasına tepki gösteren Rıfat Önkol, şunları söyledi: "Aradan bir yıl geçti ne hükümet, ne CHP, ne MHP, hiç kimse kapımızı çalmadı, başsağlığı bile dilemedi. Batıda bir Ceylan öldürülseydi ne olurdu? Görüyoruz aşk cinayetlerinin katilleri bulunur. Ancak Ceylan Kürt kızı olduğu için mi kimse faillerin ortaya çıkması için umut verici açıklama yapmadı? Devlet bizi birinci sınıf vatandaş olarak görmüyor mu? Devlet ayrım yapıyor. Ceylansız bir yıl içimiz yanarak geçti. Bu bir yılda ailecek psikolojimiz bozuldu. Ceylan'ın failleri bulunursa Ceylan yeniden doğmuş gibi sevineceğiz. Başbakan'a, Cumhurbaşkanı'na sesleniyorum; Faillerin suçunu örtbas etmeyin. Yoksa siz de suç ortağı olacaksınız çok annenin yüreği kanatılır yoksa." Başbakan Erdoğan'ın Filistin'de çocukların öldürülmesine gösterdiği tepkileri hatırlatan Rıfat Önkol, "Bu ülkenin çocukları ölüyor neden sesiniz çıkmıyor" dedi. Ceylan Önkol'un ailesi ile bir süre sohbet eden Milletvekili Zeynep Dağı ve Dünya Demokrasi Hareketi Genel Başkanı Bayram Zilan, Genel Sekreter Tahsin Topçu, Üniversiteler Başkanı Ali Osman Özdemir, Genel Başkan Yardımcıları Cengiz Ünlühan ve Furkan Raylaz ile Saadet Partisi Genel İdare Kurulu üyesi Emine Üçok Erdoğan, daha sonra Ceylan Önkol'un mezarının başına giderek dualar etti. Savcının Olay Yerine İntikal Etmesini Bekliyorduk Ceylan'ın yaşamını yitirdiği gün annesi Saliha Önkol'un yaktığı ağıttaki 'Ceylaname, dıleme, perçe perçe' (Ceylanım ciğerim parça parça) sözlerinin yazıldığı mezar başında konuşan Dünya Demokrasi Hareketi Genel Sekreter Tahsin Topçu, olayın faillerinin bulunamamış olmasının acılarını daha da derinleştirdiğini söyledi. Topçu, "Hangi vicdan sahibi, bir anneden vücudu paramparça olmuş evladının parçalarını eteğine toplayıp karakola getirmesini isteyebilir. Bu yaklaşım hangi insani değerle izah edilebilir. Hakkari'de görevli bir öğretmenin okula gitmesi, Van'da görevli bir doktorun hastaneye gitmesi gibi cumhuriyetimizin savcısının da aynı gün olay yerine intikal etmesini beklerdik" dedi. “Asıl Olan Acılarımızın Ortaklaştırılmasıdır” Kaybettiklerinin sadece masum bir kız çocuğu olmadığını belirten Topçu, aslında kaybedileninin insanlık vicdanı olduğunu ifade etti. Topçu şöyle dedi: "Yüreği Serap ve Ceylan için aynı derecede yanmayanlar çözümsüzlüğün temsilcisi olmaktan öteye geçemezler. Asıl olan acılarımızın ortaklaşabilmesidir. Asıl olan duygu birlikteliğinin sağlanabilmesidir. Ölümlerin yankısı ölen kişinin maddi varlığına diline ve rengine göre değişmemelidir. Diyarbakır'da yaşanan bir acı aynı oranda İstanbul'da, İzmir'de yaşanan bir acıda aynı oranda Mardin de hissedildiği taktirde kronik problemlerimizin çözüme kavuşabileceğine inanmaktayız. Ölümlerin sonuçları üzerinden dersler çıkartıp buna göre çözüm üretmektense, yaşama koşullarını ve insan haklarını güçlendirmek üzerine çözüm stratejileri geliştirmek çok daha doğru ve akılcı bir yaklaşım olduğuna inanmaktayız. Barışa çok yaklaştığımız bu atmosferde başta yöneticilerimiz ve STK'larımız olmak üzere tüm aktörlerin çözüme katkı sunacak sorumluluk ve bilinçte hareket etmesi bu süreci hızlandıracaktır. Ceylan kardeşimizi rahmetle anıyor acılı ailesine Allah'tan sabır diliyoruz Ayrıca bu davanın da takipçisi olacağız." “Ak Parti'li Dağı: Çocuklarımız Ölmesin” AK Parti Ankara Milletvekili Zeynep Dağı ise bütün toplum olarak acılarda ortak duyarlılık sağlanması gerektiğini kaydetti. Ortak bir duygunun inşa edilmesi gerektiğini dile getiren Dağı, şöyle konuştu: "Ortak bir duygunun birlikteliği yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Bu hepimizin görevi. Burada hiçbir ayrımcılık gütmeden şeffaflaşma yönünde büyük adımlar atarak, bu hep demokratikleşme ile olabilecek bir şey. Yeni Ceylan vakaları olmasın. Çocuklarımız ölmesin. Bu tür acılarla Türkiye karşı karşıya kalmasın. Bunların yüzleşmenin cesaretini ortaya koyabilmemiz lazım. Maalesef alındığına inanıyorum. Özellikle 12 eylül sonrası başlayan yeni bir süreç var. Muhalefet ve iktidarıyla sivil toplum kuruluşlarıyla çok büyük bir sınavdan geçiyoruz. İnşallah hepimiz için bu sınavda alnımızın akıyla çıkarız. Aileye başsağlığı diliyorum. Ceylan bizi birleştiren bir unsur olsun. Dava sürecinin bundan sonra daha hızlı sürmesi gerekir. Toplumun şeffaflaşması için çok ciddi talep var." YORUM YAZIN
|
|