Karlıova'ya bağlı Çatak köyünde bu yıl ilki düzenlenen Kutlu Doğum programı Serdin Kılıç'ın okuduğu Kuran Tilaveti ile başladı.
Etkinlik, küçük çocukların okuduğu Mevlit ile devam etti. Yoğun katılımın olduğu etkinlikte Kürtçe bir konuşma yapan Serdin Kılıç; “Hz. Muhammed Mustafa, gelişiyle masum, fakir, yetim ve kimsesizleri o sahipledi ve artık onların da bir sahibi vardı. Allah hiç kimseyi sahipsiz bırakmadı onun gelmesiyle bunların da sahipleri oldu. Mümin olarak her zaman düşünce ve fikrimiz şudur ki, eğer güzel şeyler oluyor ve güzel şeyler okunuyorsa ve bu tür programlarda Peygamberimize Salat ve Selam getiriliyorsa, bu da o Peygamberin bize yaşantısıyla gösterdiği örnekten kaynaklanıyor. O bize yaşantısıyla, bizi yaratan Rabbimize kulluk görevimizi yerine getirmeye örnek olmuş bir Peygamberdir” dedi.
Programda ses sanatçıları Hikmet Kayınçiçek ve Ömer Akgün'ün seslendirdiği ilahilere katılımcılar eşlik etti. Daha sonra Senanur Demir ve Osman Demir'in okuduğu şiirin ardından, İlahiyatçı Zeki Dinç Türkçe kısa bir konuşma yaptı.
Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) ümmetine düşkün olduğunu ifade eden Zeki Dinç; “Onu bir tek seven bizler değiliz. O Mekke'de dünyaya geldiği zaman, bütün kâinat adeta bayram ediyordu. Bugün sizler nasıl bu bayramı yaşıyorsanız, inanın bütün kâinat o zaman bayram ediyordu. Onun gelişini kutluyor, onun gelişine seviniyordu. O ağaçların yanından geçtiği zaman, ağaçlar dile geliyordu. O çakıl taşlarını eline aldığı zaman, o mübarek avuçlarının içinde çakıllar cezbeye geliyordu. Resulümüz Allah'ın ilk emrini tebliğ ettiği andan itibaren müşriklerin, Ebu Lehep'lerin hedefi haline geldi. Onların çeşitli işkencelerine maruz kaldı. Ama o hiçbir zaman ‘Ya Rab! Onları kahr-u perişan eyle' demiyordu. Ümmet aşkıyla ‘Yarab onları ıslah eyle' diyordu. İşte biz böyle bir Peygamberin Ümmetiyiz. Sahibinden kaçan hayvan bile ona sığınıyordu. O insanları sever hayvana da şefkat ediyordu. Ümmeti için hep çabalayan, Ümmeti için gözyaşı döken bir Peygamberin Ümmetiyiz” diye konuştu.
Etkinlik seslendirilen İlahilerin ardından yapılan dua ile son buldu.