Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili İdris Baluken'in 28.08.2012 tarihli yerel gazetelerde çıkan “Baluken'den eleştiri yağmuru” açıklamalarına cevap olarak, Bingöl Belediye Başkanı Serdar Atalay yazılı bir açıklama yaptı.
“BİZLER YAŞATMAYI, ONLAR ÖLDRMEYİ TEŞVİK ETMİŞTİR”
Türkiye'nin, Kürtlerin ve bölge halkının PKK ve zihniyetinden çektiği zararların ortada olduğunu ifade eden Atalay, “Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Grup Başkanvekili ve Bingöl Milletvekili İdris Baluken, bir grup partilisi ve yandaşlarıyla birlikte Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), onun değerli mensupları ve şahsım ile ilgili bir takım gerçek dışı beyanatlarda bulunmuştur. Bu açıklamalar yüzsüzlük ve utanmazlığın bir göstergesidir. AK Parti'nin 10 yılda Türkiye'yi ve Bingöl'ü özgürlükler ve kalkınma açısından getirdiği yer ortadadır. Ancak İdris Baluken ve zihniyetinin 30 yıldır Türkiye'ye ve Bingöl'e çektirdikleri de bütün neticeleriyle ortadadır. AK Parti ve mensupları bu memlekete sadece özgürlük, refah ve mutluluk getirme adına mücadele ederken ve bu uğurda bütün zamanını, vaktini, sağlığını ortaya koyacak derecede Türkiye'ye ve bölge halkına hizmet etmeye çırpınan bir Başbakan'ın liderliğinde bu hizmetleri yaparken, İdris Baluken ve aynı zihniyeti taşıyan yandaşlarının ve sözde önderleri Abdullah Öcalan'ın 30 yıldır Türkiye'ye, Bingöl'e ve Kürtlere verdiği zararlarda ortadadır. Onlar sadece kan, gözyaşı, umutsuzluk, çaresizlik ve istismar vadeden politikaları uygularken, Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi bütün dünya Müslümanlarının ve Türkiye insanının gözyaşını dindirecek, sıkıntılarını giderecek politikalarla bu memlekete ve bütün dünya Müslümanlarına hizmet etmektedir. Abdullah Öcalan ve yandaşları Kürtlere en büyük ihaneti yaparken Recep Tayyip Erdoğan ve ekibi, Kürtlerin hem özgürlüklerini hem refahlarını hem de mutluluğunu sağlayacak binlerce icraat ve reform yapmışlardır. Türk, Zaza ve Kürt analarının yüreğini dağlatan, bütün acıları onlara yaşatan ve Kürtleri, Zazaları ve tasallutu altına aldıkları bütün insanları sadece köleleştirmeye çalışan bu zihniyetin temsilcileri insanları, yaşatmaya değil sadece öldürmeye teşvik etmişlerdir. Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti yaşatmak için, Abdullah Öcalan, İdris Baluken ve benzeri yandaşları da sadece öldürmeyi teşvik etmişlerdir. Bu yolu tıkamaya çalışan bütün insanları da tehdit, şantaj ve baskı yolu ile sindirmeyi denemişlerdir. Hatta bu baskı ve şantajlar öyle bir dereceye varmıştır ki; kendi Diyarbakır Belediye Başkanları'na bile bir temizlik görevlisi eli ile sorgulama yaptırmış ve o insanın onurunu, haysiyetini ve Diyarbakır halkının da vekaletini ayaklar altına almışlardır. Biz bu zihniyetin temsilcilerini bu gün değil, on yıllardır tanıyoruz. Bunların bu memlekete vereceği hiçbir şey olmadığı gibi tek yapacakları bu memlekete kaybettirmek, bu memleketin ilerlemesini durdurmak ve bu memleketin neslini yok ettirmektir. Sözde barış için mücadele ettiğini söyleyen insanların ve İdris Baluken'in maskesi teröristlere gülücük dağıttığı esnada düşmüştür. Bizce malum olan gerçek yüzü onu gerçekten tanımayan hemşehrilerimiz ve Türkiye halkı tarafından da çok iyi görülmüştür ve bundan sonrada bu tablo hiç unutulmadan sürekli hatırlanacaktır” dedi.
“MEMLEKET İÇİN CANINI VERENLERLE AYNI SAFTA DURMAKTAN ŞEREF DUYUYORUM”
Memleketi ve inancı için canını veren ve kanını dökenlerle aynı safta durmaktan dolayı şeref duyduğunu ifade eden Başkan Atalay, “Bu memleket için canını veren ve kanını döken askerlerimiz, polislerimiz, sivil vatandaşlarımız ve korucularımızla aynı safta durmak bizim için bir eksiklik değil, bir şereftir ve onların ailelerine sahip çıkmakta bizim vicdani, insani ve islami borcumuzdur. İdris Baluken ve yandaşlarının sözde önderi Abdullah Öcalan olabilir. Ancak Türklerin, Kürtlerin, Zazaların, Çerkezlerin, Lazların ve tüm dünya Müslümanlarının bir tek önderi vardır. O da Hz. Muhammed (a.s.v)'dir. Kimse bu memlekette yani Müslüman mahallesinde salyangoz satamaz ve satamayacaktır. Türkiye toprakları ne İdris Baluken'in, ne yandaşlarının, ne de bu zihniyet temsilcilerinin çiftliği değildir. Bu topraklar Türkiye'de özgür, demokrat, insan haklarına ve inançlara saygılı, farklı düşünseler bile birbirleriyle her türlü medeni tartışmayı yapabilecek insanların yaşayacağı ortak bir coğrafyadır ve kıyamete kadar da böyle devam edecektir. Bu topraklarla ile ilgili bazı hesaplara girenlerde bugüne kadar hüsrana uğradıkları gibi bundan sonrada hüsrana uğrayacaktır. AK Parti hükümetinin başta Sayın Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm değerli kabine üyeleri, AK Parti'nin Türkiye'deki tüm teşkilatları ve AK Parti'nin Bingöl'deki tüm teşkilat mensupları ve Sayın Bakanı, Sayın milletvekili ve bende Belediye Başkanı olarak bugüne kadar bütün karartmalara rağmen, bütün gerçeğe aykırı beyanatlara rağmen Bingöl'ün cumhuriyet tarihi boyunca almadığı genel ve yerel hizmetleri Bingöl'e getirme şerefini yaşamış ve yaşayacak olan insanlarıyız. İnsanları öldürmekten, molotof kokteyli atmaktan, iş adamlarını kaçırmaktan, bebekleri öldürmekten, anneleri öldürmekten, işyerlerini yakmaktan başka hiçbir pratiği olmayan bu zihniyet ve bu zihniyetin dağdaki, şehirdeki ve Meclis'teki temsilcileri bu memlekette hiçbir zaman Müslüman halkımızın bu gidişatını durduramayacaklardır. Bugüne kadar yanılttıkları insanlardan da en büyük tokadı ilk seçimde yiyeceklerdir” diye konuştu.
“UTANSAYDI OYLARI DÜŞÜRDÜĞÜ İÇİN SİYASETİ BIRAKIRDI”
Atalay “İdris Baluken'de eğer biraz utanma duygusu olsaydı bir Diyarbakırlı belediye başkan adayının Bingöl şehir merkezinde yüzde 34 oy almasına rağmen kendisi en hak etmediği bir pozisyonda girdiği ve farklı kimliklere bürünenlerce desteklendiği bir ortamda şehir merkezinde yani belediye sınırlarında yüzde 29 oy aldığı gün siyaseti bırakması gerekirdi. Biraz utanma duygusu olsaydı Bingöllüler tarafından tanınmayan bir insanın aldığı yüzde 34 oydan yüzde 29 oya oylarını düşürdüğü bir noktada siyaseti bırakırdı. Ama merak etmesin o siyaseti bırakmasa da Bingöl halkı ona ilk seçimde siyaseti bıraktıracaktır. Bingöl'ün Müslüman halkı kendi içinden yetiştirdiği evlatlarıyla her zaman bu memlekete hizmet etmiştir ve bundan sonrada hizmet ettirmeye devam edecektir. Buna ne İdris Baluken'in, ne yandaşlarının, ne de Abdullah Öcalan'ın gücü yetmeyecektir. İdris Baluken bu terör olaylarını lanetlemediği sürece Bingöl halkının laneti her zaman onun ve yandaşlarının üzerinde olacaktır. Biz terör ve şiddet nereden gelirse gelsin, hangi görüş ve zihniyetten gelirse gelsin bunu amasız, fakatsız lanetliyoruz ve lanetlemeye de devam edeceğiz. Kamuoyuna saygılar sunar, arz ederim” şeklinde konuştu.
