BDP İl Başkanı Halis Yurtsever, parti binasında yaptığı açıklamada, Fransa'daki saldırıyı kınadı.
Şuan Türkiye'de yaşanan sürecin hassas bir süreç olduğunu ifade eden Yurtsever: “Otuz yıllık bir çatışmanın toplumda yarattığı sosyal, psikolojik, ekonomik ve kültürel etkilenmenin sonuçları her kes tarafından iyi bilinmekte. Tüm bu olumsuzlukları ortadan kaldıracak bir sürece girerken Fransa'nın göbeğinde üç Kürt kadın siyasetçinin katledilmesi sıradan ve rast gele bir olay olmadığı ortadadır. Profesyonelce işlenen bu cinayetin organize bir olay olması düşündürücüdür” dedi.
En az bu olay kadar düşündürücü ve kaygı verici olan diğer bir konunun da hükümet sözcüsü Hüseyin Çelik'in açıklamaları olduğunu ifade eden Yurtsever: “Fransa polis ve güvenlik güçleri hiçbir açıklama yapmadan, cenazeler yerdeyken böyle bir açıklamanın yapılması kafalarda bir sürü sorunun oluşmasına yol açması kaçınılmazdır. Toplumsal uzlaşı için tam adım atılmışken, bu olayın yapılmasının sıradan ve basit olmadığı iyi bilinmelidir. Böyle bir olaya, hükümet sözcüsünün ortada bir bilgi ve belge yokken açıklama yapması olayın üstünü örtme girişimi olarak bilinecektir. Böylesi bir açıklama toplumda güvensizliği arttıracağı da kesindir. Hüseyin Çelik ve hükümet bu konuda bilgi sahibi ise, bu bilgilerini olay açıklanmadan nereden aldıklarını açıklamak zorundadırlar. Üç Kürt kadın siyasetçinin katledilmesinin diğer yanı bir cinse karşı yürütülen yok sayma ve erkek egemen anlayışının öne çıkmasıdır. Tam da sürecin duyarlılığı ve selameti açısından, hareket edilirken kadının yani bir cinsin bu üç Kürt kadının şahsında katledilmesidir. Bu ciddi ve ciddiyeti kadar da üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur” diye konuştu.
Olayı lanetlediklerini belirten Yurtsever, “Tüm kesimlerin bu süreçte sorumlu davranmaları, katliamlara sessiz kalmamaları gerekmektedir. Tüm kesimleri bu sürecin bize yüklediği duyarlılık ve sorumluluk gereği geleceğimizi birlikte yaşama mücadelesine davet ederken hükümet ve sorumluları bu konuda hamaset ve sıradan yaklaşımlar yerine sürece katkı sunacak yapıcı yaklaşımlarda bulunmalarını bir daha yinelemek istiyoruz.
Kadına, özgürlüğe, birlikteliğe yönelik bu eylemi lanetlediğimizi kalıcı bir barış, onurlu bir birliktelik için mücadele etme kararlılığımızı kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz. Tasviye ve yok saymalara sessiz ve suskun kalmayacağımız gerçeği unutulmamalıdır. Tüm acı ve bedellere rağmen, geleceği oluşturmada sorumluluklarımızın olacağı bilinciyle diyoruz ki, provakatif ve kışkırtıcı girişimlere pirim vermemek için herkesi, görevini ve sorumluluğunu yerine getirmeye davet ediyoruz.”