Hükümetin hazırladığı yeni paket işsizler ordusunu azaltmayı hedefliyor. Asgari ücretle 500 bin kişinin kamuya yararlı işlerde istihdam edilmesi hedefleniyor. İstihdam paketi hayata geçerse işe alınanlar, okulların bakım onarımı, otoyolların kenarının temizliği gibi işlerde çalışacak. Ancak çalışma süresi 6 ay ile sınırlı olacak.
Peki 1929 model Keynesgil çözüm Türkiyeyi rahatlatır mı?
Gerçi 1930'ların büyük bunalımında ekonomi neredeyse durmuş ve kitlesel işsizlik başgöstermişti. Daha o noktada değiliz. Aslında boya, badana yapılacak insanları işe almak (fena fikir demiyorum ama) yerine zaten açık pozisyonlar var; ebe, hemşire, öğretmen, hakim, savcı, polis gibi
Sağlık, eğitim ve adalet gibi alanlarda yeni istihdamlara ihtiyaç var.
İşte bu tür kadrolara atama yapılmasının tam zamanı. Üstelik bu alanlardaki istihdam ülkenin geleceğine yatırım yapmak anlamına geleceği için çok doğru bir adım olur.
Hem yeni istihdam yaratıp, yeni satın alma gücü oluşturulur, bu da fazladan talep yaratıp, iç tüketime ve üretime olumlu katkı yapar, hem de geleceğimize yatırım yapmış oluruz.
Üstelik boya, badana için geçici olarak işe alınacak ve kamu personeli olacak işçilerden koşullar normale döndüğünde devletin hizmet akdini sona erdirmesi oldukça güç olur.
Oysa diğerleri zaten kalkınmak isteyen Türkiyenin istihdam etmek zorunda olduğun insanlar. Ama ille de bu ikinci türden istihdam yaratılacaksa benim önerim şu; dev bir ağaçlandırma seferberliği başlatalım. Ama ekilecek ağaçlar badem, ceviz gibi yemiş veren ve sağlıklı ürünler olsun. 5 yıl sonra badem ve ceviz üretimi patlar.
Omega 3 açısından son derece zengin ve beyin için çok yararlı bu kuruyemişleri ilköğrenimdeki çocuklarımıza her sabah bedava dağıtırız.
Böylece geleceğimize yatırım yapmış oluruz...