Askerî Yüksek İdare Mahkemesi'nde manevi tazminat davası açmasının ardından ilk defa konuşan Dumlu ailesi, dava dilekçesinde evlatlarını TSK'nın döşediği mayın yüzünden kaybetmenin acılarını katladığını belirten şehit ailesi, ihmali olanların cezasız bırakılmamasını istedi. Bazı ailelerin tazminat davası açması durumunu da değerlendirdi. Dumlu Ailesi, “Biz tazminat davası açarsak, tazminatı yine devlet ödeyecek. Eğer çocuklarımızı şehit eden komutanları Zeki Er ve Gürbüz Kaya tazminatı ödeyecekse hiç beklemeden dava açarız ama eminiz ki tazminatın parası yine devletimizin kasasından çıkacak. Bundan dolayı tazminat davası açıyoruz” dedi.
Davayı takip bile edemiyoruz
Askeri mahkeme tarafından yürütülen davayı da takip edemediklerini dile getiren Dumlu ailesi, “Biz davayı takip edemiyoruz. Bingöl'den birkaç avukat gelip bizden tazminat davası açmamızı ve davayı kendilerinin takip edeceğini söyledi. Biz bunu kabul etmedik. Askeri mahkemece yürütülen davayı zaten takip edemiyoruz. Bize böyle bir acı yaşatan komutanlara nasıl güvenir ve yeni çocuklarımızı askere göndeririz. Şehit ailelerine bakın hepsi fakir. Askerde şehit olanların hepsi fakir. Bir defa bile bir zengin çocuğunun şehit olduğunu kimse duymamıştır.
Şehit er Özkan Dumlu'nun kardeşi Ayhan Dumlu, olaydan sonra Çukurca'daki askerlerle görüşmüş. Şehitlerin, 12 yıldır hiçbir askerin gitmediği bölgeye gönderildiğini savunan Dumlu, "Komutanlar, 'Hiçbir asker oradan geri dönmeyecek.' demiş. Kendi erlerine nasıl tuzak kurarlar?”
Bingöllü şehit Özkan Dumlu'nun ailesi de ortaya çıkan bu bilgiyi duydukları an yıkıldıklarını belirtiyor. Dumlu'nun annesi Kıymet Dumlu ve babası Abdulkadir Dumlu, suçluların hesap vermesini istiyor. Şehidin yengesi Sevgi Dumlu da, "Yazık değil mi şehitlere? O komutana sesleniyorum; Yazık günah değil mi o yedi askere? Hiç mi Allah'tan korkmadın, hiç mi vicdanın sızlamadı? Başını yastığa koyarken rahat uyuyabiliyor musun?" şeklinde konuştu.
Komutan, askerine nasıl tuzak kurar?
Kardeşinin asker arkadaşlarıyla görüştüğünü anlatan Ayhan Dumlu ise çarpıcı bir iddiada bulundu. 7 askerin, 12 yıldır hiçbir askerin gitmediği bölgeye gönderildiğini savunan Dumlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Komutanlar, 'hiçbir asker oradan geri dönmeyecek' demiş. Buna sebep nedir? Kardeşim, vatanı korumaya gitmişti. Sen onun komutanıydın, sen ona nasıl tuzak kurarsın?"
Van Cumhuriyet Başsavcılığı, şüpheli Tümgeneral G.K. ile Tuğgeneral Z.E. ile askeri birliğin sevk ve idaresinden sorumlu asker kişiler hakkında 'bilinçli taksirle birden çok kişinin ölümüne sebebiyet vermek' suçundan dava açılması talebiyle dosyayı Genelkurmay Askerî Savcılığı'na göndermişti. Dosyayı inceleyen askerî savcılık, hızla kısıtlılık kararını aldırdı. Şehit ailelerinin avukatları, sivillerin dosyanın içeriğini görmesini engelleyen Genelkurmay Askerî Mahkemesi'nin kısıtlılık kararına da itiraz etti. Hakkâri'nin Çukurca ilçesi kırsalında askerî aracın geçişi sırasında patlayan mayınla 6 asker şehit olmuştu. Olayda yaralanan 8 askerden biri de tedavi sırasında hayatını kaybetmişti. Genelkurmay, olayın terör örgütü PKK'nın yola döşediği mayının uzaktan patlatılması sonucu gerçekleştiği yönünde açıklama yapmıştı.