Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TUİK) açıkladığı ‘Türkiye'nin Bal Haritası'nda Bingöl'ün 15. Sırada yer aldığını anımsatan Balun, Bingöl'ün bitki florası zenginliği ve koloni sayısı göz önüne alınıp hesaplandığında Türkiye'de ilk sıralarda yer alması gerektiğini söyledi.
Bin 288 ton bal üretilen Bingöl'de 3 bin ton bal üretilmesi halinde ortaya çıkması muhtemel sıkıntılara da dikkat çeken Balun: “O zaman arıcı tamamen perişan olur ve ürettiği balların hepsi elinde kalır. Balların neden elimizde kaldığı araştırılırsa; bunun birinci nedeni ilimize çok miktarda şeker ve içeriği belli olmayan balların girmesi ve bu balların vatandaşlarımıza ucuz bir fiyatla bal diye satılması. İkinci neden ise; bundan yıllar öncesi İran'da üretilen ve içeriği belli olmayan yapay balların Bingöllü bazı arıcılarımız tarafından İlimize getirilerek Bingöl balı adı altında ülkemizin tümüne hatta Avrupa ülkelerine kadar pazarlayarak İlimize büyük bir darbe vurmalarından kaynaklanmaktadır” dedi.
ÜRETİCİ BALI SATAMIYOR
Sahte balların piyasada ucuz satıldığını ve üreticinin bundan olumsuz etkilendiğini kaydeden Balun: “Bingöllü arıcılarımızın ürettiği ve hiçbir zaman katkı maddesi bulunmadığı yenildiği zaman bal yediğini hissettiğin ayrıca hastalıklara şifa kaynağı olan ballarımız maalesef arıcılarımızın elinde kalmaktadır. İlimizde üretilen balların üreticinin elinde kalmaması ve üreticilerimizin perişan olmaması için İlimize dışarıdan gelen ve raflarımızı süsleyen ve içeriğinin ne olduğu belli olmayan bu balların ilgililer tarafından denetlenmesi gerekmektedir” şeklinde konuştu.
BAL ORMANLARI OLUŞTURULMALI
Bingöl'de 20-25 yıl öncesine kadar 10 binlerce küçükbaş hayvan yetiştirildiğini ve yaylaların aktif olarak kullanıldığını kaydeden Balun, şunları söyledi: “Hayvanların yok olması ile paralel olarak bitki florası ve bal üretiminde düşüşler görülmeye başlanmıştır. Yıllar öncesinde yaylalarımızda yetişen çeşitli ballı baba türlerini görmek arıcılarımız için hayal olmuştur. Üretimin azalmasının bir başka nedeni ise koloni konaklamalarının düzenli bir şekilde yapılmamasından kaynaklanmaktadır. Bu düzenlemenin ise arı yetiştiricileri birliği ile ilgili diğer birimler tarafından yapılması gerekmektedir. Yerli arıcılarımızın konaklama işlemleri tamamlandıktan sonra İlimize gelen yabancı arıcılara yer verilmesi gerekmektedir. Gelen yabancı arıcılarla meslektaşımız olup bu konuda göz darlığı yapmamız gerekmektedir. Göz darlığı yapmadığımız zaman Cenab-ı Allah da kat kat fazlasını verir. Ayrıca bal kenti olarak bilinen İlimizde bal veriminin artırılması ve kaliteli bal üretilmesi için arı yetiştiricileri birliği ile iştigal konuları bakımından bu işle ilgileri bulunan Tarım Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Üniversite ve Tema Vakfı ile işbirliği sağlanarak meralarımızın bal veren bitki tohumları ile yeşillendirerek verimin artırılması, ayrıca ilimiz genelinde uygun görülecek yerlere bal ormanlarının oluşturulması gerekiyor.”