11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Merkez ilçe Başkanlığı görevini vekâleten yürüten Akça, Genel Merkezi'n yetkisiyle merkez ilçe yönetimini oluşturdu.
1 Kasım seçimlerine dair yazılı basın açıklaması yapan Akça, Türkiye hızla kan kaybettiğini belirterek, “Bugün herkesin kabul ettiği bir gerçekle karşı karşıyayız: Türkiye hızla kan kaybediyor! En kötü kâbusumuzda bile göremeyeceğiz felaketleri hemen her gün yaşıyor, gelişmeleri milletçe kaygıyla izliyoruz. Kabul etmeyenlerin bile aslında çok iyi bildiği bir gerçek var. Ülkücü Hareket, Türkiye'nin en iyi yetişmiş insan topluluğudur. Her şeyden öte Ülkücülerin algıları her daim açıktır. Türkiye'ye ne zaman bir tehlike yönelse, ilk tepki Ülkücülerden gelir. Kısacası Ülkücü Hareket, Türkiye'nin erken uyarı sistemidir diyebiliriz” ifadelerine yer verdi.
Türkiye'nin en büyük kalıcı sorununun hukuk ve demokrasi etrafına çöreklenmiş çetelerin varlığı olduğunu kaydeden Akça, şunları söyledi: “Hukuka uymak yerine, hukuku kendisine uyduran bu insanlar topluluğunu, ülkenin kaynaklarından uzak tutmak için gereken irade ise sadece MHP'de mevcuttur. MHP'nin iktidar olduğu bir ülkede, milletin hakkı olanın üzerine çöreklenmiş bu yapılanmalar, sessizce köşelerine çekilirler ve hukukun kararlarına razı olurlar. MHP bunu yapabilecek tek partidir çünkü bu çetelere borcu olmayan tek parti MHP'dir! Bazı kişilerce zaman zaman şikayet ettiği, kimi kendi uydurması kimi gerçek bu lobiler, MHP iktidarının ilk günü bulabildikleri ilk uçakla ülkeyi terk edeceklerdir. Karşı karşıya olduğumuz en büyük geçici sorun ise terör belasıdır. Türkiye'yi yönetenlerin yanlış politikaları ve özellikle AKP ile beraber terörist algısının dağlarda gezen eşkıyalardan, Türk Silahlı Kuvvetlerine kayması terörü ve teröristi azdırmış, PKK'yı gündem belirleyen bir hale getirmiştir. Bu haldeyken bile Türkiye'yi yönetenler gerekli talimatları güvenlik güçlerine vermemekte daha doğrusu verememektedirler. Zira Öcalan'la yürütülen görüşmeler ve kurulan ilişkiler buna engel olmaktadır. MHP'nin tek başına iktidarında Şehit aileleri konuşacaklardır. MHP'ye vermeyenler bir yana, düşmanlık besleyenler dahi bu gerçeği kabul ederler. Zaten bu gerçeği kabul ettikleri için MHP'yi sevmezler. 1 Kasım'da MHP'ye verilecek her oy, milletin düşmanlarına bir tokat atmak olacaktır. 1 Kasım'da MHP'ye verilecek her oy, bölünmek istenen Türkiye'nin bir bütün halinde yaşaması için en büyük vesile olacaktır. Bu gerçeklerin her Ülkücüye yüklediği sorumluluk ise gayet açıktır, kapı kapı, ev ev dolaşarak bu gerçekleri akraba ve komşularımızdan başlayarak milletimize anlatmak Zorundayız. Onun için diyoruz ki, Ülkenin geleceğine oy ver.”