Saray Park'ta düzenlenen ve çok sayıda vatandaşın katıldığı programda konuşan Ağırbaş, 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacak 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimleri öncesi, Ak Parti cephesinde aday adaylığını açıkladı.
AK Parti'nin, ‘muhtar bile olamaz' dedikleri yiğit, cesur, Anadolu'nun bağrında yetişmiş kahraman ve cihan lideri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde kurulduğunu kaydeden Ağırbaş: “Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana rahmetli Adnan Menderes, Turgut Özal ve Necmettin Erbakan liderliğinde ki iktidarların ve ortağı oldukları yönetimlerin, daha da ötesinde milli bir yönetim 2002 yılında, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın basiretli, ferasetli, becerikli, kaliteli, özverili, samimi ve hizmet aşkı ile yüklü çalışmaları neticesinde iktidara gelmiştir. Allahın inayeti ile 2023, 2053 ve 2071 hedefleri ile Sayın Başbakanımız Ahmet Davutoğlu, kattığı şerefle birlikte, milletimizin teveccühünüde alarak, hedeflere doğru ilerlemeye devam edecektir. Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte, sırtını doğuya ve Osmanlı mirası topraklara tamamen dönerek, ülkemizi deney tahtası haline çeviren; bir kısım yönetimler, bir kısım bürokratlar, bir kısım şirketler, bir kısım STK'lar ve bir kısım medya, dahili ve harici diğer işbirlikçileri ve ihanet şebekeleri ile sistemi ve gelenekleri alt üst etmiştir. Suni kavgalarla, yapay kaoslarla, batı ürünü argümanlarla, kardeş kavgasına sebebiyet verilmiş ve milletimizin arasına fitne ve tefrika tohumları ekilmiştir. Osmanlının dağılıp, parçalanarak bölünmesi yetmemiş, güzelim ülkemizi de paramparça etmek istemişlerdir. Askeri darbeler, faili meçhul cinayetler, senaryosu; siyonizm ve destekçileri tarafından hazırlanmış ideolojik hareketler, ne idüğü belirsiz yapılanmalar, menşei meçhul örgütlenmeler; milletimizin, basiretli, ferasetli ve iradeli duruşunun karşısında daha fazla direnememiştir ve bu fesat yuvası yapılanmaların yok oluş süreci, 2002 yılında Ak partinin iktidara gelişi ile birlikte başlamış ve böylelikle milletimizin özüne dönüş, diriliş, gelişme, yenilenme ve büyüme süreci canlanarak hayat bulmuştur. Yeni Türkiye dediğimiz sürece; her bir vatandaşımızın milli bir uyanış olarak bakmasını sağlamamız gerekmektedir” dedi.
Ülke ekonomisindeki gelişmelerin son derece başarılı olarak, yabancıların iştahını kabartan bir unsur haline geldiğini ifade eden Ağırbaş, şunları söyledi: “Yabancı yatırımcılar için cazibe merkezi haline gelen ülkemizin istikrarlı ve her geçen yıl kat ve kat büyüyen ekonomisi toplumun en derinlerine kadar yansımıştır. Toplumun her kesiminin refah seviyesinde artışa vesile olan ekonomik gelişmeler, öyle ki; kirli yapılanmaların en alt gelir seviyesine sahip kişilerinin bile bankalarını kurtarabilmek için hesaplarına 10 binlerce lira para yatırabilmelerini sağlamıştır. Arap baharı ile birlikte dengelerin değiştiği Ortadoğu, konjonktüre bağlı olmayan çözüm sürecinin katkılarıyla 1000 yıldır kardeşçe yaşadığımız Osmanlı bakiyesi topraklarda kardeşliğin yeniden tesis edilerek zihinlerimizde ki sınırların ortadan kalkmasına vesile olan yeni bir yapılanma içersindedir. Milyonlarca kardeşimizin acımasızca katledildiği topraklarda barışın ve kardeşliğin idamesi için üzerimize düşen sorumlulukların eksiksiz ve tam olarak kendi öz politikamız ile hayat bulacağı günler yakındır. Bir mıh bir ülkeyi kurtarır mı? Elbette kurtarır. Bir mıh, bir nalı. Bir nal, bir atı. Bir at, bir komutanı. Bir komutan, bir orduyu. Bir ordu, bir ülkeyi kurtarır. Ak parti kadroları, ülkenin yenilenmesine ve ilerlemesine çalışırken, bu bilinç içerisinde hareket etmeli ve kesinlikle rehavete kapılmamalıdır. Ülkemizin ve milletimizin bekası, refahı ve selameti için yapılan çalışmaların idamesi ve hedefe ulaşması ak parti kadrolarının hücrelerini yenilemesiyle mümkündür. Bu hücrelerin yenilenmesi atın ayağında bulunan eskimiş nalların ve mıhların değişimiyle mümkündür. Kibir günahı en büyük günahtır. Şeytanın cennetten kovulmasına ve tekrar kabul edilmemesine neden olmuştur, ak parti kadrolarının içerisinde bulunan kibir sahibi kişiler gidişatı yavaşlatmakta ve sıçrayışa engel olmaktadır. Önümüzdeki seçimlerle birlikte ak parti kadrolarının kibir sahibi kişilerden kurtularak Sayın Başbakanımızın çalışma prensiplerine ve felsefesine ayak uydurabilecek, liyakat ve ehliyet sahibi kişilerin, akıl ve izan sahibi kişilerin, ilim ve irfan sahibi kişilerin, fikir ve strateji üretebilen kişilerin, hak ve hukuka riayet eden ahlak sahibi kişilerin, tevazu ve vakar sahibi kişilerin belirlenmesinde, alışılmış ve sıradan yöntemlerin dışına da çıkılarak, güvenilir kaynaklar ve çaprazlama yöntemine de başvurularak, 2015 seçimleri ile birlikte Ak Partinin kadrolarında hizmete başlaması gerekmektedir. Sahada tecrübe edinerek deneyim kazanmış ve ihanet şebekelerini bakışlarından dahi anlayabilecek, feraset sahibi kişilerle oluşturulacak çoğunluk, meclise girerek milletimizin hak ettiği anayasayı titizlikle hazırlamalı ve devletimizin yenilenmesine, ülkemizin büyümesine, milletimizin akciğerlerinin temizlenmesine vesile olmalıdır. Bu vesile ile ülkemize, milletimize, bölgemize ve ilimize; yukarıda saydığım ilkeler doğrultusunda, kararlı bir şekilde, cesurca ve yılmadan çalışacağıma sizlerin huzurunda yüce Rabbime söz veriyorum. Gereken hassasiyetleri gösteren takım arkadaşlarımla birlikte, öncelikle ailemin ve çocuklarımın rızasına başvurarak ve siz değerli hemşehrilerimin ve milletimin de rızasını talep ederek, Yeni Türkiye'de bende varım diyorum ve 2015 seçimlerinde Ak parti'den Bingöl milletvekilliği için aday adaylığımı sizlerin huzurunda açıklıyorum.”